Bölüm'2'

92 15 11
                                    

Keyifli okumalar.
*

"Anne"dedim. "Ne olursun, bak üniversite üç'e geçtim. Kocaman kızım sonuçta. Tutalım işte o evi. Adal'ı tanıyosun hem." diye yalvarmaya devam ettim. Eve geldiğimden beri, üstümdekileri bile çıkarmadan konuşmaya yeltenmiştim annemle. Ama konuşmanın ne içerdiğini anladığı an büyük bir şiddetle karşı çıkmıştı. Ve ben hala konuşmaya çalışıyor, yada yalvarmaya devam ediyordum. "Efsa! Hayır dedim. Zorlama. Olamaz öyle birşey." Annem herzaman ki annem di işte. Beni bırakmak istemiyordu. Tek yoldaşı olduğum içindi sanırım. Babam da vardı ama ben farklıydım belliki. Ama kırkyılın başı birşey istiyordum. Kırmamalıydı beni. "Tamam o zaman bende babama söylerim. O kırmaz senin gibi beni." Bende onun bana karşı çıktığı gibi ona çıkıştım. Gidecektim işte. Kafaya koydum, yapardım. "Git söyle ne söyleyeceksen. Baban da izin vermez."
Bu sefer cevap vermeden ayağımı çocuk gibi yere vurup odama çıkan merdivenlere yöneldim ve hızlıca çıktım. Odama girip kapıyıda arkamdan sertçe çarptım. Üzerime bir kısa şort onun üzerine de sporcu atleti giydim ve odamda ki lavaboda elimi yüzümü yıkayarak tekrar odama geçtim. Anneme sinirli olduğum için babam gelene kadar aşağı inmeyecektim. Çıkardığım pantolonun içinden telefonumu aldım ve yatağıma uzandım. Telefonuma Adal'dan bir mesaj gelmişti. Mesajı açtım.

"İzin alabildin mi Efsa?"
"Alamadım. Ama alacağım." diye cevap  yazdım ve yolladım.
Biraz müzik dinleyip telefonla uğraştım.
Nihayet aşağıdan zil sesi gelmişti.
Konuşacaklarım hakkında kısa bir ön hazırlık yapıp aşağı indim. Babamın suyuna giden bir konuşma yapmalıydım.
"Babacığım, hoşgeldin." dedim birşey isterken kullandığım ses tonumla.
"Hoşbuldum da, ne isteyeceksin bakalım." dedi oda beni doğrulayarak.
"Aşkolsun baba, hep birşey isteyeceğim zaman mı seni karşılıyorum? Ama neyse seninle birşey konuşmam gerek." dedim sonlara doğru ciddileşerek. "Neymiş bakalım bu seni bu kadar ciddileştiren."
"Aman birşey değil Engin. Sen git elini yüzünü yıka da yemek hazır."
Annem konuşmaya dalarak beni susturdu. Ama ben bu sefer susmayarak devam ettim. "Konuşacağız baba. Sen gelince sofrada konuşuruz." bende anneme sinirle bakarak konuştum. Aldırmayarak mutfağa ilerledi. Babamsa bize anlam veremeyerek baktı ve başını 'tamam' anlamında sallayıp lavaboya doğru ilerledi. Bende mutfağa ilerledim. Annem ekmekleri kesiyordu.
"Anne" dedim. "Eğer babam olumlu bakarsa bu konuya sende zorluk çıkarma lütfen. Kaç yaşına geldim artık."diye dudak büzdüm.
"Baban olumlu bakmayacak Efsa."
"Bakacak. Varmısın iddaya."diyerek saçma bir bahis attım ortaya ve serçe parmağımı uzattım. Annem de serçe parmağıyla parmağımı tuttu aynı anda 'anlaştık' diye bağırdık mutfağın ortasında.  "Evet anlaştığınız konu ne bakalım."
İkimizde babama döndük birden. Annem ekmekleri kesme işlemine geri döndü ve birşey demedi. Çok emindi.
Ama onun kadar bende emindim.
Babamın kolundan tuttum ve mutfaktaki masaya çekiştirdim. Oturuncada anneme karşı haklı çıkma konusunda dua ederek konuşmaya başladım.
"Ilk önce hemen karar vermemeni istiyorum. Söz mü?"dedim ciddi bir sesle. "Ne olacağına bağlı." deyince işimin epey bir zor olduğunu daha iyi anladım. İddayı kaybedemezdim.  "Ya baba." diye mızmızlandım. O yüzden diyorum ya zaten hemen karar verme diye. Söz ver çabuk." deyip parmaklarımı masada tıklattım.

"Peki peki söz. Derdin ne anlat bakalım."

"Baba, biliyorsunki kendi seçimim olan uzak bir okula gidiyorum. Tam iki yıldır. E zorluklarıda var tabi baya. Karda kışta. Geç felan kalıyorum hep. Ve karar verdim ki izninle, annem izin vermedi çünki-"

"Vermem tabii, sen daha-"
"Anne!"ben daha lafımı bitirmeden annem bilmem kaçıncı kez lafımı böldü. Tabi bende onun. "Neyse, bende karar verdim ki arkadaşımın tavsiyesi üzerine, bir ev tutup yerleşmek istiyoruz." Derin bir nefes aldım biten ciddi konuşmam üzerine. Ve babam'ın anında değişen yüz ifadesi..

****************
Okursanız sevinirim👇👇👇
Selam arkadaşlar. Okuyan herkese çok teşekkür ederim. Asıl olaylar daha başlamadı. Keyifsiz görünüyor ama yakında asıl olayın başlangıcına giriş yapacağım.  Lütfen o zamana kadar şans vererek okumaya devam edin.
Telefondan yazıyorum. Hatalarım varsa kusura bakmayın.
Rica ediyorum, lütfen okuduğunuz bölüm hakkında düşüncenizi belirtin. İyi veya kötü. Sorun değil. Yeterki bileyim, ve düzelteyim. Vote verirseniz de beni gerçekten çok mutlu edersiniz. Destek lütfen.. Teşekkürler. Sizi seviyorum.

İçimdeki SİYAH KelebekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin