Benim papatyam soldu.
İnsan çok sevince kendini kaybeder ya ne dediğini bilmez. Saçma sapan konuşur eli ayağı birbirine dolanır bazen komik hareketler bile yapabilir. Çocuklaşır bildiğin.
Aşk sarhoşu deriz ya hah işte tam olarak bu. Sanırım sarhoştum. Canım birşeye çok yanmış eskilerden. Eski bir yara. Bu yüzden sevmekten korkuyordum. Bir gün yeniden aşık olur musun sorusuna " ben aptal mıyım ki aşık oluyum" derdim. Aşktan soğumuşum yapılan ihaneti hiç unutmam kesinlikle affetmem. Acıyı içten dokunmayacağım bi yerde hissettim çünkü.
Üzüldüm ağladım kırıldım parçalandım sonra da bir köşeye atıldım. Büyüyen bir çocuğun oyuncağını atması gibi. Zaman geçti aradan biraz toparladım iyi hissediyordum kendimi. Sevgi doluyum gene yani birini tekrar sevebilecek güçteydim.
Korkum daha da büyüdü. Tekrar aşık olacağım diye korkuyordum. Aşık olmaktan değil de ayni acıları yaşamaktan diyelim doğrusu da bu zaten. Korktuğum başıma geldi. Bir adama aşık oldum. Neyse devam ediyorduk seviyordum onu. O da seviyor zannediyordum. Kaç kez üzdü beni bi kez olsun belli etmedim. Kırıldığımda susuyordum. O üzülmesin diye.
Öyle seviyordum onu.
Kızardı durduk yere sinirini benden çıkarırdı olsun derdim bana bağırmayacakta kime bağıracak? Sonra gitti. Kal bile diyemedim. İnsan ağlayınca konuşamaz ki. Önceki yaralamıştı bu öldürdü. Yazık etti. Ya gitmesi sorun değil.
Gitsin ama üzülecek biliyorum. Çünkü kimse bir daha onu böyle sevmeyecek.