Minibüse bindik ve boş bir yer aramaya başladık. Arka bomboştu. Hemen orayı kaptık. Yan yana oturduk. Ben başımı onun bacaklarına koydum. Çok uykum vardı. Hemen gözlerimi yumdum.
- Onur uyumak istiyorum.
- Tamam Açelya uyuyalım.
İkimizde uyumaya başladık.
************************
2 SAAT SONRA
Uykumuzu bölmek zorunda kaldık. Öğretmen ciyak ciyak bağırıyordu. O nasıl bir sestir.
- Artık uyanın geldik. Uyanınnn heyyy.
Zıplayarak uyandım. O ses beni baya korkuttu. Neden ya hayır olamaz.
- Onur hadi geldik.
- Tamam tamam uyanıcam.
Ben eşyalarımı adlım ve minibüsten indim. Beni bekleyen biri yok. Ya baba insan bir düşünür de beni gelir alır. Bu eşyaları nasıl taşıyacağım. Derken bir araba yanıma yaklaşarak camı indirdi.
- Canım kardeşim Açelyaaa. Hadi bin eve gidiyoruz seni çok özledim.
- Tamam bekle. Çünkü bir işim var.
Koşarak minibüse bindim. Onura veda etmek için onu dürttüm.
- Efendim.
- Ya Onur gidiyorum. Bir kalk da vedalaşalım.
Gözlerini açtı ve bana garip garip baktı. Beni öptü.
- Telefondan konuşuruz. Olmaz mı ?
- Of Onur tamam.
Ablamın arabasına binme zorunluluğu aklıma geldi. Allahım niye o geldi ki ?
- Abla geldim kapıyı aç.
Arabaya biner binmez sigarayı yaktı.
- Açelya ne var ne yok ? Hayat nasıl ?
- İyi abla aynı. Sen gelince daha da değişti.
- Hadi bir an önce eve gidelim. Vakit geçirelim. Çok sıkılıyorum böyle.
- Ay ben evde durmayacağım dışarı çıkacağım bir duş falan alayım.
- Aman tamam.
Yavaş yavaş gittik. Bu nedir ben keşke kendi arabamla gitseydim. Yolculuk yarım saatte bitti. Yani yavaş yavaş geldik. Sinirlerim bozuldu. Söylenmeye başladım.
- Ya abla bu nasıl araba kullanmak. Bir gaza basamadın. Ben vosvosumla bile sonuna kadar basıyorum. Sen bu araba ile bile yavaşsın.
- Sus be. Sen sanki çok iyi kullanıyorsun.
- Abla tamam kapat ben eve çıkıyorum.
- Bende gelirim.
Eve çok mutlu bir şekilde girdim. Çünkü aklımdan ablam çıkmıştı ve Onur gelmişti. O yüzden eve girer girmez duşa geçtim. Güzel bir duş alıp rahatladım. Üzerime de şort tulumumu giyip çıkarken annem geldi ve beni süzdü.
- Merhaba anneciğim.
- Nasılsın kızım ?
- İyiyim ben dışarı çıkıyorum kay kay süreceğim.
Elimdeki telefonla hava durumuna baktım. Yağmurlu bir İstanbul günü. Neyse hemen kolej ceketimi üzerime geçirdim. Ve bu seferde başka bir supra giydim.
- Anne çıktım.
- Tamam geç kalma.
Onura mesaj attım.