ANLAŞMA..

86 16 0
                                    

Multii. : ARYA- EMİR
Bu bölüm Beyzamın olsun kardeş kokulum o :*

Ben bildiğim için çok fazla tepki vermedim ama Erenin birden söylemesi ve umursamaz haline şaşırdım.
"Oha." Dedi derin şaşırdığı ses tonundan belli oluyodu yüzüne baktığımda gözlerini biraz daha açsa yerinden fırlıcak gibi duruyodu. Bi kaç saniye sonra.
"Oha..ohaa.ohaa siz ciddimisiniz?" Dedi. Surat ifadesine gülmemek elde deil. Miraya baktığımda iyice Erene sokulmuş yandan bizim tepkimizi izliyodu. Eren ise ah... Erenin yüzündeki piç ifade. Miray iyi dayanıyo ben olsam suratına yumruğu geçirmiştim.
"Evet. Dün gece herşeyiyle benim oldu." Deyip alnından öptü Mirayın.
Biz hayla şok ve şaşkınlıkla onlara bakarken bi tane çocuk geldi. Bu çocuğu bi kaç kere görmüştüm tontiş teyzenin oğluydu heralde. Yanımıza geldiğinde Erene bakarak konuştu.
"Eren abi yatak odasında naptin öyle savaş alanına dönmüş benim anlamadığım şey yatağın başlığını nasıl kırdınız." Dedi hayretle.
Derinle aynı anda şok olmuş bi şekilde.
"OHAA.." Dedik. Miray utandı önüne döndü. Eren piçce sırıtıp.
"O miray ablan yüzünden yatak başlığına tutundu sonra bir kaç saat sonra kırıldı zaten." Dedi gülerek.
Derinle ben gözlerimizi yakında yerden toplicaz. Bu kadar şok yeterde artar bile.
Miray dirseğini Erenin karnına geçirdi. Eren kahkaha attı. Derinle bizde güldük. Derin.
"Ooo..." dedi.
"Oha insan acır lan kız kardeşim neler çekmiş yazık. " dedim . Gülerek.
Miray utanıp kafasını Erenin göğsüne gömdü. Bizde güldük.
"Miraaayy.. kardeşiiiimm.. yinngaacımm.. Yiğenimiz ne zaman geliyo." Dedim gülerek.
"Aynen. Teyze olmak istiyoruz." Dedi.
Biraz sustu sonra .
"O değilde. Biz halamı oluyoruz teyzemi ? " dediğinde güldük.
"Yapmıcaz çocuk mocuk Allah Allah mal mal konuşmayın siz.." cümlesini tamamlayamadan Eren konuştu.
"Aaa sevgilim niye öyle diyosun. Ben en az 6 çocuk istiyorum en fazlada Allah ne verdiyse." Dedi gülerek. Miray gözlerini kocaman açıp Erene baktı.
"Oha lan neremden çıkıcak o kdar çocuk benim." Dediğinde.
"Orası doktorun bileceği iş ben sadece yapıyorum sevgilim ." Dediğinde Miray Erenin omzuna vurdu. Erende ona sımsıkı sarıldı.
"Bence benden anne olmaz." Dedi Miray. Sesi daha çok düşünüyomuş gibi çıkmıştı. Erende.
"Bence sen dünyanın en güzel annesi olacaksın. Bende en iyi babası olamasamda iyi olmaya çalışcam." Dedi. Ahh tanrım ağlıcam sanırım.
"Önce çocuk yapmanız gerekiyo ama biliyonuz dimi." Dedi Derin gülerek. Erenle ben kahkaha atarken.
Miray yüzünü buruşturdu.
"Bide o kısmı var dimi " dedi.
Derinle aynı anda .
"Hı hı. " dedik.
"Malesef güzelim. " dedi Erende gülmesini bastırmaya çalışarak.
"Evlenmeden olmazz." Diye bağırdı miray birden. Mal bu kız yemin ediyorum ya.
"Oldu bile." Dedi Eren Mirayın arkasından beline sarılarak.
"Çocuğu sonra yaparız cağnımm ne acalemiz var dimi kızlar ?" Dedi bize yalvaran gözlerle bakarak.
"Bence hiç zaman kaybetmeden maçlara başlayın siz. " dedim kendimi ciddi tutmaya çalışarak. Tabi gülerken bu hiç kolay olmuyo.
Eren burnunu Mirayın boynuna sürtüp."aynen." Dedi Miray offf ladı.
Birden of trabzonda diyesim geldi.
"Banane ya yapmıcaz çocuk hem erken. Üniversite bitmeden olmaz ." Dediğinde.
"Tamam. O zaman yapcaz." Dedi Erende. Biraz daha böyle sohbet edip Mirayla uğraştıktan sonra kalktık. Eren bizi evimize bıraktı. Binaya girdim evimizin olduğu kata çıktım tam kapıyı açıcakken kolumdan biri tuttu korkuyla çığlık atıp geri çekildim. Biri elini ağzına tuttu. Benim gözlerim dolmuştu bile.
"Şşş.. benim sakin ol." Dedi nerde duysam tanıyacağım o ses. Kalbim korkudan çok hızlı atıyodu zaten bide onun sesini duyduğumda dahada hızlı atmaya başladı sonra otamatik ışık yandı. Işık yanınca Emirin bana ne kadar yakın olduğunu fark ettim bu yakınlık iyi değildi. Geri çekilcektim ama kapıya çarptım eli hayla ağzımdaydı. Elini ittirdim.
"Napıyosun sen ya korkudan öldürmeyemi çalışıyosun beni." Dedim birden sesim yüksek çıkmıştı. Yüzünü buruşturdu. Bu hali çok tatlıydı biran gülümsedim ama sonra yüzümü ifadesiz haline geri soktum. Bi gece evime geliyo kalbine girmeme izin ver diyo sonra selam bile vermiyo.
Doğal bişey deil sonuçta ben onun oyuncağı değilim sonuçta. Bi gelip bi gidemez.
"Nerdeydin bu saate kadar?" Dedi. Te Allah'ım ya ben ne diyorum bu ne diyo.
"Sana ne ?" Sinirlenmiştim.
"Oho.. senle çok işimiz var." Dedi.
"Allah Allah bi gelip bi gidemezsin oyuncağın değilim ben senin." Dedim.
"Ne alaka." Dedi. Bu çocuk benim sinir sistemimle oynuyo. Sinir hastası eder beni.
"Bi gelip kalbine girmeme izin ver diyosun kaç gün geçiyo selam vermiyosun bu günde gelmişsin hesap soruyosun." Dediğimde. Anlamayan gözlerle bana bakıyordu.
"Ne zaman dedim bunu sana ben." Dedi. Off naptım ben Allah kahretsin.
"Şeyde ya hani şey oldu ya şey işte ya..." sözümü.
"Hay şeyine sokayım." Diye kesti.
Gözlerimi kocaman açtım ne diyodu bu çocuk.
"Ne zaman dediğimi söyle. " dedi.
Ne söyledini sonradan fark edip.
"Şey yaa. Hani sarhoş gelmiştin ya o gece neyse hatırlamıyomuşsun zaten önemli bişey değil fazla tepki verdim. Üzgünüm. " dedim arkamı döndüm kapıyı açıcakken tuttu kolumdan bu çocuğun kolumsa sorunu var koparmadan rahatlamıcak.
Dönüp soran gözlerle ona baktım.
"Ne dedim o gün ben sana?"
"Önemli bişey değil boşver. " deyip tekrar dönecekken. Tekrar tuttu. Te Allahım ya.
"Söyle." Dedi.
"Ya işte sen sarhoş sarhoş kapıya geldin. Sonra ayakta zor duruyodun bende içeri aldım saçma sapan konuştun. Sonrada işte oturuyodun bende yanındaydım birden elini kalbime koyup." Sustum gözlerimi kaçırdım. Söylemesem olmaz söylemiş kadar oldum zaten.
"Ee.." dedi. Gözlerini kısarak. Bende gözlerimi yere diktim bi kaç saniye sessizlik havada asılı kaldı.
"Buraya girmem izin ver dedin işte dediğim gibi önemli bişey yok evime girebilirmiyim artık işim var." Dedimde sesim kısılmıştı. Nedensizce boğazımı biri sıkıyomuş gibi hissettim.
"Mmm... peki o zaman şimdi soruma cevap ver." Ne sormuştu bide hiç bişey olmamış gibimi davrancak bu şimdi yerdeki gözlerimi onun ela gözlerine çevirdim.
"Ne sorusu?" Dediğimde.
"Nerdeydin bu saate kadar?" Dedi şüpheci bi tavırla gözlerini kısarak.
"Erenlerdeydik." Dedim kısaca. Konuşmak istemiyodum. Konuştukca bana bişey oluyodu sanki. Karnımı tekmeliyolar sanki.
"Bu saate kadar ne işin vardı lan onlarda?" Dediğinde ona malmısın sen amk diyesim geldi.
"Ya bi tek ben deildim hemde sanane ki?" Dedim. Sinirlendiğini boğazındaki damar şiştiğinde anladım.
"Ne demek banane lan. Ben sana ne dedim 'SEN BENİMSİN' demedim mi? Dedim hesap verceksin tabi." Dedi bazı yerleri bastırarak söyledi.
Sen benimsin dediğindeki kalbimin atışına lanet ettim. Ama ben onun malı değildim.
"Ben senin malın değilim benimle böyle konuşamassın." Dediğimde yüzüne alayı yerleştirdi.
"Konuşuyorum nolmuş?" Dedi.
Offf layıp arkamı dönüp kapıyı bi sinirle açtım. Kolumu tutup kendine çevirdi Sinirlenmiştim bi sinirle döndüm. Yüzümüz çok yakındı.
"O gece dediğim şeyi hatırlamıyodum tamam mı. Ama şuan sarhoş falan değilim ve kafamda yerinde." Deyip sustu. Bi süre sessizlik oldu. Gözlerime bakıyodu ve çok yakındık.
"Şuana kadar yaptığım bütün pislikleri unut. Bundan sonrası için seni mutlu etmek için elimden geleni yaparım ama bana sakın sanane deme." Dedi.
Ne demek istiyodu bu.
"Yani?" Dedim anlamayarak.
"Yaptığım şeyler yüzünden pişman değilim Özürde dilemicem. Ama bundan sonra daha iyi davrancam sen benimsin benden başkasıyla
Olamazsın başka bi erkekle konuş gör bak neler oluyo o zaman." Dedi. Kalbimin atışı şuan uzaydan duyulabilir. O derece acaba oda duyabiliyomu.
Elini kalbime koydu. Dudağının kenarı hafif yukarı kıvrıldı.
"Heyecanlandın." Dedi. Kafa salladım deminki sinirim gitmişti. Hafifce eğilip dudağıma bi buse kondurup çekildi. Bende ne yapacağımı bilemez halde ona bakıyordum. Tepki bile veremiyodum.
"Eve girmicekmiydin işin vardıya hani." Dedi alayla. Bende sonradan idrak edip.
"Ha? Şey evet neyse sonra görüşürüz." Deyip içeri girdim. Kapıyı yüzüne kapattım. Kapıya yaslanıp derin bi nefes aldım bu iyi gelmişti.
Ee şimdi ne olacak. Eren duyarsa ikimizinde belasını siker. Off..
Onun yanındayken bu kadar heyecanlanmam normal değil. Bu soruna acilen bi çare bulmam lazım.
Kapının önünde beklemenin bi anlamı yok deyip odamın yolunu tuttum. Saat baya 9 u geçiyodu adaya bakiyim deyip onun odasının kapısını tıklattım. "Giiiir.." dedi. Bende girdim. Meyve suyunu içerek ders çalışıyodu. Lise son olduğu için çok çalışması gerekiyo. Gülümsedim bende onun gibiydim. Zaten çalışmayınca Erenden bi ton azar işitiyodum. Erende sadece test çözüyodu. Ben bi kitabı bitirene kadar içim rahat etmiyosa o da öyleydi. Eren şimdide Adaya öyle davranıyo heralde testler elinden düşmüyo.
"Kolay gelsin. Allah zihin açıklığı versin tü tü tü Amin." Dedim gülerek "off.. Eren abinin yüzünden 590 sayfalık testi bir haftada bitirmek zorundayım bir hafta ya bir hafta insafta yok adamda." Dedi. Gülüp.
"Istediğin bişey varsa söyle yoksa odama geçiyorum. Yapabileceğim bişey yok çünkü aynı yollardan bende geçtim. " dedimde.
"Bişey istemiyorum sabaha kadar test çözüp vişne suyuyla kafa bulcam iyi
geceler. " deyip önüne döndü.
Bende odama geçtim kendimi yatağa attım. Kafamı yastığa gömüp. Bu gün heyecanlandın demeden önceki o dudağının kıvrılışı geldi aklıma. Bende güldüm düşünürken. Sonra yastığa sarılıp sırt üstü döndüm. Tavanla bakışmaya başladım. Hayla belli belirsiz gülümsüyodum. Iç sesimi duydum uzun zamandır ortalıkta yoktu.
"Kafayı yedin kızım sen Emir seni bozdu."
Haag.. Emir benimi bozdu??.
"Fesat düşünme aminagoyim." Dedi iç sesim. O değil iç sesimle konuşarak zaten kafayı yemiş olmuyomuyum. En iyisi uyumak. Üstüme micki mause lu geceliğimi giyip. Kendimi tekrar yatağa attım . Sonra sesli bi şekilde.
"Iyi geceler tavan." Deyip. Yastığa sarıldım. Ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
*****
Sabah Adanın bağırma sesiyle uyandım. Niye bağırıyo bu kız sabah
sabah. Umursamayıp kafamı yastığa geri gömdüm. Odamın kapısı birden açıldı.
"Ada defol odamdan uykum var." Dedim ama sesim boğuk çıkıyodu yastıktan dolayı. Birden Emirin sesini duydum.
"Günaydın. " dedi biraz bağırarak. Tövbe Bismillah dün fazla düşündüm heralde gözlerimi açtım tam karşımda sinirlenmeye başlamış bi Emir beklemiyodum. Birden geri çekildimde popomun üstüne düştüm. Sabah sabah ne bu ekşın. Inlediğimde ikiside bana döndü.
"Kıymetlim lan o acıdı." Dedim.
Emir gülücek gibi oldu ama sonra ifadesiz yüz ifadesine geri döndü.
"Tabi kıymetli acıması normal." Dedi alayla Emir. Ada birden cırladı.
"Ya.. abla sen bu adamı eve alma dedin bu manyak zorla girdi içeri. " dedi isyan eder gibi. Elimi uzatıp.
"Bi el atda kalkıyim ." Dedim koca karılar gibi bi elimide belime koydum. Adadan önce Emir geldi. Elimi tutmak yerine beni kucağına aldı. Haag kucak mı napıyo lan bu .
"Napıyosun be?" Diye cırladım.
"Ya aminagoyim. Abla kardeş sabah sabah kulağımı siktiniz." Dedi. Kıkırdadım. Ben kıkırdayınca gözleri dudağıma kaydı. Bende birden sustum onun gözlerine baktım.
Beni yatağa bıraktı. Dolabıma geçti. Bi tane kot siyah pantolon verdi. Gri ince kazak tarzı uzun kollu badi verdi. ne yapmaya çalışıyo bu. O sırada gözüm üstündekilere takıldı oda siyah pantolon gri tişört giymiş.
Sonra siyah kenarları dantelli iç çamaşır takımını eline aldı. Benim yanaklarıma kan pompalandı sanki.
Ben ayağa kalktım. Elinden alıcakken.
"Mmm... bu güzelmiş. " deyip. Üstüme tuttu. Üstüme tutunca elinden kaptım. Ada çıktı heralde odadan. Sesi çıkmıyo da.
"Bunu giy onların altına. " dedi.
Ya ben dantel giyemem kii. Onuda Mirayın zoruyla almıştım. Giymem ya o ne öyle. "Ben giyemem onu o ne öyle be." Dedim.
"Lan senin dolabından aldım onu senin değilmi." Dedi şaşırarak.
"Yok ya o ne öyle hem dantel falan bana göre değil. Mirayın zoruyla almıştım onu." Deyip dolaba tıktım onu ona çaktırmadan başka bi tane alıp kiyafetlerin arasına tıktım.
"Şu miray esmer olan dimi Girayınki değil ?" Dedi sesi biraz düşünüyomuş gibi çıkmıştı. Kafa salladım.
"Zevkli kızmış azcık örnek al." Dedi.
"Hah.. napcam be onları giyip. Hem kime giyincem. Mem.." sözümü kesip.
"Bana giyincen." Dedi ciddiyetle gözlerini kısarak.
"Allah Allah. Hiçte bile evlenince kocama giyerim." Dedim bende.
"Lan sen beni delirtmeyemi çalışıyosun benden başkası haram sana ." Dedi. Bende kalbimi boşverip.
"Hıı.." dedim banyoya kaçtım.
O değilde biz nere gidiyodukta böyle hazırlanıyodum ben. Bide bu gün hafta sonuu. Hemen pantolonuda
bacağıma geçirip saçıma elimle şekil verip aylaynır çekip çıktım.
Yatakta oturmuş telefonuyla bişeyler yapıyodu. Bende yatağın bi kenarına oturup ona baktım baya ciddi ciddi bişeylerle uğraşıyodu. Yaklaştım fark etmedi eğilip telefona baktım. Geri çekildiğimde gülmemek için zor duruyodum baya ciddi ciddi subway surf oynuyo. Emir AYDIN ve subway surf. Kendimi tutamayıp kahkaha attığımda gözleri bana döndü.
"Hay sikeyim ya.." dedi. Telefona bakıp. Ben gülmemi bastırmaya çalışıyodum.
"Sen gülmesen bende senin gülümsemeni kaçırmamak için sana baktım sonra tam rekor kırıyodumki yandım. " dediğinde ben hayla gülmemek için zor duruyodum. Sonra ciddi olmaya çalışıp.
"Iııı.. şey nere gidicektik bide hafta sonu beni bu saatte uyandırdın?" Dedim sahte bi sinirle.
"Aslında bi yere gitmicektik. Öylesine giyin dedim. Ama şu micki mauseli
Geceliğinde iyiymişte. Çok çocukca biraz olgunlaşman lazım neyse artık zamanla öğrenceksin." Dedi. Sesi sonlara doğru düşünürmüş gibi çıkmıştı. Te Allahım ya. Bide olgunlaş diyo.
"Git kendine olgun birini bul o zaman. Hem dantelli iç çamaşırıda giyer o." Deyip kapıyı gösterdim.
"Tamam be güzelim neyse asıl konumuza gelelim sinamaya gidiyoruz." Dedi. Benim ağzımdan sadece.
"Haag..?" Çıktı. Emir AYDIN bana sinemaya gidiyoruzmu dedi benmi yanlış anladım.
"Ohoo.. mala bağlama gidiyoz işte. Bana kalsa gitmemde Giray piçi sinema yoluyla yürücek kıza. " dedi. Heh şimdi oldu. Girayla Derinde geliyo ve Girayda Emiri ikna etmiş ve Emirde benide almaya geldi. Kafa sallayıp. Ayağa kalktım oda kalktı.
"Ya ama ben açım önce kahvaltı yapalım. " dedim. Oda önce tavana
baktı. O tavana bakma o benim diyesim geldi ama demedim. Rezilliğe gerek yok. Ama napim kıskancım.
"Iyi tamam pezevenk Girayıda alalım." Dedi. Giraya pezevenk demesine gülüp kafa salladım.
*****
"Kanka siz hayırdır. " dedi Giray Emirle beni göstererek. Benim cevap vermeme kalmadan.
"Sana ne ?" Dedi. Emir.
Girayda yüzünü buruşturup.
"Boşa bunu buna katlanılmaz." Dedi bana bakarak eliyle Emiri gösterip.
Ben gülerken. Emir sinirle tısladı.
"Giray ağzını sikerim. " dedi.
Girayda ağzına domatesi peyniri zeytini salamı tıkıp.
"Ağzım doluki." Dedi ağzından yemekler fışkırarak. Ben yalandan kusma taklidi yaparken Emir kafasını iki yana salladı yemeğini yemeye devam etti.
Kahvaltılarımı hızlı hızlı yerken zeytin boğazıma takıldı öksürük tuttu beni. Giray hemen kalkıp arkama geçti sırtıma vururken Emir su uzatıyodu. Giray biraz daha vursa zeytin yüzünden değil onun yüzünden ölcektim sonra Emir ona vurdu bende su içip. "Tamam ambulansa gerek yok iyiyim ben." Deyip ağzıma bişeyler tıkmaya devam ettim. Emir bana bakıp tavana baktı Allahtan evde değildik. Yoksa bu sefer üstüne atlardım. Benim aşkım o yaa. Bakamaz. O kadar.
Yemek yedikten sonra Derini almaya gittik.
Kapının önünde durduk. Giray mesaj attı. Vee biz 5 dakikadır Derini BEKLİYORUZZ.. Emir arada küfür ediyodu. Tam ağzını açtı Giraya bişey dicektiki. Derin kapıdan çıktı. Şort tişört giymiş. Şık duruyodu. Giray birden ciddileşti hızlı adımlarla binanın girişine yöneldi.
"Derin yavrum.. altına bişey giymeyi unutmuşsun git giyin gel. Hadi yavrum." Dedi. Vaaaayy.. bizim Giray kıskandımı.
"Ne alaka ya şort varya işte. " dedi. Bizi yeni görmüş gibi şaşkınca bakıp el salladı bize doğru gelmek için yeltendiğinde Giray kolundan tuttu. Bende kıkırdadım. Bunların ikisininde kollarla bi problemi var.
Ben kıkırdayınca Emir bana baktı.
Bende Girayın elini gösterdim. Anlamadı.
"Ikinizdede kol tutma hobisi var heralde." Dedim gülümserken.
Oda kaşlarını kaldırdı sonra indirdi. Dudağının kenarı kıvrılcak gibi oldu ama olmadı. Derin bi nefes alıp.
"Offfff....." dedim uzunca. Derin sinirle binaya girdi heralde Giray pantolon giymesini istedi.
"Noldu?" Dedi Emir.
"Neden gülmüyosun. Gülcek gibi oluyosun ve bam.. tekrar ifadasiz surat." Dedim bi çırpıda. Nedensizce sinirlenmiştim.
"Mmm.." dedi. Durdu bişey düşünüyomuş gibiydi. Gözleri kısıldı dudakları büzüştü. Tam karşısına bakıyodu. Bende tabiki ona bu fırsatı kaçırırmıyım. Birden bana döndü.
Bende toparlandım tabi.
"Tamam. Bi anlaşma yapalım." Bi kaç saniye geçti. Devam etmesi için kafamı salladım.
"Sen beni kahkahalarla ama bak kahkahalar diyorum. Güldür. Sana neden gülmediğimi söz anlatıcam." Dedi. Bana soran gözlerle bakarak.
Kabul etsem: nasıl güldürcem?
Kabul etmesem: nasıl öğrenicem?
"Güldüremessem hiç bi zaman öğrenemicemmi?" Dedim düşünüyomuş gibi.
Kafasını sağa sola salladı.
Kabul etmessem bi şekilde öğrenirim belki ama. Ne biçim anlaşma bu böyle.
"Iııım.. peki kabul ediyorum. Zaman yok dimi? Ömür boyu sürebilir? " dedim.
"Güldüremessen ömür boyu sürer. " dedi. Ya ama sen çok ciddisin be çocuk...


Arkadaşlar yazım yanlışları için özür diliyorum. Telefondan yazıyorum kusura bakmayın. Hepinizi seviyorum:*

Aşk Çıkmazı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin