arkadan sabitleyene kadar

50 4 0
                                    

Feyza , Rabia ve Reizcan arkamda beni takip ediyorlardı. Bende önde başım eğik yürüyordum . Omzumda bi baskı hissettim ve kafamı o yöne çevirdim . Reizcan kolunu omzuma atmıştı. Buruk bi gülümsemeyle bana baktı.

"Yanlız kalmak istermisin? " dedi sakince.

"Hayır , biliyorsun yanlız kalınca .." devamını getirememiştim. Geçen gün olanları , barışın bana neler dediğini bilmiyorlardı ama bugun herseyi anlatmıştım. O yüzden beni bırakmıyorlardı.

"Kardeşim " dedi ve sarıldı bir anda. Fazla sıkı sarılıp başını omzuma gömmüştü. Bende ona sıkı sıkı sarılıp başımı omzuna gömdüm.

Ağlıyordu. Hissediyordum. Sırtı titriyordu. O böyle davranınca dahada sıkı sarıldım.

"Neden ağlıyorsun? " dedim düz bir ses tonuyla.

"Canım acıyor."

"Neren.? Neren acıyor? "

"Bilmiyorum. Galiba. Heryerim. "

"Biliyormusun? Galiba benimde canım acıyor. " dedim burnumu çekerek. Ağlamıyordum ama burnum akıyordu. Birden arkamdan iki kol sardı beni. Diğer ikiside öbür taraftan.

"Biliyormusun? " dedi Rabia.

"Galiba bizimde canımız acıyor. " diye tamamladı Feyza. Kafamı gömdügüm omuzdan kaldırıp çenemi dayadım omuza. Bu esnada gözümden bir damla su aktı.

"Biz her zaman yanındayız. ."dedi Rabia.

"Beşikten, mezara.." diye tamamladım. Bunu bir şarkıdan duymuştuk. -Sehabe , kuşlar uçmayı unutmaz - Hepimiz tr rap fanatiğiydik. O müzik türünden başka bir şey dinlemezdik. Çünkü bu aşkı, heyecanı, korkuyu , nefreti, alayı, mutluluğu, hayatı en iyi anlatan dildi. Bize gerçekler lazımdı rüyalar diğil ki..

Birden karşımdaki dökük evin duvarına yaslanmış , sigara içen emre çarptı gözüme. Gözünü gözlerime dikmiş bakıyordu. Ama suratı ifadesizdi , benim gibi.

Reiz den ayrılıp tek Elimle omzuna vurdum. "Hadi gidelim "
Diğer ikisinde kafamla işaret ettim o anda Feyza bi yandan Rabia bi yandan kollarını omzuma attı. Reizcan da en sona geçip o da kolunu Rabia nın omzuna attı.

"Kanka, 1. Sınıfta önümüze gelene bin tekme diye bi oyun vardı ya. Şimdide onu yapalım . Sallayalım tekme yi önümüze gelenlere. Siktir olup gitsinler." Dedi Reizcan.

Hepimiz ona 'Malmısın 'bakışı atarken kahkalara boğulmuştuk.

İşte bizim tayfa böyleydi. Her an her daim sizi güldürebilirlerdi.

《《《《《》》》》》》

Konuyu kapatıp evde uno oynuyoduk. Ben Furkan Emirkan Reyhan ve Sarah ıda çağırmıştım. Şuan toplam 8 kişiydik. Ne kadar fazla o kadar iyi. Bu yüzden Furkan ın unosuyla benimkini karıştırmıştık. Reizcanlarla tanışıyorlardı ama fazla kaynaşmıyorlardı.

"Kırmızı 9 " dedi Furkan ve oyun başladı.

"Kırmızı 1"

"Renk değiştiriyorum. Mmm. . Mavi "

Oyun böyle devam ederken yarım saat geçmişti ama oyun sona ermemişti.

Birden Furkan ı fark ettim . Masanın altından Emirkan a kart gönderiyordu . Emirkan kartı aldı ve ortaya attı. Furkan etrafı kol açan ederken göz göze geldik. Piç Smile yapıp Kaşlarımı kaldırdım . İçinden bana sövüyordu eminim. 'Ne istiyon? ' der gibi başını salladı . Ortadaki artı dördü gösterdim. Gözleri büyüdü. Hayır der gibi kafasını salladı.

"Furkan Emirkan a niye kart atıyon yaw-" derken telefonum çaldı. Bilinmeyen numara arıyordu. Herkes Furkanla Emirkan a kalem sokmaya çalışırken telefonu açıp diğer odaya geçtim.

"Alo " dedi karşıdaki ses . Cırtlak bir kız sesiydi. Hatta biraz tanıdıktı ama kimin?

"Hı? " dedim öküzce.

"Şuan evden çıkıp mezarlığın ordaki parka gel " dedi gayet sert ve açıkça. Sonra telefonu suratıma kapattı. Saat 22:04 tü. Bu saatte kimin benle bi işi olabilirdiki?

Arkamı dönünce Emirkanla burun buruna geldim. Tek kaşını kaldırıp bana bakıyordu.

"Çıkmam lazım ."dedim ve yanından geçip hızlıca çıktım. Üzerimde siyah bol kapşonlu bir hırka vardı kulağıma kulaklık ruh gibi mezarlığa gidiyordum. Doğrusu tam karşısındaki parka.

Lan ben bu belediyecileri sikerim. Olum mezarlığın tam karşısına park mı yapılır . Töbe lan . Dua etmekten oyun oynuyamazsin. Çarpılma tehlikesi var. Buda göt yani boru diğil.

Parka geldiğimde kimse yoktu. Salakmıyım lan ben yermiyim! ?

"Hadi ama ben teen wolf izleyen kızım, lütfen gizemli şeylere gerek yok . Ayrıca şu an arkamda olduğunu biliyorum. "

Arkamı dönünce bir adet turuncu Fosforlu ayanla karşılaştım . Sarı saçlı fiziği oldukça düzgün olan bi kızla. Yanılmıyorsam bu ... Evet bu kız beni Merveye kovalayan kızlardandı.

Kulaklığımı Yavaşça cebime tıktım. Sonra ellerimi de cebime sokup nefesimi dışarı üfledim. Nefesim soğuk havada sigara dumanı misali süzülürken bir adım yaklaştım.

"Ne istiyosun mervenin arkası? " dedim gayet düz bir ses tonuyla.

"Benimle gel seninle biraz takılalım. " dedi kolumdan tutup çekiştirirken. Kolumu hışımla çektim ve ellerimi cebimden çıkardım.

"Amacın ne ? Açıkça söyle? Sonra s-" diyemeden Erkekli kızı bir grup yanımıza geldi. Ben düz bir odunlukla onlara bakarken onlar bana şaşkın bir ifadeyle bakıyordu. Erkeklerinde sanki ağzından salya akıyordu.

"O.. Bu mu ?" Dedi saçını sarı ya boyatmış bir tanesi. Burda durmam iyi diğildi. Kız onlarla selamlaşırken, ben ona hala düz düz bakıyordum. Bu selamlaşma işi iyice uzarken sıkıldım ve bağırdım.

"Kes konuşmayı! Ne istiyorsun? "

Diğerlerine baktığımda sanki içime düşücek gibi olan erkekleri fark ettim.

"Lan ! Önüne bak "diye bağırdım onada.

"Naparsın güzelim " dedi alayla ve benim o an sigortalarım attı.

"Bunu yaparım "diyip karnına sıkı bir yumruk geçirdim. Çocuk iki büklüm olurken Diğerleri de benim üstüme abandı. Ben onları savuşturmaya çalışırken bir el araya girdi ve beni öbür tarafa çekti. Ne olduğunu anlamadan bir yumruk daha salladım. Diğerinin acıyla bağırmasını fırsat bilip mezarlığa doğru koşmaya başladım. Bayır yukarı koştuktan sonra bir mezarın arkasına oturup dinlenmeye başladım. Bir süre sonra sesler kesildi ve yerini rüzgarın ve yaprakların sesine bıraktı.
Zaten bugün çok yorgun ve bitkindim. Bu bana bile fazlaydı. Yavaşça ayağa kalktım ve yürümeye başladım. Taa kii biri benim kollarımı arkadan sabitliyene kadar..

ArızaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin