Dünya Demirel
Bir iki ay geçmişti Aralığın 29'undaydık. Mutlu muyum diye sorarsanız Hayır. Yine yanlız kalmak istiyordum. En sevdiğim yer olan deniz kenarına gittim ve bankımı kaptım. Bu aralar baya depresyondaydım. Kendimden çabuk sıkılıyor, farklı şeyler denemek istiyordum. Fakat kötü olur diye korkuyordum. Kendimden iyice nefret etmeye başladım. Aralık yağmurları yağıyordu. Montum sırılsıklam olmuştu. Deniz dalgaları çok kuvvetliydi. Kıyı neredeyse yok olacaktı. Arkamdaki insanlar koşuştururken bense umrumda bile olmadan öylece duruyordum. Birden yanıma benim yaşlarımda. Siyah gür saçlı bir erkek oturdu. Mavi renk gözleri vardı.
- Ne kadar düşüncelisin. Dedi
- Ne kadar düşünceliyiz. Dedim
- Bence benimle laf yarışına girme. Yenerim seni.
- Çok idda tavan yapar sende.
- Ben Ulaş sende Ego harhalde
- Bende. Diyecek oldum ve birden arkamdan bir ses. "Dünya ". Uf adımı öğrenmişti. Arkamı dönüp baktığımda Güneş. Salak salak gülüyordu. Bende banktan kalkıp Güneş'in yanına gittim. Ulaş arkamdan.
- Memnun oldum Dünya. Dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4 Gencin Bűyūk Ergenliģi
Teen FictionBiz gençler hep güçlüyüz. Olgunlardan, yetişkinlerden daha güçlü ve daha savaşçıyız. Onlar evli bizlerse aşk hayatına yeni atılma çabaları. Olaylar, partiler, öpüşmeler bunların hepsini daha yeni tadacak 4 Genciz. Genciz önümüzde ne kadar çok yasak...