Multide Eda var var. Mısra değil ama benziyorlar diye koydum. Arkadaşlar okul açıldı. Allah ysrdımcımız olsun sjsjsjsj . 9. Sınıfa geçtim zor olacak bölüm yazmam. Ama sizleri ihamal etmeyeceğimden emin olabilirsiniz.
İyi okumalar...
~
Kaan gitmeden önce kapının önünde çektiğim resimleri gösterdim. Silmemi istese bile umursamadım. Evden zorda olsa gönderip koltukta uyuya kalan Kaan'ı yatağına götürdüm. Mısra'yı da uyandırmadan yanına yattım.
***
Sabah erken kalkıp kahvaltıyı hazırlamaya koyuldum. Her şey hazır olunca Mısra'nın yanına gittim."Mısra'm hadi kalk bitanem. Bugün seninle gezmeye gideceğiz."
"Hmm.."
"Hadi bitanem..."
"Kalktım kalktım."
Yataktan çıkınca bana döndü. Gözlerinin altı şişmiş, içi ise kıpkırmızıydı. Benim gözlerim bile görünce sulandı. Aynaya döndüğü an çığlık atmamak için eliyle ağzını kapattı. Sakin olmasını söylerken banyoya götürüyordum. Yüzünü yıkayıp mutfağa geçti. O sırada yengem uykulu uykulu odasından çıktı.
"Günaydın kuzularım."
"Günaydın yenge."
"Günaydın anne."
"Ay, Aden saol yengecim. Uyutmuşsun Kaan'ı."
İçimden gülerken yengeme rica ettiğimi belirttim.
***
Mısra'da giyindikten sonra çantalarımızı alıp ayakkabılarınızı giyindik. Kaan'a mesaj atıp gideceğimiz yeri söyledim. O da kabul edince Mısra ile birlikte aşağıya inip taksi çağırdık. Biraz bekledikten sonra taksi geldi. Binince başını omzuma yaslayıp gözlerini yumdu. Bende yanağına öpücük kondurup başımı başına yasladım. 15-20 dakika sonra sessiz orman alanına vardık. Mısra'yı kaldırıp taksiciye parasını verip indim. Birlikte ilerlerken karşıdan gelen Kaan'ı gördük. Yanıma gelip bana sarıldı. Ne olduğunu anlamasam bile doğal bir şey olduğu için sesini.çıkarmadan kollarımı beline doladım.
Mısra'dan
Onları öyle görünce içim kıpır kıpır olmuştu. Aslında birbirlerini tamamlıyorlardı fakat bunu birbirlerine söyleyemeyecek kadar uzaklardı. Her neyse... Gölün kenarına geçip kilimin üzerine oturdum. Telefonumu ve kulaklığımı alıp müzik dinlemek için hazırlanıyordum ki anında telefınum çaldı. Ormanda nasıl çekiyorsa artık... Batu arıyordu. Aramayı cevaplandırıp ne diyeceğini merak ettiğim için direk konuştum."Efendim Batu?"
"Mısra, ben buluşalım diyecektim de."
"Ben şuan kuzenimle beraber ormanlık alana geldim."
"O zaman sen adresi bana mesaj at. Oraya geleyim."
"Tamam"
Aramayı sonlandırıp tekrardan müzik açtım. O sırada Kaan ve Aden'de yanıma oturup konuşmaya başladılar. Duymadığım için pek umursamadım.
***
Aradan 15-20 dakika geçtikten sonra Batunun arabası yanımıza yaklaştı. Arabadan inince tek olduğunu zannedip gülümserken birden sevgilisinin de çıkıp el ele tutuşmaları beni yerle bir etmişti. Kendimi hiç iyi hissetmezken telefonumu bırakıp ayağa kalktım."Ben tek gelirsin zannediyodum."
"Eda'dan ayrı kalamıyorum."
Bunu söylerken Eda'ya dönüp kocaman gülümsemişti. Gözlerim dolarken ellerimi sıkıyordum. Aden yanıma gelip beni kollarının altına alınca daha fazla dayanamayıp ellerimi serbest bıraktım. O sırada Aden konuşmaya başladı.
"Batu'cum hayırdır ya. Biz seni tek bekliyorduk. Fazlalığa karnımız tok."
"Sevgilimde benimle geldi. Bunda bir sorun olduğunu görmüyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK KANATLAR
Storie d'amore"Seni çözemiyorum. Sadece diyebileceğim bir söz var sana 'Hayatında mutluluk arama huzur arama. Huzurlu ve mutlu birini ara çünkü sen mutluluğu ve huzuru tek başına bulamazsın. Yalnızlığınla başbaşa kalamazsın. Mutlu birisi yoksa hayatında mutluluk...