"Gözleri "diyorum

239 11 8
                                    


Bölüm 1 :
Tam tamına 18 dakika 21 saniyedir dolabımla kesişiyorum. Giyecek hiçbir şey bulamıyorum. Yani bir insan katılacağı yarışma için neden elbise almaz ki? Tabi
ki Burçak. Kapının çalınması ile hoplaya zıplaya alt kata indim. Karşımda otuz iki diş sırıtan Esra, Yaren ve Tuğba vardı. Esra "Sen daha hazırlanmadın mı?"
dedi yeşil gözlerini kocaman açarak. Olumsuz anlamda başımı salladım. Esra derin bir nefes aldı "Allahım ben ne günah işledim de bana böyle arkadaşlar verdin.
Bak Burçak sen neden buradasın çıksana yukarı!" merdivenleri üçer beşer çıkmaya başladık. Odama girip kendimi yatağıma attım. Tuğbanın elindeki poşetleri yeni fark etmiştim

Yarım saat sonra hazırdım. Etek kısmı toz pembe kabarık üst kısmı krem rengi bir elbise giymiştim. Altına krem rengi rugan yüksek topuklu ayakkabılarımı
giydim. Yaren hünerli elleriyle salaş bir örgü yapmıştı. Hafif bir eyeliner ve dudak parlatıcısı sürdüm. Ve sonunda hazırdım. "Eğer benim şaheserimi bozacak
olursan seni bu maşayla yakarım." Dedi Yaren.
"Merak etme elimi bile sürmeyeceğim." Dedim.
Tuğba " dedi beş dakika sonra saçını bozacak kız." Tamam saçımı yaptırdığım zaman rahat edemez bozardım ama en fazla iki sefer bozmuşumdur yani Ufak atta civcivler yesin Burçak!
Sen benim iç sesim değil misin? Bir kez de benim yanımda olsan. Esra gözleri dolu bir biçimde sıcak kollarını belime doladı ardından
Tuğba ve Yaren de sarıldı. Onları gerçekten seviyorum. Hep yanımda oldular. Canlarımm benimm...

Çağrı spor arabasına yaslanmış beni bekliyordu. mavi gözleri gözlerim ile buluşunca boğazımdan aşağı sıcak bır sıvı aktı, hızlı adımlarla yanına gittim.
Denizden de derin, her baktığımda içimi tarifsiz bir huzur kaplayan gözlere doyasıya baktım. Ellerimi kemikli parmakları ile nazikçe tutu, zarar vermek istemezmiş
gibi. Karnımı içimde uçuşan kelebekler esir almıştı o an. Kalbim göğüs kafesimi zorlarcasına çarpıyordu. Neydi bu aşk mı?
Çağrıyla çıkmaya başlayalı henüz iki gün olmuştu. Uzun kemikli parmakları ile arka cebini yokladı. Cebinden koyu mavi renk bir kutu çıkardı.
Mavi gözlerini gözlerimden ayırmadan kutuyu açtı. Kutunun içindeki kolyeyi çıkarttı. Küçük bir melek vardı kolyede. Meleğin üzerinde 'Karanlığımdaki
koruyucu Meleğim' yazıyordu. Kolyeyi takmak için arkama geçti. Taze çekilmiş kahve gibi kokan kokusunu duyabiliyordum. Gözlerimi kapatıp kokusunu ciğerlerime
doldurdum. Hünerli parmaklarıyla kolyeyi boynuma seri bir şekilde taktı. Sıcacık şefkat kokan kollarını ince belime doladı. Kafasını boynumun giritisine
sakladı ve kokumu içine çekti. Dudaklarımda ufak bir tebessüm yerini aldı. Boynuma küçük bir buse kondurdu "Çok güzel olmuşsun SEVGİLİM!" Onun o ilahi sesiyle
o kelimeyi duymak 'Sevgilim' Sıcak kollarını hiç istemesem de belimde yavaşça ayırdı ve beni arabaya doğru yönlendirdi.
20 dakikalık bir yolculuğun ardından yarışmanın yapılacağı salona gelmiştik. Çağrı beni kulisin kapısına kadar getirip yerine gitti. Tüm organlarım halaya kalkmış gibiydi.
Mideme giren kramplarda bana hiç yardımcı olmuyordu. Adele'nin 'Someone like you' şarkısını söyleyecektim. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye
çalıştım. Artık ne kadar başarılı olabilirsem.
Adımın anons edilmesi üzerine harekete geçtim. Yavaş adımlarla sahneye çıktım. Gözlerim onun o mavi gözlerini aradı kısa bir zamanda da bulmuştum da. Mavinin
en güzel tonunu çalmış olan gözlerine baktım. Ve şarkıya başladım.
I heard that your settled down.
Duydum ki yatışmışsın
That you found a girlyour married now.
Bir kız bulduğunu ve onunla evlendiğini.
I heard that your dreams came true.
Duydum ki hayallerin gerçek oldu.
Guess she gave you things I didn't give to you.
Sanırım sana vermediğimi o vermiştir.
Old friend, why are you so shy?
Eski arkadaş, neden bu kadar çekingensin?
It ain't you to hold back or hide from the lie.
Kendini gizlemek veya yalanlardan saklanmaya benzemez.
I hate to turn up out of the blue uninvited,
Davetsiz gelmekten nefret ediyorum,
But I couldn't stay away, I couldn't fight it
Ama uzak kalamadım,savaşamadım
I hoped you'd see my face & that you'd be reminded,
Yüzümü görünce sana hatırlatmasını umuyordum,
That for me, it isn't over.
Ki benim için bitmedi
Nevermind, I'll find someone you.
Mühim değil,senin gibi birini bulurum.
I wish nothing but the best for you too.
Senin için sadece en iyisini diliyorum
Don't forget me, I beg, I remember you said:
Beni unutma, yalvarırım,bu söylediklerini hatırlıyorum:
'Sometimes it lasts in love but sometimes it hurts instead'Bazen aşk sürer ama bazen daha çok acıtırSometimes it lasts in love but sometimes it hurts instead
, yeah.
'Bazen aşk sürer ama bazen daha çok acıtırYou'd know how the time flies.
Zamanın nasıl uçtuğunu bilirsin.
Only yesterday was the time of our lives.
Sadece dün hayatımızın zamanıydı.
We were bornraised in a summery haze.
Doğduk ve bir yaz pusu içinde büyüdük.
Bound by the surprise of our glory days.
Şanlı günlerimizin sürpriziyle bağlıydık.
I hate to turn up out of the blue uninvited,
Davetsiz gelmekten nefret ediyorum,
But I couldn't stay away, I couldn't fight it.
Ama uzak kalamadım,savaşamadım
I hoped you'd see my face & that you'd be reminded,
Yüzümü görünce sana hatırlatmasını umuyordum,
That for me, it isn't over yet.
Ki benim için bitmedi
Nevermind, I'll find someone you.
Mühim değil,senin gibi birini bulurum.
I wish nothing but the best for you too.
Senin için sadece en iyisini diliyorum
Don't forget me, I beg, I remember you said:
Beni unutma, yalvarırım,bu söylediklerini hatırlıyorum:
'Sometimes it lasts in love but sometimes it hurts instead', yay.
'Bazen aşk sürer ama bazen daha çok acıtırNothing compares, no worries or cares.
Hiçbirşey kıyaslanamaz,ne üzüntü yada endişe.
Regretsmistakes they're memories made.
Pişmanlıklar ve hatalar hatıraları yapar
Who would have known how bittersweet this would taste?
Kim bunun acı tatlı tattığını bilebilirdi?
Nevermind, I'll find someone you.
I wish nothing but the best for you too
Senin için sadece en iyisini diliyorum
Don't forget me, I beg, I remembered you said:
Beni unutma, yalvarırım,bu söylediklerini hatırlıyorum:
'Sometimes it lasts in love but sometimes it hurts instead'Bazen aşk sürer ama bazen daha çok acıtır Nevermind, I'll find someone you.
Mühim değil,senin gibi birini bulurum.
I wish nothing but the best for you too
Senin için sadece en iyisini diliyorum
Don't forget me, I beg, I remembered you said:
Beni unutma, yalvarırım,bu söylediklerini hatırlıyorum:
'Sometimes it lasts in love but sometimes it hurts instead'Bazen aşk sürer ama bazen daha çok acıtırSometimes it lasts in love but sometimes it hurts instead,
yeah.
'Bazen aşk sürer ama bazen daha çok acıtır
Şarkımı bitirene kadar gözlerimi onun üzerinden ayırmamıştım. Salonu büyük bir alkış fırtınası esir aldı. Mikrofonu bırakıp sahneden yavaş adımlarla indim.
Ve işte o ana gelmişti. Sunucu " Ve kazanan..." dediği an dünya dönmeyi bıraktı sanki.& BÖLÜM SONU

Candan Öte ☮Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin