Birine güvenmek lazım hayatta

64 4 3
                                    


Buğra

'Bu kız fazla utangaç galiba' Onu mekana kadar getirdim. İşini kolaylaştırdım daha ne istiyor ki? Bugün yediğim ikinci tokat üstelik aynı kızdan! İlk defa reddedildim... Eve gittiğimde yemek hazırdı hemen oturup aç karnımı doyurdum. ' Fadime teyze yine döktürmüşsün, ellerine sağlık ver o ellerini öpeceğim' utanıp sıkılan Fadime teyzenin yanağından makas alıp odama çıktım. Fadime teyze kısa süredir yanımızda çalışıyor ama yemekleri bir harika.. Yatağıma uzandım düşüncelere dalmışken telefonun mesaj sesiyle o tarafa yönelip elime aldım. Mesaj İlker'den di..

Gelen:

-" Abi sabahki kızın işini hallettiysen yarında biz eğlenelim."

Giden:

-" Ulan İt herif! Kendine eğlenecek başka birini bul bu kızın yakınında görmeyeceğim seni yoksa fena olur!"

İstemsiz şekilde bu kızı koruma hissi doğdu içimde, eskiden olsa umrumda olmazdı. Niye böyle tepki verdiğim hakkında mantık yürütemiyorum sadece içimden geldi...
Sabah kahvaltı yapmadım bir an önce okula gittim. Konuşmam gereken bütün gece beynimi kemiren düşünceler var. Ve açığa kavuşturulması gereken bir konu.. Evet sonunda geldi karamel saçlı kız okul girişinde yakaladım onu kolundan tutup 'gel benimle' ilk önce biraz cırlasada sonra kabullenip cırlamayı kesti.

- Ne istiyorsun?

- Seni istiyorum !

- Sapık herif! Rahat bırak beni.. deyip arkasını döndü gitmek için kolundan tekrar kavrayıp

-'Bak kızım zorluk çıkarma olcak sa olsun hem havan olur okulda Buğra'yla yattım diye dolaşırsın sağda solda bence hiç fena fikir değ..'

Cümlemi bitirmeden bir tokat daha yedim. Bu günlerde şamar oğlana döndüm. Gözlerindeki sinir elinin ayarıyla doğru orantılı sanırım bayağı sert geçirdi. Sen bir erkek olacaktın kızım gösterirdim ben sana ama neyse..

-' Adi herif! Ben senin bildiğin kızlar gibi değilim. Laflarına dikkat et. Yoksa bidahaki sefere tokatla kurtulamazsın'

Sinirliyken çok tatlı gözüküyor saçlarıyla aynı renk olan gözleri kocaman açıldı. O karamel renk görülmeye değer. Düşüncelere dalmış ona bakarken çoktan arkasını dönmüş okula doğru ilerlemeye başladı. Arkasından öylece baka kaldım. - Asabi fıstık seni..
...................

Şafak

-Allah'ım bu okula gelmek bile fazlayken bide sapıklarıyla uğraşıyorum. Arkamı döner dönmez uzaklaştım. Sınıfa gidip sırama oturdum. Dünden dolayı sınıftakilerin gözü üzerimdeydi. Çok geçmeden sınıfımızın sapığı kapıda gözüktü. Bide yan yana oturuyoruz Allah'ım sabır ver. Tamam yakışıklı çocuk ama bu sapık olduğunu değiştirmez. Gelip pişkin pişkin sırıtarak yanıma oturdu.

-' Şafak çıkışta beraber birşeyler yapalım mı?'

Ne diyor bu salak gitsem mi acaba yok ya ne işim olur. Gideyim ya nolcak vakit geçirmiş olurum uzun zamandır erkeklere öcü gözüyle bakıyorum gözüm gönlüm açılır hem iyi olur.
Hem "Birine güvenmek lazım hayatta ne olursa olsun seni bırakmayacak birine."

-' Olur Buğra çıkışta görüşürüz. Lütfen şimdi muhattap olmayalım! Bu kadar sert olmak zorunda mıyım? Çocuk insanca gelip sordu salak Şafak! .. Son dersin zili çaldı ve bu günü de bitirdik diye düşünürken yan tarafımda beni izleyen Buğra'ya gözüm kaydı. Ahh kahretsin ne bitmesi biz daha bunla bişiler yapacağız dimi? Kabul ettim sonuçta vazgeçtim desem ayıp olur. Acaba beni nereye götürecek?

'- Ne gülüyorsun bee!' Diye cırladım.

'-Hep böyle uyuşuk musun?'

'- Uyuşuğum hem sanane bundan. İnşallah geçen beni kaçırdığın gibi biyere gitmeyiz. Kaçırdığın kelimesini fazla vurgulamıştım. Zaten hangi akla hizmet beni zorla kötü yerlere götüren bir adamın teklifini kabul ediyorum ki! Yok canım ben akıllanmayacağım başıma ne gelirse gelsin ben hakediyorum. Şuna bak nasıl da sırıtıyor acaba neler geçiyor aklından pis sapık!

'- Seni arabada bekliyorum acele et.'

Hadi ya başka emriniz varmıydı Buğra Bey. Bu çocuk nasıl bu kadar sinirimi bozmayı başarıyor hayret ediyorum. Yavaş adımlarla arabasına yaklaştım. Kapıyı açar açmaz o koku Allah'ım nasıl güzel daha önce pek yaklaşmasam da bu kokuyu Buğra da duyduğuma eminim vayy be adam arabasına kendi parfümünden sıkıyor adamdaki cool luğa bak.Ben yine düşüncelere dalmışken Buğra çoktan arabayı çalıştırdı.

'- Nereye gidiyoruz?'

'- Ben çok açım yemek yeriz önce ne dersin?'

Birşey söylemeden önüme döndüm. Çok geçmeden bir cafenin önünde durdu mekanın zenginliği kapının önündeki son model arabalardan belli oluyor zaten kim bilir içi nasıldır buranın. Buğra önden ben arkadan cafenin kapısına doğru ilerledik kapıda yazan isimle gözlerim büyüdü "AYLANŞIK CAFE" burası da mı onların yani eminim bikaç sektörde daha ün salmıştır bu Aylanşık'lar. Kapıda ki görevli hafifçe eğilip '-Hoşgeldiniz Buğra Bey herzamanki yeriniz hazırlandı efendim.'
Buğra sadece kafa sallamakla yetindi öküz ne olacak.
Masanın başına geldiğimizde sandalyemi geriye çekip oturmamı sağladı aferin len adam olacak bu hiç beklemesemde bu haraketi hoşuma gitmedi değil. O da yerine oturduktan sonra '- eee ne yiyiyoruz?' acıktığım zaman ben benlikten çıkıyorum ne yapayım. Önümdeki menüyü göstererek

'-Seç bişeyler' dedi.

'- Immm. Ozaman pizza istiyorum. Pizzaya bayılırım. ' - bide kola'

Eliyle garsonu çağırıp siparişleri verdi kendi de herzamankinden deyip garsonu gönderdi.

'-eee anlat bakalım Şafak hanım' dedi gözlerini gözlerime sabitleyerek.

'- Yani bunun için mi geldik? Hem sana ne anlatacağım ki ben daha tam anlamıyla birbirimizi tanımıyoruz bile. Asıl sen anlat Buğra Bey kimsin? Necisin neden benle bu kadar ilgileniyorsun?
................

Buğra

En son ne sorduğumu bile unuttum bu kız gereğinden fazla konuşuyor ama çok sevimli beni ona çeken birşey var anlayamıyorum. O konuştukça istemsiz gülümsüyorum huzur veriyor, bağımlılık yapıyor sanki. Yemeklerimiz geldi çok acıktığı her halinde belli oluyor nefes almadan yemeğini yiyiyor bende onu izliyorum o böyle sevimliyken insan nasıl bakmaz ki? Ne diyorum ben? Ağzındakileri yutmadan cırladığını duydum.

'- Ne bakıyorsun be yesene yemeğini'

Bu haliyle bile çok sevimli yok yok eminim bu kızda şeytan tüyü var yoksa bu halde yemek yiyen bir kızla yemeğe çıkmam imkansız.. Yemeklerimiz bitti ve doyduğu yüzündeki gülümsemeden belli oluyor.

'- Hadi hava kararmadan gidelim babam eve gelmeden evde olmam lazım.'

'- Tamam hadi ozaman seni evine bırakayım.'

Arabaya bindiğimizden beri ağzını açmadı. Evinin önüne geldiğimde çığlık atmasıyla aniden frene bastım, araba freni etkisiyle sarsıldı. Kemerini takmamış. Eğer son anda elimle onu tutmasaydım kafasını cama çarpabilirdi ben boşuna dikkatsiz dememişim bu fıstığa.

'- Nolduuu !'

'- Buğraaa babam!!!'

Aşka İHANET...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin