HAYALLER HAYATLAR

1K 80 12
                                    

Aşure sezonu açıldı. Buyurun gelin aşure yemeye :)) Şu aralar hem Teog hem ev hem ders derken yoruluyorum. Ama şu yorumları görünce Allah bir enerji veriyor vuuuu! Bende elimden geldiğince bölüm yazıyorum. İkinci kitabı umarım beğenmişsinizdir. Beğendiyseniz ne olursunuz yorum yapın. Ben bu sene bile (Teog Allah cezanı versin) size yazıyorum. Sizlerde yorum yapın. Kitapta neler istiyorsunuz ne olsun istersiniz beğendiyseniz veya beğenmediyseniz yorum yapın. Çok konuştum değil mi? O zaman yeni bölüm başlasın!

Multimedya Burak :)

Buraktan

"Oğlum baba yalanmaz. Renan saçımı yeme oğlum! Gökhan bir dur ama oğlum!" Elif Masallara gidince çocuklar bana kalmıştı. Ve bildiğim bir şey varsa. Oda çocukların Elif yokken spastik olduklarıydı. Renan beni ısırıp saçlarımı yemeye çalışırken Gökhan yuvarlanmaya başladı halıda. Onları kucağıma alıp oyun odalarına götürdüm. Burada bebeklere zarar verecek herhangi birşey olmadığı için içim rahattı. Onları izlerken odada ki kamerayı aldım. Onların bu hallerini çekerken gülmeden edemiyordum.

Huzurun eş anlamlısıydılar. Kalbim 3 odacıklıydı. İkisinde Renan ve Gökhan diğerinde ise Elifim.

O kadar imkandızdı ki bizim ki. Ona aşık olduğum günler gün gibiydi. Yaşadıklarımız. Ama bakın günümüze herşeyi atlatmıştık. Üstünede iki çocuk. Renan uslu uslu oyuncakları çiğnerken Gökhan hızlı emeklemesi ile odayı turluyordu. Tabi arada babalarına da saldırıyorlardı. Kapı çalınca bebekleri alıp aşağı indim. Kapıda annelerini gören çocuklar kahkaha atarak anneperine giderken az önceki canavarların nereye gittiklerini merak ettim. Bazen çocuklarımı ciddi anlamda kıskanıyordum. Sıçsalar bile ilgi görüyorlardı. Hemde taş bir anneden. Elif gelip bana sarıldığında kollarımı ona doladım ve güzel kokusunu içime çektim. Tam da o sırada çocukları unuttuğumuzu farkettik. Hızla salona baktık. Çocuklar görünmüyordu. Hızla salonu tararken bir kahkaha sesi geldi. Bu Renanındı. Renanı ancak peluş oyuncaklar bu kadar fazla güldürürdü. Dün koltuğun arkasında peluş ayı görmüştü. koşarak koltukların arkasına baktım. Renan ayıya işkence ediyordu. Onu hemen oradan çıkardım. Nasıl girmişti oraya kim bilir? Onu kucağıma aldım. Kaldı bir. Elif koltuktan koltuğa zıplarken arada Gökhan diye sesleniyordu. Arada kız usimleri saymayı unutmuyordu da. Merdivenin başından bir kahkaha sesi geldi. Hızla oraya ilerlerken Gökhanı merdivenin üçüncü basamağında gördük. Ona doğru hızla ilerlerken Elif koşarak önüme geçti ve Gökhaı ani bir hareketle kucağına çekti. Gökhan korkarak ağlamaya başladı. Elif sevinç ile Gökhana sarıldı. Elif dünyada gördüğüm en güzel anneydi. Hem fiziksel hemde manevi açıdan. Gökhanı da alıp bebek odadına çıktık.

"Senin aşkın yüzünden kör oldum. Bak bebek kaybediyordum." dediğimde Elif herşeyin başladığı kelimeyi fısıldadı kalbime

"Aptal!"

*

Çocuklar uyurken Elif dergileri karıştırıyor ve birşeyler yiyordu. Bende maçı izliyordum. Bağırmamaya çalışsamda karşı taraftan gol yeyince bağırıyor,Elifde beni dövüyordu. Yeni bir gol ile

"Goool!! Gol bee! Gol! Heheyt! Gol beeee!!!" diyr bağırdım ayağa kalkıp. Kırdığım potun farkına varınca Elifin de sinirle bana ilerlediğini farkettik. Elif kasıklarıma sert bir tekme geçirdi. Çocukların ağlama sesi ile yukarı çıktı.

"Birdaha çocuğumuz olmayacak sayende! Kısır kaldım!" diye bağırdım arkasından.

"Aptal!" diye bağırdı o da.

Eliften

Çocukları beşiklerine tekrar yerleştirdim onları emzirdikten sonra. Tekrar uykuya daldıklarında bebek telsizini alıp kapıyı kapattım. Salona gelince Burak cinsel organını tutmuş yerde halıda yuvarlanıyordu. Arada da "kısır kaldım." diye bağırıyordu. Oh olsun. Benim çocuklarımın uykusunu bölerse bu olur. Koltuğa uzandı ve kıvranmaya başladı. Yanına uzandım ve ona sarıldım.

"Birdaha bağırma." dedim kadife bir sesle.

"Sen böyle konuş böyle sarıl ben ağzımı bile yok ederim." dediğinde dudaklarına narin bir öpücük bıraktım. Tam üzerime doğru eğilmişti ki bebek telsizindrn küt diye bir ses geldi.

"Hassi...simit." dedi ve ikimizde telaşla bebek odasına çıktık. Pencere açıktı.

"Çocuk kaçmış!" diye bağırdı Burak. Beşiklere bakınca ikiside uyuyordu. Derin bir nefes aldım ve

"İkiside mışıl mışıl uyuyor. Oyuncak herhalde kapat o pencereyi." dedim. Burak bana yaklaştı ve

"Kaldığımız yerden de-" cümlesi Bebeklerin ağlama sesi ile yarım kaldı. Kıkırdadım ve ayağa kalktım. Burak küfür ederken ben Renan ve Gökhanı mutfağa götürdüm. Burak söylenerek arkamızdan geldi. Çocuklar yemek yerken Gökhan elini pürenin içine soktu. Sonra o heryeri püre olan elini güzünd ve saçına sürdü. Sonra Renanın yüzüne. Renanda iki elini püreye soktu ve ellerini yalamaya başladı. Burakla birbirimizr bakıp 'lanet olsun bu hayat lanet olsun bu sevgi' şarkısını söylemeye başladık. Burak

"Hadi banyo edelim." dedi piçvari bir suratla. İki afacanı alıp banyoya doğru ilerledik.

"Ben ikimiz banyo yaparız sanmıştım. Hayaller Hayatlar." dediğinde kahkaha attım. Çocukları ben yıkıyordum Burak çekiyordu.

"Hanimiş Gökhan. Bıcı bıcı mı yapıyorsun oylum seen." dediğimde Gökhan etrafa tükürük saçıp suya yumruk attı.

"Renan. Oğlum sen cillop mu olddduuun!?" dediğimde Renan kahkaha atıp kaydı ve suya girdi. Onu çıkardım. Ağlayarak suya vurdu. Bu hallerine güldüm. Burak da gülümsedi ve çekmeye devam etti. Renan suda şıp şıp hareket ederken Gökhan kaşlarını çatmış suya üflüyordu. İmam olacak oğlum diye iç çekerken ikisini de cillop gibi yaptım. Heryerleri tertemizdi. Burak kamerayı kapattı ve minik havlularını verdi bana. Oğullarımın minicik bedenlerine havluları doladım.+Bana gülümsediler olan bitenden bir haberler gibi...

*

Onlar tekrar mışıl mışıl uyurken Burak büroya iş için gitmiş bizim eve ise Ecem gelmişti. Odaha çok kariyer peşindeydi.Çocuğu yoktu. Ama Renan ve Gökhana çok düşkündü. O da yarın ki tatile hazırlanmam için ardım etti bana. İki bavul ayriyeten makyaj ve bebek çantası. O gece heyecandan olsa gerek uyuyamadım. Ama Burağın o baş döndürücü kokusu uykumu getirmişti. Ah gerçekten harika kokuyordu. En son onu kokluyordum. Sonra uyumuşum.

Uyandığımda yanımda kahvaltı yanında gül. Sevinç çığlığı atıp kahvaltıya gömüldüm. Sonra gülü ağzıma alıp odadan dans ederek çıktım. Burak beni bu halde görünce güldü. Elinden tuttum ve bedenime yapıştırdım bedenini ve birlikte dans etmeye başladık. Ağzımdan gülü aldı ve önümde diz çöktü

"Seni seviyorum sandviçimin fıstık ezmesi." dediğinde kahkaha attım ve

"Nasıl reddedebilirim ki?" deyip yanağını öptüm. Odaya girince bebeklerim uyuyordu. Hemen gidip duş aldım ve giyindim. Burak da hazır olunca minik meleklerim de uyandılar. Onları giydirip kahvaltı masasına geçtik. Biz kahvaltı ederken aramıza Masal ve yedi ceddide katıldı. Herkes bir olunca herkes daha doğrusu anneler ve anne olmayan Ecem son hazırlıkları ve çantaları kontrol ediyordu. Erkekler ise bebeklere birde Emir ile ilgileniyordu.

Eren Ceren Beren gelin buraya. Hazal kızım yemez oo! Lan Mayaaa!" diye etrafta koşturuyordu Masal. Gül Zeynebe espri yapması ciddiliğini bozması için yalvarırken Emir etrafı inceliyor yamuk konuşması ile nefes almadan sorular soruyordu. Bdnim bebeklerim ise Ecemin kucağındz kahkaha atıyorlardı. Onların gülümsemesi içini ısıtırken Burak bana sarıldı.

"Seni çok özledim." dediğinde kızararak

"Sussana be aptal. Ama bende seni özledim." dediğimde belimi kavrayan ellerini sıkıp

"Beni delirtme" dedi. Adrenalin sıvım tavan yaparken daha da kızardım.

*

Herşey kontrol edildi. Artık Herkes hazırdı. Ama Masalın yedi çoçuğunun birden AYNI ANDA çişleri gelince acil bir tuvalet vakası çıktı. Ve eve burnumuzun direğini eriten bir koku yayıldı.

HERKESE SELAM. YİNE BEN. BÖLÜM KISA FARKINDAYIM. AMA İKİ KİTABIM DAHA VAR. HEPSİNE YETİŞEMİYORUM. E MALUM DERSLER. AFFINIZA SIĞINIYORUM. AMA GÜZEL OLDU BÖLÜM BENCE.

GELECEK BÖLÜMDE 14 BEBEKLİ FANTASTİK AİLELİ BİR BÖLÜM SİZLERLE.

ŞAKACI ÇOCUK 2 -Pandalı İkizlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin