ACI

235 59 18
                                    

Resim Durukan
İyi okumalar :)

......

Hatırlamadığım bir rüyanın içindeyim. Rüyalarıma girmesine izin vermediğim halde yeşilleri hep benimle beraberdi...

......

Berkayın mekanına geldiğimde Durukan yoktu. Berkayın adamları herbir yanıma gelmiş, dikkatle beni takip ediyorlardı. Eski bir şirkete benziyordu burası. Harabe olmuştu. Etrafta kamyonetler sıra sıra diziliydi. Belliki Berkay malları burada tutuyordu.

"Kesin artık şunu!."

Adamlar hala suratıma garip garip bakıyorlardı. Her an kaçacakmışım gibi etrafımda olmalarından bıkmıştım. Tamam bir planım vardı ama buradan kaçarak çıkmayacaktım.

"HEY!! Size diyorum."

"Uhuhuu! Aryacığım adamlarıma daha nazik davranmalısın." Berkayın iğneleyici sesiyle o tarafa döndüm. Hurda şirketi arkasına almış, bana yamuk sırıtışıyla bakıyordu. Şu haliyle gerçekten ürkütücüydü.

"Canını almamı istemiyorsan kes sesini Berkay."

İşte yine o b*k gibi gülüşünü yüzüne yerleştirdi. Yüzündeki her bir ayrıntıya küfür edip tıslarcasına konuştum.

"Yine neyin peşindesin!.

"Ahh biliyorsun tek isteğim sensin güzelim."

Berkay bana yaklaşırken burnuma dolan sigarayla karışık kokusu midemi bulandırdı. Durukanınkinden çok daha farklıydı. Gözlerinde saf istek seziyordum. Boynumu öpmeye başladığında bir adım geriledim. Durukanun yeşilleri uzaktan bize alayla bakıyordu. Berkay benden uzaklaşırken ne olduğunu anlayamamıştım. Arkasını dönüp baktığım yere baktı. Kaşlarıyla bir takım işaretler verdi ve bana döndü.

" Güzelim Merve beni bekliyor. Birkaç saat Durukanın altında idare et."

Merve bizim sürtüklerden biriydi. Tek yaptığı şey birilerinin altında sabahlamaktı. Kafamı kaldırıp Durukana baktım.
Durukan yeşillerini Berkaya dikmiş ifadesiz bakışlar atıyordu. Hangi ara buraya kadar gelmişti.

"Arabalar hazır. 3 saate orda olurlar."

Berkay Durukana kafasıyla onay verdi. Aralarındaki soğukluk gözümden kaçmamıştı. Berkayın pis işlerini yapıp arkasını toplayan basit yavşaklardan biridir diye düşünüyordum. Anlaşılan daha fazlası vardı. Bu düşünceler kafamın içini meşgul ederken Berkayın çoktan beridir gitmiş olduğunu farketmedim. Durukanın yeşilleri görüş hizama girdiğinde kendime gelip Durukana umursamaz bakışlar attım. Gözleri ısrarla bakmaya devam ediyordu.

"Çek o pis gözlerini üzerimden."

Dudağının sağ tarafı alayla yukarı kıvrıldı. Yüzündeki elmacık kemikleri bu hareketiyle daha da belirginleşmişti. Saçları yine kendine has dağınık hallerinden ödün vermiyordu.
Hiçbirşey olmamış gibi arkasını döndü. Ağır ağır adımlar atıyordu. Boynunda da yeni oluşmuş yara izleri kendini belli ediyordu.

"Naparsan yap be.!"

Resmen kendi kendime bağırıyordum. Durukana bakmayı kesip telefonuma gelen mesaja baktım.

"Başlıyoruz."

Bu sefer alayla gülme sırası bendeydi. Koşar adım mekandan çıktım. Dar siyah sokakların arasından dolaşıp arabanın önünde durdum. Salih arabasıyla beni almak için kapıda dikiliyordu. Berkayın bir numaralı düşmanı... Berkay için koca bir engeldi.
Buda benim işime yarıyordu. Salihle işim bitince kullanıp atardım. Bu güce sahiptim.

ÖLÜ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin