You & I

~9.BÖLÜM~

-Taehyung-

Yanağımda hissettiğim sıcaklıkla gözlerimi açtım. Jimin yanıma oturmuş bana bakıyordu. "Günaydın sevgilim"
"Günaydın" dedim gülümseyerek.
"Ne zaman uyandın?"
"Birkaç dakika önce"
Yavaşça doğruldum ve dağılmıs olan saclarımı düzeltmeye çalıştım. Jimin ise hala bana bakıyordu.

"Neden öyle bakıyorsun? Yüzümde birşeymi var?"
"Ah hayır.. sadece çok tatlı görünüyorsun.."

"A-ah şey teşekkür ederim."

"Neyse lavabo nerede?"

"Kapıdan çıkınca solda."

"Peki" dedi ve saçlarımı karıştırarak yataktan kalkıp odadan çıktı.

Dün Hoseok hyung ve Jimin ile beraberken zamanın nasıl geçtiği anlamadık ve Jimin kalktığında saat çok geç olmuştu. Hyung'da saat gec olduğu için burada kalabileceğini söylemişti.

Hyung Jimin'e yatması için kendi yatağını verip kendisi misafir odasında yatmıştı.

"Biraz daha yatarsan okula geç kalacaksın kötü çocuk"
Hyung kapı aralığından kafasını sokmuş bana bakıyordu.
"Tamam hyung.. kalktım."
Hyung aşağıya indi bende hemen kalkıp üzerime birşeyler giydim.

-Jimin-

Odadan çıktım ve V'in dediği gibi sola döndüm. Iki tane oda vardı. İlk kapıyı açtım ve olamaz yalnış oda!
İçeride yarı çıplak bir hoseok hyung görmek amacım değildi tabiki(!) Duş almış olmalıydı ve üzerinde sadece beline sarılı bir havlu vardı. Ve bana şaşkın gözlerle bakıyordu.

"Ops yalnış oda. Üzgünüm hyung." dedim ve gözümü elimle kapatıp odadan çıktım.

Hemen yan odaya lavaboya girdim ve işimi halledip odaya döndüm.

-Taehyung-

Elimi yüzümü yıkamak için lavaboya gidecektim ki içeri Jimin girdi.
"Jimin sen aşağı mutfağa in. Bende elimi yüzümü yıkayıp geliyorum."

"Pekala" dedi başını sallayarak.

"Bu arada çantan yattığın odada. Onuda almayı unutma."

"Tamamm" dedi kapıdan çıkarken.

Bende hemen çıktım ve lavaboda elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim.

**

"Hyung biz gidiyoruz. Hoşçakaal." dedim ve kapıyı kapattım.

Jiminin yanına gittim ve yürümeye başladık. Ikimizde konuşmuyorduk. Karşılıklı susarak 15 dakikada okula vardık.

Ama bir tuhaflık vardı. Okul bahçesine girdiğimiz andan beri herkes bana bakıyor ve fısıldaşıyor. Jimin ile sevgili olduğumuzu mu öğrenmişlerdi.. ama bu zaten apaçık ortadaydı en başından beri..

Sınıfa girdik ve sıramıza geçtik.
"Ahh (!) kantinden su almayı unuttum. Hocagelmeden alayım. Geliyor musun V ?"

"Hayır. Ben buradayım."

Başını sallayarak onayladı ve hızla sınıftan çıktı.

Sınıftakiler hala bana bakarak fısıldaşıyorlardı. Arka sıradaki kızların ne fısıldaştıklarını duymak için biraz kafamı geriye yasladım ve sessizce dinlemeye başladım.

"Ah gerçekten mi? Bence uydurmuşlar. Biliyorsun Jungkook çok zayıf kavga edemez." dedi kızlardan biri.

"Ama etmiş. Az önce lavaboya giderken gördüm. Yanağında morluklar ve dudağında da bant vardı." dedi diğeri.

Jungkook kavgamı etmişti!
Üstelik yaralanmıştı!!

"Kiminle kavga etmiş peki?" diye sordu kız.
"Jiminle.. Sanırım V için kavga etmişler."
"Şaka mı yapıyorsunn!!"
Kız istemsizce bağırmıştı.

Ama bir dakika o kız az önce ne demişti.
Jungkook Jimin ile mi kavga etmişti !!

"Sessiz olsana kızım!" diye susturdu kız arkadaşını.

Bende hemen kalkıp lavaboya koştum. Kız Jungkook'u lavaboya giderken gördüğünü söylemişti.

Hızla kapıyı açtım ve iceri girdim. İçerde sadece Jungkook vardı. Hemen kapıyı kapattım. Beni görünce elinde tuttuğu bandı düşürdü.

Sonra hemen kendini toparladı ve bandı alıp dudağındaki yaranın üzerine yapıştırdı. Paketini çöpe attı ve çıkmak için elini kapı koluna uzattı.

"Çekil önümden"

"Çekilmeyeceğim(!)" dedim ve kollarımı iki yana açarak önüne geçtim.

"Ne yapmaya çalışıyorsun Tae?"

"Bana herşeyi anlatmadan buradan çıkamazsın!"

"Ne anlatacakmışım sana ?!"

"Kavga etmişsin.. Jiminle.. Bütün okul bunu konuşuyor.."

"Ne olmuş? Sevgilin için endişelendin mi yoksa?!" Gözleri dolmuştu.

"Hayır! Sadece neden kavga ettiğinizi merak ettim."

"Çok umrunda sanki." diye tısladı.

"Evet umrumda lanet olası!" kendime hakim olamayıp bağırmıştım.

"Yine yapıyorsun!" gözünden yaşlar akmaya başlamıştı.

"Ne yapıyorum?"

"Beni umursuyor gibi yapıyorsun.. Bunu neden yapıyorsun ha.. Aptalım ben..inanıyorum..Yapma!"

Hiçbirsey söyleyemedim. Ne diyecektim ? Seni umursuyorum mu diyecektim. 'O zaman neden Jiminle birliktesin?' diye soracaktı..Verecek cevabım yoktu. Sadece o aptal intikam duygumu dinlemiştim.

Hıçkırarak ağlamaya devam ediyordu. Çok çaresiz görünüyordu. Onu bu hale benmi getirmiştim?

"Aptalım ben.. Bana neden beni sevdiğini söyledin? Neden seni sevmemi sağladın.. Senden nefret ediyorum.. Beni mahvettin.. Mutlu musun ha.."

Bana doğru yürüdü ve aramızdabiraz mesafe bırakarak durdu.

"Seni Jiminle gördüğüm her saniye acı çekiyorum.. Anlıyor musun?!"

Aramızdaki mesafeyi kapattı ve üzerime yürümeye başladı. O bana doğru geldikçe bende geri gidiyordum. Geriye bir adım daha attım ve sırtımda bir soğukluk hissettim.

Beni duvar ile arasına sıkıştırdı ve başını suratıma yaklaştırdı.

"Anlıyor musun?!" dedi yeniden ama bu defa daha alçak ve çaresiz bir ses tonuyla.

"Özür dilerim" sadece bu iki kelime çıktı ağzımdan. Yanağımın yandığını hissettğimde anladım ağladığımı..
"Gerçekten çok özür dilerim" dedim yeniden. Ağladığım için sesim boğuk çıkmıştı.

"Beni kendine aşık ettin Tae.. Ah lanet olsun seni çok seviyorum." dedi ve dudaklarını dudaklarıma kenetledi.

Veee bölüm sonuu :3
Biraz uzun yazmaya çalıştım..
Ve dediğim gibi final yakın ~~
^^ Lütfen yorum yapın ^^