Hey ! Ben Bir Avukatım

2. Sezon 2.Bölüm

Seda , Kağan'ın söylediklerine o kadar şaşırmıştı ki yaklaşık 20 saniye Kağan'ın terli suratına baktı. Birden ayağa kalktı ve internetten asit satan kimya işletmelerini aradı ve en sonunda bir tane buldu. Annesi Kağanla ilgileniyordu. Yerde yatan bir ceset ve her yer kan. Komşuları sakinleştirmek için Mehmet Baba cama çıktı ve herkese sakin olmasını sadece doğal gaz borusunun patladığını söyledi. Panikli teyzeler içeri girdi. Kağan hala asit diye sayıklıyordu. Seda 1 saat sonra eve geri geldi. Bir çanta da 2 tane 5 litrelik hidroflorik asit ve bir çanta da plastik leğen. Kağan zorla da olsa ayağa kalktı. İlk adımını attığında sancıları artmıştı. Her adımı sırtında ki yarasını geriyordu. Kağan tuvalete gitti ve cesedin tuvalete getirilmesini istedi. Kağan cesedi parçalamaya başladı. Kolu 3 parçaya bacakları 4 parçaya vücudu 6 parçaya böldü ve hepsini leğende eritti. Daha sonra biriken yağlı, asitli, ve kanlı suyu Seda'ya denize arka bahçede ki toprağa dökmesi için verdi. Kağan iki eliyle lavaboya tutunup aynada kendine baktı. Aynaya bir yumruk attı ve düştü. Düşerken kafasının sol kısmını lavaboya çarptı. Yerde baygın ve sırtından akan kanlarla yatıyordu. Dibe vurmuştu adeta. Artık sıradan biri değildi. Katil, acımasız ve sadist duygular içeren bir avukattı. Ancak bir insan bu şekilde topluma çıkamaz.

-Kağan iyileştikten sonra bir psikolog arkadaşım var ona gideceksin.
-Tamam şuan hiç konuşamam.

Kağanı hastaneye götürdüler ve bir yan kesicinin yaptığını söylediler. Kağan 3 gün hastanede yattı ardından taburcu edildi.

Arınma Süreci. 1. Seans.

-Hoş geldin Kağan. Benim adım Nesrin. Seninle burada konuştuğumuz her şey aramızda kalacaktır.
-Peki. Ama buna sizin uyacağınızı pek düşünmem.
-Kesinlikle aramızda kalacaktır sizinle yaklaşık 14 seans geçireceğiz. 14 hafta sonunda duruma göre uzatılabilir. Şimdi Kağan bey bana kimseye anlatamadığınız. Sizi mahveden anılarınızı anlatmanızı istiyorum. Dediğim gibi her şey aramızda.
-Ben. Sadece bir avukat olmak istedim. Mutlu bir ailem olsun hafta sonları piknik yapmak, gezmek ve huzurlu olmak istedim. Bir arabam ve bahçeli bir evim olsun istedim. İş çıkışları diğer avukat arkadaşlarımla bir barda içki içmek istedim. Ben sadece düzgün bir insan olmak istedim. Ama çok egoist bencil biri oldum. Hiç tahmin etmezdim. Heh. Hiç yapmayacağım şeyler yaptım. Bir suçluyu savundum. Bir çocuk katilini savundum. Sırf kendi çıkarlarım için. Ben mutlu olayım diye bir çocuğun katilini savundum. Başarılı bir avukat olmak için. Benden daha iyi bir avukat olmasın diye. Sırf egomdan dolayı. Her dava bana gelsin dikkat çekeyim ve ünlü olayım diye. Her gece gözlerimi tavana dikiyorum ve düşünüyorum. Vicdanım sızlıyor.
- Eğer başarsaydın ve gerçekten başarılı bir avukat olsaydın. Eğer dediğin gibi ünlü biri olsaydın ne olacaktı sonra. Yani birden tüm hayallerini yemek bitirmek kötü değil mi? Mahvettiğin hayatlar var. Başarsaydın mutlu olacak mıydın? Bilmeyecek miydi herkes neler yaptığını ?
-Hiç bilmiyorum. (derin bir nefes çeker) Eğer başarsaydım belki de hiç bir şey umurumda olmayacaktı. (Kendi kendine konuşur) Ben nasıl bir insanım ya. Ben ne yaptım. Göremedim hiçbir şeyi. Kendi hayatımı da ailemi de mahvettim.
- Hiçbir şey için geç değil düzeltemeyeceğin şeyler var ama düzeltilmesi gereken hatalar hala var. Başka şeylere yönel. Biraz durul. Bu günlük bu kadar yeter. Biraz sahilde otur. Rahatlamaya çalış haftaya bu gün bekliyorum yine seni.

Kağan psikologdan ayrıldı ve sahile gitti. Bir banka oturup düşünmeye başladı. Her şeye sıfırdan başlama imkanı hala vardı ama hayatı o kadar karıştı ki nereden başlayacağını bilmiyordu.