mavi hareli siyah saçları yanar döner günboyu,
beline kadar kamçı gibi, ruhumu sarmalar
tutsak eder beni kendine
tutsak eder kaderine
bir müptela gibi inlerim çoğu zaman
ateş gibi yakar şehveti ile
bazen öldürür o sıcacık gülüşü ile
bazende küstürür binbir naz ile
gözleri bıçak gibi yaralar yüreğimi,
kanatır, sızım sızım sızlatır
nefreti gök gürültüsü arkasından kararır bütün dünyam
güneşin açması yakındır
çabuk biter tufanı, bir gülüşü yeter
ilkbahar gibi gelir meltemlerle, çiçeklerle
tekrar doğmuş gibi olurum
nereye baksam o var
ağzımda tadı ılık dudaklarının
kokusu rüzgarlarla karışmış efil efil eser ciğerlerime dolar
hey hat titriyor her yanım bu nasıl aşkkk!
yetmez ömrüm bu aşka doymaya
kavuştur beni yarimle öbür dünyada!
