GERİ DÖNÜŞ

170 49 14
                                    

Multimedya Aylin

İyi okumalar...

....

Sesindeki tınıyı birtek ben farketmek istiyorum. Gözlerinin bana tutsak olmasını...

....

Salihin anlatımıyla;

Berkay bizi odaya tıkmıştı. Büyük ihtimalle iyi bir sorguya çekecekti. Ellerim bağlıydı ama bu basit iplerden kurtulmak benim için çocuk oyuncağı gibi birşeydi.
Mekanın heryerini ezbere biliyordum. Berkayıda..

"Hey sen ordaki baksana bi."

Berkay güçlenmişti gitgide de güçleniyordu fakat bu saf adamları nereden buluyor bir türlü anlamıyordum. Adam bana tedbirli adımlarla yaklaşırken ellerimi iplerden kurtardım. Adama kafa attığımda diğerleri üzerime çullanmasın diye silah kullanmayı düşünmüştüm bir ara ama eğer ses çıkarsa üst kattaki girişleri kapattırırdı ve burda ölümü beklerdik. Adam iyice yaklaştığında yüzüne yumruğumu geçirdim.

"Ahh dostum gerçekten çok eziksin. Siz de olmasanız ölmüştük"

Yerde iki seksen yatan adamla konuşuyordum resmen. Adamla dalga geçmemi yarıda kesen Aryanın bağırışları oldu. Kendime geldiğimde kilitlendiğim odadan çıkmak için adamın cebindeki anahtarı aldım.

"Ödünç alıyorum hemen getiririm dostum."

Son kez adama bakıp kapıdan çıktım. Zamanım kısıtlıydı 10 dakika içinde çıkmazsak muhtemelen ölürdük. Adımlarımı dahada hızlandırıp uzun siyah koridorda koşturdum. Aryanın odasını bulmam gerekiyordu. Büyük ihtimalle Berkay oradaydı ve seslerden bulabilirdim. Nefesimi düzene sokmak için siyah ve küflü duvara yaslandım. Bir müddet sonra sesler belirginleşmeye başladı. Koşar adım sesi takip ettim. Sonunda odayı bulmuştum. Kapı zaten aralıktı ve aralık olan kapıdan içeriye göz gezdirdim. Lanet herif Aryayı ve Durukanı bağlamıştı. Durukanın burada ne işi olduğunu sonra öğrenecektim. Derin bir nefes alıp konuştum bu iş artık fazla uzamıştı.

"İşinizi bölüyorum ama... kızı almam gerek."

Berkayın birşeyler dediğini duyuyordum ama aklımda Durukan vardı. Aryayı iplerden kurtarıp dışarı çıktım.

"Ah be Duruhan işleri zorlaştırıyorsun"
Kendi kendime konuşuyordum. Nerden de çıkmıştı ki şimdi. İşlerime engel olacağını düşünüyordum.

"Amerikadan dönmemeliydin!"

Arkama baktığımda Aryanın geldiğini fark edip sustum. Durukana çok kızgındım. Saatime baktığımda 4 dakika kaldığını farkettim. Durukan normal şartlarda mekandan çıkabilirdi ama Berkay onu yaralamıştı ve muhtemelen çıkamayacaktı..

~~~~

Aryayı eve bıraktıktan sonra kafamı dağıtmak için herzaman gittiğim banka oturdum. Son günlerde buraya çok sık gelir olmuştum. Elimi cebime atıp sigarayı alacaktım ama parmaklarımın ucunda küçük, soğuk ve metal birşey hissettim. Cebimden çıkartıp yüz hizama getirdiğimde sözcükler dudaklarımdan en acı şekilde dökülmüştü. Aynı şekilde bir damla yaş da yere doğru gözlerimden süzülmüştü.

"Aylin!"

Aylinin kolyesiydi bu. Nereden girmişti ki cebime, kim koymuştu bunu?

"Tabi ya Durukan, Durukan koymuştu bunu."

Aklıma gelen acı gerçekle gözlerimi yumdum. Karanlığın içine daha da hapsolmuştum şimdi, zifiri karanlık. Etrafta gıcırdayan salıncak seslerinden başka ses yoktu. Durukan da yoktu artık. Muhtemelen Berkayın mekanından o yaralarla çıkamamıştı. Zaren yarı baygındı. Berkayın ona bunları yaşatacak kadar nefret ettiğini bilmiyordum.

ÖLÜ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin