Her zaman ki gibi alarmın çalmasıyla yatağımdan zıplamam bir oldu. Bu sabah diğer sabahlara göre daha mutluydum. Mutlu olmamın sebebi Meriç'in Antalya'dan dönmesiydi. Yüzümü yıkayıp odama geri döndüm üzerinde meriçle benim baş harfimin bulunduğu yarım tişörtü altıma kot şortumu ayakkabı olarak siyah vanslarımı giydim. M&D yazan duvarıma bakıp iç geçirdim ve diğer sabahlara göre daha enerjik ve mutlu olduğum merdivenden iniş şeklimden belli olmalı ki annemin kapıdan çıkmadan önce sorduğu "nereye bu heyecanla?" sorusuna cevap ararken buldum kendimi. Babamın duymayacağı şekilde meriçi hava limanından almaya gittiğimi bu akşam Doğanın evinde kalacağımı ve merak etmemesini söyledim. Arabamın anahtarını alıp hızlı bir şekilde hava limanına sürdüm.
Ta
Ta
Taaaa
Meriç karşımdaydı ve o kadar çok özlemiştim ki. Heralde hayvan gibi sarılmış olmam özlemimi gayet açıklamıştır. Aşkım çok özledim demedim tabiki çok klişe bunlar biraz odun olabiliyorum."Benim hödüğüm şimdi napalım?" derken buldum kendimi. Alaycı bi ses tonuyla "Deniiz" dedi. "Efendim"
"Aşkın doruklarına ulaşmaya var mısın?
Allahım bu nasıl bir teklifdir resmen oturmuş uçakta bunu düşünmüş ay benim gerizekalı aşkım dicemde aşkın dorukları ne oluyo? Soruma cevap aramadan aşkın doruklarına ulaşmayı kabul ettim bende ekşın mı arıyom napıyom anlamadım. Arabama doğru ilerledik Meriç direksiyona oturdu. Nereye gittiğimizi bilmiyodum. Yola hiç dikkat etmedim. Bütün yol boyunca meriçi izledim. Gamzesine kurbaan yerim ben onu. Neyse şımarmayalım. Omg. İnanmıyorum. Harika deniz kenarında 2 katlı tahtadan yapılmış evin önünde buldum kendimi. Deniz dalgalıydı. Yağmur yağıcak heralde. Felaket bir fırtına çıktı bizde eve girdik. Şömineyi yaktı benim kaslı yakışıklım maşallaah. Öğlen yağmur yağmaya başladı ve çok şiddetliydi. Bende meriçin uçaktan erken inmesine şükrediyodum. Bu yumuşacık koltuğa taş gibi bir erkekle oturdum. (İç sesimde felsefeye düşkün kitaba yansıyo) hava yavaş yavaş karardı ve yağmur gittikçe şiddetlendi. Çok romantik bi manzara vardı. Solumuzda şömine önümüzde dalgalı bir deniz cama vuran yağmur damlacıkları ve yanımda bir adet meriç. Huzur tablosu çizdim yine. Eve gitme saati geldi daha doğrusu doğaya gitme vakti dicemde aksilik işte yol çökmüş merkeze giden yolu kapatmışlar ve yapılması 2 haftayı bulurmuş. İşte bende şok oldum ilk öğrendiğimde. 2 hafta meriçle aynı evde. Hayvan gibi sevindim sanırım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahlaşmış Umut
Teen FictionVe biliyorum ki; sen gibi kimse okşamayacak ruhumu, böyle hissettirmeyecek.