5

1.1K 70 26
                                    

Zaman geçiyordu.Başınıza ne kadar kötü şey gelirse gelsin zaman geçiyordu işte.Kimseye acımadan yaranıza tuz basıyordu sadece.

Toby'nin hafızası silineli neredeyse 4 hafta olmuştu ve ben onunla 4 hafta içinde en fazla iki kere görüşmüştüm.İlki hafızası silindikten hemen sonra odaya daldığımda, ikincisi ise içinde Jeff, E.J ve Zero'nunda arasında olduğu bir av grubundaydı.Dört hafta içinde Toby'nin ruhsal değişiklikleri görününede yansımıştı.kirli sakalı biraz daha uzamış, gözlerinin altındaki morluklar belirginleşmişti.Günden güne öldürme aşamasında dahada iyiye gidiyordu.Tabii buna sevinmem gerekirdi.

Bıçağımı masanın üzerinden alıp ceketimi düzelttim.Bugün onu üçüncü kez görücektim. Rouge'nin doğum günü sebebiyle en yakın arkadaşları olarak sadece Toby, ben ve Rouge'nin katıldığı bir av düzenlenicekti ve gitmem tabiki zorunluydu.En yakın arkadaşımı nasıl yanlız bırakırdım ki?

Botlarımı ayağıma geçirdim ve yalpalayarak salona doğru yöneldim.Düzeni olmayan uyku düzenim, avlanırken aldığım yara bereler ve tek gözüm birleşince pek dengeli bir insan olamıyordum malesef.Ve ayağımın heryere takılması gibi bir huyum da vardı.Bir elimle duvara tutundum ve kapıya doğru ilerledim.Hoodie kapının önünde beni bekliyordu.

-"Sonunda tek parça halinde gelmeyi başardın.Yürürken ölüp başıma kalırsın diye de korkuyorum.Bence çıkardığın gözünü geri tak Clocky." Dedi Hoodie bana bakarak.Sesindeki kinayeye bakılırsa ölüp başına kalmamdan değil, beni Slenderman'in kendisi öldürmediği için ondan azar yemekten korkuyordu.Gerilen sinirlerim saniyesinde olsa gerek hafifçe kıkırdadım.
-"Eee bugün napıyorum? Toby'den uzak kalmak ve öldürmek dışında başka bir şey var mı?"dedim kaşlarımı çatarak kinayeli bir sesle.
-"Ah evet var.Rouge'nin son zamanlarda Zalgo'yla bir alakası olup olmadığını araştırıyoruz.Biraz fazla şüpheli davranıyor.Sende şüpheli bir şey fark edersen bize haber ver.Bu arada Toby sana soru filan sorarsa onu daha yeni tanıyormuş ve tanışmak istemiyormuş gibi filan yaparsın.Unutma tekrar yakınlaşmanız halinde ikinizinde canı tehlikeye girer.Bunu o kafana sok ve onu unut.Şuan ormanda olmalılar büyük ihtimalle av için seni bekliyolardır.Hadi acele et"dedi hızlı ve kısık bir sesle hoodie ve beni dışarı doğru itekledi.

Rouge ve Zalgo mu? Bu fazla saçmaydı aslında.Rouge Slenderman'e hiç itaatsizlik etmemişti ki.Ayrıca işinden gayet mutluydu.Kendi mutluluğunu bozması için bir sebep göremiyordum.Ormanın içinde çamura bata çıka ilerlerken bunu düşündüm.Bir insan kendi mutluluğunu neden bozmak isterdi ki? Sevdiği birini korumak için seni aptal diye cevapladı iç sesim. Senin Toby'den uzak kalıp onu koruyup kendini mutsuz etmen gibi Rouge'de birini korumaya çalışıyor. Bazen iç sesimi ayakta alkışlayasım geliyordu cidden.Peki onun korumaya çalıştığı kimdi? Belki küçük bir kardeş? Eski bir erkek arkadaş? Veya aile bireyi? Düşüncelerim bana seslenen erkek sesini duymamla tekrar kafamın içine tıkılırken istemsizce kafamı sesin geldiği yöne doğru çevirip, gözlerimi onun ela gözlerine odakladım.

Toby bana doğru bir adım atıp sessizce gel işareti yaptı.Ben kafamı sallayıp ne olduğunu anlamaya çalışırken onun gözlerinin ormanın içinde başka bir şeye odaklandığını gördüm.Beni neden çağırıyorsa önemli bir şey olmalıydı.Hızlı adımlarla yanına yaklaştım ve neye baktığını görmeye çalıştığım sırada beni itekleyip eliyle ağzımı kapattı.
-"Bak senden 15 dakika istiyorum.Her şeyi anlatıcam ama eğer ses çıkarırsan beynini dağıtırım tamam mı?"Gözlerim şaşkınlıkla açılırken kafamı olumlu anlamda salladım.
-"Seni hatırlıyorum. Yani şey..hafızam silindi ama sen o gün odaya öyle girince senin hakkında biraz araştırma yaptım ve şey....eskiden nasıl olduğumuzu öğrendim...seni sevdiğimi, çıktığımızı ve birçok şeyi birlikte yaptığımızı filan gibi şeyler."kaşlarımı çattım neydi bu şaka filan mı?Zaten olmayan psikolojimi iyice bozmaya mı çalışıyolardı.
-"Nasıl yani? Bunu nerden öğrendin ki? Bu imkansız?"Sırıttı ve elinde tuttuğu daha geçen hafta masamda duran günlüğümü havaya kaldırdı.
-"Günlüğünü daha iyi bir yerde saklamalısın sevgilim.Çünkü onu çalmak çok kolay."Kaşlarımı çatıp günlüğü elinden aldım.
-"Günlüğümü rahat bırak.Ve şey beni hatırladığına sevindim.Yani sensiz katliamların tadı bile çıkmıyor.Neyse sonraki planımız ne? Slenderman bizi bu şekilde gördüğünde yine hafızanı silecek."dedim iç çekerek. Bana deliymişim gibi bakıp göz devirdi.
-"Öğrenirse bunu yapar değil mi? O zaman öğrenmesine engel oluruz.Bu arada kaç gündür bu olayı sana anlatmak için bekliyorum bilemezsin." Baltasını omzunun üzerine attı. yanağındaki kurumuş kan lekesini silmeye çalışıp iç çekti.

-"Bu arada neden ormana Rouge ile gelmedin anlayamadım? Onu doğum gününde yanlız mı bıraktın?"Dedi kaşlarını çatıp. Duraksadım.Rouge'yi unutmuştum.O çoktan ormandadır sanıyodum.Gözbebeklerim hiddetle büyüdü ve Toby'i iterek konuşmaya başladım.
-"Bir dakika ya ben onu seninle sanıyor-" konuşmam Rouge'nin çığlığıyla bölünürken ikimizde başımızı refleks olarak ormanın içine doğru çevirdik.

Clockwork'ün Gözünden CreepypastaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin