MEDYA : Mia ve Aras
Kapıyı açtığım gibi ben dışarı çıkarken annem içeriye giriyordu. Tam çarpışacaktık ki ben geri çekildim. Dengemi sağladıktan sonra koşmaya devam ettim. Annem arkamdam " Kızım ne bu acale insan bir meraba der " diye bağırdı . Bende tabiki" Meraba anne hoşcakal anne" diye koşarken bağırdım.
Karşı villaya yani yakışıklı ve ismini bilmediğım çocuğun evine geldiğimde kapıyı çaldım.
Kapı çaldıktan bir kaç saniye sonra açıldı karşıma yine aynı haliyle yani öyle demişken tşörtsüz anlamında altında düşük bel gri eşofmanı vardı.
"Hoş geldin " diye beni karşılıyınca
"hoşbuldum" dedim , Başka ne diyebilirdinmki????
"içeri gelsene"
bende eve girdim ve onun yönlendirmesiyle bir odaya girdik. Halinden anlasıldığı gibi oturma odasıydı. Siyah ve beyaz l koltuklarla döşenmiş odada koskoca televizyon ve müzik sistemi vardı. Zaten o müziği bizim villaya kadar gelebilmesi için sistem gerekirdi.
En rahat tahmin ettiğim yere düzgünce oturdum. Şimdi çocuğun yanında hayvan gibi yayılsam ayıp olur. O da yanıma geldi ve oturdu.
Ne konuşayım diye düşünürken aklıma ismini bilmediğim geldi.
" ismin ne acaba"
" Aras seninki"
çocuğun ismide kendi gibi karizmatik yaw..
"Mia"
" tanıştığımıza menmnun oldum Mia yabancımısın " dedi ve elini uzattı .Bende ne zaman soracak diye merak etmiştim.
"bende "dedim ve tokalaştık .Elimi tuttuğunda ne kadar tanışmakbiçin olsada sanki çok azck heyecanlanmıştım.ama çok azcık yani.
"Bu soru sürekli soruluyor hayır yabancı değilim annemin yabancı isimlere karşı bir hoşlantısı var ve ben doğduğumda ismimi direkman öyle koymuş. Ben ismimi seviyorum aslında ama duyan herkes yabancıyım sanıyorlar.
"İsmini sevdim bence hoş"
"seninlide yani güzel ismin var"
Bir kaç saniye öylece birbirimize bakarken
bir anda koltuktan kalktı ve elini uzatıp benide kaldırdı. O önden ben arkadan bir yere gidiyorduk. En sonunda elimi bıraktığında teşki hiç bırakmasaydı diye içimden söylendim. Geldiğimiz yere bakınca kocaman bir duvarı tamamen aynayla kaplı bir odanın anlayacağınız dans çalışırken kullandığı odaya geldiğimizi anladım. Benimde çatı katında böyle bir odam var ama daha küçük. Beni düşüncelerden kurtaran karizmatik ses tabiki Arasın cümlesiydi.
" Hadi sen başla".
" ben mi başlayayım"
" evet az önceki karografi gayet güzeldi bence onu yapabiliriz"
" tm ben bir defa yapıyım sonra beraber"
" okey"
odada yerde duran haparlore bağlı bilgisayardan justin bieber what do you mean açtım ve Aras a dönüp dans etmeye başladım.
(Mia'nın dansı medyada var başta matt stafanina ile dans eden kızı Mia Matt stafaninayı Aras olarak temsili yani öyle dans ediyolar normalde Mia barbara palvin Aras francisco lachowski dir karıştırmayın bu arada bu videolar youtube da var izlemesi çok keyifli)
Arasdan
O karşımda dans ederken figürlerle olan uyumu ilgimi çekmişti. Bu kız gerçekten iyi dans ediyordu. Ne iyisi ya çok güzel dans ediyordu.
Balkonda onu gördüğümde dansının sonlarıydı ama yinede çok etkilenmiştim. Ona kesinlikle dans stüdyolarımdan bahsetmeliydim. Stüdyolar o kadar doluyorki tek öğretmen olarak hepsiyle güzel ilgilenemiyordum. Yardımcı bir öğretmen için ona iş teklifi etmem gerikiyordu kesinlikle.
O dansın sonlarına doğru gelirken bende hızlıca yanına girdim ve balkondan görüp ve hemen ezberlediğim figürleri onunla beraber yapmaya başladın. Aynaya doğru döndüğümüzde o kadar uyumlu hareket ediyordukki seyirci izlese hayran kalırdı. Kesinlikle dans stüdyolarıma gelmeliydi.
Şarkı bittiğinde durduk ve birbirimize döndük. Ayza dans ederken bile yüzünden silinmeyen gülümsemesiyle bana bakıyordu. Şuan çok tatlı göründüğünden haberi varmıydı acaba?
"çok iyiydin hemen kavramışsin"
Aslında ben küçüklükten beri gördüğüm birşeyi hemen kavrayan bir yapıya sahiptim ve dans ederken bu özelliğim gayet işime yarıyordu.
" sen daha iyiydin" diyerek ona iltifat ettiğimde sanırsam utandı ki başını biraz eğerek
" teşekkür ederim" diye mırıldandı.
Utanınca kızarmış olan yanaklarını başını kaldırınca daha iyi gördüm. Gerçekten çok tatlı görünüyordu. Ama vücuduna gelirsek şimdiye kadar gördüğüm en sexi bedene sahip olması sanırım ona verilen bir lütufdu.
" şey sana birşeyden bahsetmeliyim stüdyolarda çok öğrenci var ve ben hepsine tek yetişemiyorum. Eğer işin yoksa yardımcı bir öğretmen olurmusun " diyerke konuya daldım.
" işşizim evet yani öyle diyince işte anla sabahtan akşama kadar oturuyorum sana yardım etmekten memnun olurum."
" o zaman yarın 09.00 da sitenin girişinde buluşup geçebiliriz"
saat 9 a takılmış olacakki
"09.00 mu ." diye ani bir tepki verdi.
" dokuz geçmi ki"
" ne geçi ben bir seneden beri bir ikide kalkıyorum ve sen bana dokuz diyorsun uyanabilirsem sitenin girişinde buluşuruz "
" hadi başlayalım" dedim ve ona stüdyoda öğrettiğim kendi figürlerimi göstermeye başladım...
İKİNCİ BÖLÜMDE HEMEN GELDİ AMA BUNDAN SONRASI SİZE BAĞLI YANİ WOTE VE YORUMLARA . ZAMANINI AYIRIP OKUYANLARA TEŞEKKÜR EDERİM. SİZİ SEVİYORUMMM....
