Jenna'nın ağzından :
Sabah uyandığımda yemediğim çikolataları baş ucumda görünce mutluluktan uçacaktım. Kahvaltı hazırlamaya üşendiğim hemde Carly kalkmadığı için kahvaltımı çikolata ile geçiştirmek zorunda kaldım. Telefonumu alıp Alex'in numarası olmadığı için Luke'a mesaj attım.
Jenna Luke WhatsApp konuşması:
Jenna: Heyy. Seçmeler kaçta ?
Luke: Sanada günaydın J.
Jenna: J ne be ? Her neyse saat kaçta sen onu söyle.
Luke: Gün gittikçe de aydınlanıyor dimi ?
Luke: Bende öyle düşünmüştüm :D
Luke: 11:30'da başlicak. Bugün yokum beni çok özlemeyin sakın :D
Jenna: Tamam. Özlemiceğimize söz veriyorum :*
Luke'la saçma konuşmamızdan sonra Carly'nin hala uyanmadığını fark ettim. Doğrusu bu kadar uyuması beni şaşırtmıştı. Her sabah 7'de kalkıp kahvaltıyı hazırlayıp bide topluyordu. Doğrusu şimdi düşününce Carly çok işe yarıyomuş.
Üzerimi giyinip Carly'yi uyandırmam gerekiyordu. Üzerime beyaz uzun kollu polarımı altıma da gri eşofmanımı giydim. Carly'nin odasına doğru uzun bir yolculuk yapıp sonunda odasına varmıştım. Carly'nin yatağı boştu. AMAN TANRIM CARLY'NİN YATAĞI SAHİDEN BOŞTU. Kim bilir nereye gitmişti. Kim bana kahvaltı hazirlayacaktı şimdi !!
Sinirle odada dolanırken içeri Carly elinde kendinden büyük poşetlerle girdi. Ben onu hayratle izlerken o ise sadece sırıyordu.
" Elbiselerimiz hazır." dedi Carly alışverişin vermiş olduğu mutlulukla.
" Elbiseler mi? Benim giyiceğim eşofman çoktan hazır."
" Eşofman mı? Ciddi misin sen? Koskoca partiye eşefman ile gidemezsin. Buna izin veremem kusura bakma."
" İzin istediğimi hatırlamıyorum Carly. Eşofman giyeceğim konu burada kapanmıştır."
" Sen aldığım elbiseyi giyersen seninle seçmelere gelirim ama elbiseyi giyiceğin konusunda söz vermen gerekiyor çünkü sana pek güvenmiyorum."
" Imm bu konuyu bi düşüneyim ben. Yani düşünmeliyim. Bilirsin insanlar gibi." evet konuşmam da anladığınız kadarıyla elbise giyiceğim. Evet. Biliyorum saçma bir fikir.
Diye içimden düşünürken Carly bana sırtıyordu ve birden poşetten kahkaha atarak pembe ve mor desenli bir elbise çıkardı. Hadi ama bu elbise benim t-shirtlerimden bile kısaydı derken altınada aynı desenlere sahip bir etek çıkardı ve içimden bir oh çektim. Demek ki elbise değil t-shört etek kombini olan bir kıyafetti. Carly gülerek konuşmaya başladı.
" Hadi seçmelere gidelim bebeğim."
" Bu etekle gidemeyiz oraya. Geçen gün eteğin yüzünden olanları hatırlamıyosun sanırım. Hadi gelde sana dolabımdan birşeyler giydirelim." diyerek Carly'ye göz kırptım.
O bana etek giydirecekse o da eşofman giymeliydi. Evet ona en bol eşofmanımı vermeliyim. Gülerek odama doğru yürüdük.
***
Carly'i odama doğru sürükledikten sonra üzerine beyaz bi t-shirt ve altına da yanları deri siyah bi tayt'ı giymesi için Carly'e uzattım. Bana "Bunlarımı giyeceğim ben ?" bakışı attı. Bense bakışlarla konuşmayı bilmediğimden bakmaya devam ettim. Uzun süre bakıştıktan sonra Carly pes edip elimdeki kıyafetleri alıp giyinmek için odasına geçti. Bense zaferin verdiği hazla koltuğa yayıldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Dansçının Hikayesi #Wattsy2015
Teen Fictionİki dansçının üniversitede ki eğlenceli ve komik hallerine sizde okuyarak ortak olun.