-2-

221 15 5
                                    

 Sabahın erken saatlerinde sıcacık yatağımdan kalkmama sebep olan okula söverek uyanmıştım yine. Ve hangi salak alarmımı 'Tavukları pişirmişem' yaptı!?!?!? Ahhh tabi ya! 

''ASEEEEEEEEEEEEEEL SENİ GEBERTECEĞİM! ÇİĞ TAVUK GİBİ YİYECEĞİM SENİ! GEL LAN BURAYA!'' 

 ''Minel böğüreceğine yataktan kalk okula geç kalacaksın.'' Annemin sesi ile istemeyerek de olsa yataktan ayrıldım. Banyodaki rutin işlerimi hallettikten sonra söylene söylene giyinmeye başladım. Bazen iyi ki okul forması var diyorum yoksa ne giyeceğimi düşünürken okula geç kalacaktım. Acıktığım için mutfağa neredeyse uçtum. Asel ve annem ise çoktan kahvaltılarını yapmaya başlamışlardı. 

''Asel ikiz katili mi olayım lan bunu mu istiyorsun he? O şarkıyı alarmım nasıl yaparsın lan? İnsafsız ya.'' Tabii ki intikamımı alacağım. Hemde çok acı şekilde, nihahaha. Zil sesini Ajdar yapacaktım ve Batuhan ile buluştuklarında onu arayacaktım.  Batu Asel' in bir buçuk senelik sevgilisi.  Çok kavga ediyorlar fakat çok seviyorlar da birbirlerini, ayrılamıyorlar. Yakında evlenirler de bunlar.  Asel' imi üzmesin o salak başka bir şey istemem. Benim yok sevgilim yani bilmiyorum çünkü söylemediler. Yani olacağını da sanmıyorum da. Bilmiyormuşum gibi oluyor biliyorum, çünkü bilmiyorum. Hafıza kaybı geçirdim geçen sene bu zamanlarda. Nedenini hala öğrenemesem de babamla birlikte uçurumdan yuvarlanmışız. Babam felç. Ben hafif kırıklar ve hafıza kaybı ile kurtuldum, gerçi kurtulmak denilirse buna da. Hayatımın bir kısmı yok şuan. Belirli başlı şeyler haricinde çoğu şeyi hatırlayamıyordum. Ve kalbimde bir boşluk var. Birinin varlığına muhtacım sanki. Beklediğim biri var, özlediğim. Ama bilmiyorum işte. 

''Kalk kız sofrada uyukluyor bir de. Geç kalacaksın okula.'' Yine düşüncelere dalmıştım, son zamanlarda sürekli olduğu gibi.. Asel ile birlikte kalktık fakat lavaboda işleri olduğu için yukarı çıkmıştı. Ve beklediğim an. İNTİKAM ZAMANI!!!! Hemen ayarladım. Tam işim bittiğinde Asel geldi ve okula gitmek için yola çıktık. Çok nadir dolmuşa binerdik, evimiz ve okul arası yakındı. Sabah ne kadar zor olsa da yürüyordum işte. Üşengeçsem demek ki. Okul bahçesine girdiğimizde sadece erkeklerden oluşan 'çete' ye doğru istemeden de olsa ilerlemeye başladık. Yani istemeyen bendim. Batu için gidiyorduk. Yani ben neden gidiyordum ki sanki?

''Asel ben uykumu alamadım lan sınıfa çıkıyorum hadi görüşürüz, çıkışta mesaj at.'' Bir şey demesine izin vermeden hızla binaya doğru ilerledim. Neden bilmiyorum ama orada bir garip hissediyorum kendimi. 1. katta 9. sınıflar 2. katta 10' lar 3' te 11'ler ve en son 4. katta ise 12' ler vardı. 3 kata kadar çıkasıya canım çıkmıştı bu 12' ler ne yapıyordu yahu? Asel' e acımıştım. Haftanın 5 günü okul yetmiyor bir de o kadar merdiven, yok ya almıyayım ben. Kaza yüzünden 11' i tekrarlamak zorunda kalmıştım. Sınıfa girdim sıramızda yayılmış uyuyan Miray' ın yanına attım hemen kendimi. Sınıftan pek biri ile konuşmuyordum yani aslında onlar pek iletişim kurmuyorlardı. Açıkçası Miray varken gerek duymuyordum da. Ağzının suyunu akıtarak uyuyordu salak. Kulağının dibine girip 'Günaydııııııııııııııııın!' diye resmen böğürdüm. Aniden kafasını kaldırınca burnum kafasında kalmıştı. Acıdan ne dediğimi bilmiyorum sanırım, burnum kafasında kaldı da ne demek? Gerçekten bu kadar geri zekalı değilim hepsi acıdan.

''Lan hayvan burnumu kırdın.'' tamam hak ettim belki ama çok acıyor lan. 

''Tabi canım ben uyurken gel kulağımın içine et sonra burnum acıdı de. Allah' ın sopası yok işte.''

''Ay aman bir söyle bin işit. Sana da bir şey söylenmiyor. Kanka bak seninki geldi.'' 

''NE? NE DEMEK SENİNKİ GELDİ? AYY! SAÇIM BAŞIM DÜZGÜN MÜ LAN? SALYA FALAN YOK DEĞİL Mİ YÜZÜMDE? '' Aslında vardı ama söylemeyecektim. En yakın arkadaş olmak bunu gerektirir çünkü. 

Hafıza KaybıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin