CEZA

~3~

Multimedia;Uras Soylu

-İyi okumalar

Açelya'ya ilk defa teşşekür ettim içimden(!) çünkü bu grupta fena halde yakışıklı çocuk vardı. Hayatımda hiç görmediğim derecede hemde. Siyah saçlı, mavi gözlü ultra yakışıklı çocuk bana elini uzatıp "Merhaba güzellik, ben Egehan." Elini sıkıp "Tanıştığıma memnun oldum,Egehan. Bende Gölge." "Gölge mi çok değişik bir ismin var,Gölge ama bir o kadarda güzel." Gülümseyip"İsmimim değişik olduğunu söyleyen tek kişi sen değilsin. Bende memnun oldum bu arada." Dedim. O sırada bir kız sevecen bir ses ile elini uzatıp "Merhaba Gölge,ben İrem" bende ona aynı sevecenlikle elini sıkıp "Tanıştığıma memnun oldum, İrem." dedim. Sonra telefonu ile uğraşan tam bir kötü çocuğa benzeyen çocuk başını telefonundan hiç kaldırmadan "Uras" dedi. "Efendim ?" "Adım diyorum,Uras." bende onun gibi umursamaz bir edayla "Memnun oldum, Uras." dedim. Kafa sallamakla yetindi. Bir kız ise isteksiz bir biçimde elini uzatıp "Merhaba tatlım,ben Arya." bende isteksiz bir biçimde elimi uzatıp yapmacık bir gülümseme ile "Memnun oldum." Dedim. Sonra beyaza dönük sarı saçları ve mavi gözlü yakışıklı bir çocuk içten bir gülümsemeyle elini uzatıp "Ben,Anıl seninle tanıştığıma çok sevindim" dedi. Bende aynı şekilde "Ben de çok sevindim,Anıl." dedim.

Herkes Açelya ile selamlaştıktan sonra masaya oturduk. Açelya'nın Anıl'a karşı ayrı bir ilgisi var gibiydi. Anıl'ı sevmiştim çok şebek çocuktu. İrem cana yakın ve iyi bir kızdı. Arya ise tam bir sürtük gibiydi sürekli Uras'a sırnaşıyordu ve bu benim sebepsizce sinirimi bozuyordu! Egehan ise İrem'den hoşlanıyordu bence. Hemende nasıl tespit ettim! Uras ise Uras işte sohbete arada sırada katılıyodu ve onu bir kaç kere bana bakarken yakalamıştım ama böyle bayağı bayağı inceliyordu. Bu nedensizce hoşuma gitmişti. Birden Arya "Hadi birşeyler içelim bari." Açelya'ya baktığımda bana alayla sırıtıyordu. Sanırım önceden içki içmişti ama ben hiç içmemiştim! Herkes bira söyleyince, bende bira söylemiştim. Hadi bakalım umarım saçma bir şey yapmam.

**

Bu genzimi yakan tadı çok sevmiştim. Bir buçuk şişe bira içmiştim. Tam yarım şişemi tamamlayacağım sürede, elimden çekildi. Kafamı kaldırdığımda Uras bana sırıtıyordu ;"Sanırım ilkindi ve bu kadar sana fazla bile. Eğer birazcık daha içersen, sarhoş olacaksın." Yaygın bir şekilde "Ne sarhoşluğu be. " Uras homurdanıp;"Olmuşsun bile." dedi. Ona saçma salak konuşma bakışımı attım. Masaya doğru "Millet, ben lavaboya gidiyorum." dedim. Etrafta zig zag yaparsk yürüyordum. Off sanki bulutların üstünde yürüyordum. Sanırım içmek bana yaramıyor. Lavaboya doğru ilerlerken vazgeçip. Dışarıya doğru yalpalayarak, yürümeye başladım. Dışarı çıkıp temiz havayı ciğerlerime doldurdum. Arkamdan bir grubun sesini duydum arkamı döndüğümde bir kaç erkeğin bana doğru geldiğini gördüm. Pis bir kahkaha atıp "Sanırım bu gün ki avımızı buldum." dedi. Kaçmaya başladım. Lanet olsun koşamıyorum. Yalpalayarak nasıl koşulabiliyorsa o kadar koşabiliyordum. "Gidin peşimden." dedim. "Hadi ama." diyip kolumdan tutup, kendine doğru çekti. "Bırak, lütfen!" dedim. Çok çaresiz hissediyordum. Bana tecavüz edeceklerdi. Son bir umut kaçmaya çalıştım ama ben kaçmaya çalıştıkça daha sıkı tutuyorlardı. Arkadan kurtarıcım olan sesi duydum. "Kız benimle ve eğer 5 saniye içinde bırakmazsanız. O ellerinizi kesip dize yediririm." dedi. Çocuklar hemen üzerimden ellerini çektiler."Özür dileriz, Uras Abi. Senin olduğunu bilmiyorduk." Resmen yere fırlatıldım. Uras kimdi ki bu kadar sözü dinleniyor du? Uras gelip beni kucağına aldı. Nedeninş bilmiyorum ama kalp atışlarım hızlanmıştı. Yakından daha da yakışıklıydı. Kendimi tutamayıp elimi yanağıma götürüp; "Çok yakışıklısın,Uras" Siktir.. Bunu ben mi dedim? Kelimeler ağzımdan birden bire çıkıveriyordu. Uras ukala bir şekilde. "Biliyorum, güzelim" dedi. "Beni kurtardığın için teşekkür ederim sen, benim süper kahramanımsın" dedim. Ufak bir kahkaha atıp sevimlice gülümsedi. "Herzaman, efendim." Dedi. Yine kendimi tutamayıp;"Çok güzel kahkaha atıyorsun. Birdaha atsana." dedim. Söylediğim komik gelmiş olacak ki, bir kere daha kahkaha attı. Beni arabasına bindirdirip, ön koltuğa bindirdi. "Uyu, Gölge." dedi. Zaten gözlerim kapanmak üzereydi. Yatağımdan bile rahat olan koltukta kendimi uykuya bıraktım.

**

Havada taşınıyordum. "Uras, midem bulanıyor." dedim."Dayan, güzelim." Dedi. Beni bir odaya getirmişti odada siyah hakimdi. Odanın içinde bir kapıyı açıp lavaboya götürdü. Klozetin kapağını açıp bekledi. "Sen çıkabilirsin." dedim. Kafasını sağa sola salladı. Ağzıma iğrenç bir tat geldi daha fazla dayanamayıp, klozete kusmaya başladım. Uras ise arkamdan saçımı tutuyordu. Şuan bir bakıma Uras'a rezil oluyordum ama neyse.. Kolumu kaldırıvak gücüm yok kendimi aşırı yorgun hissediyorum. Uras tekrardan beni kucağına alıp odasına geri götürdü. Yatağa otturup dolabın kapağını açıp, siyah bir tişört getirdi. Elbisemin fermuarını açıyordu. " Hey, ne yapıyorsun?" Hiçbir şey söylemeyip, üstümden elbiseyi çıkardı. Hey! Ben utanıyorum ama! Siyah tişörtü hemen üstüme geçirdi zaten tişört elbise gibi olmuştu. Yatağa yatırıp, yorganı üstüme örttü. Odadan çıkıyordu. "Uras." dedim. " Efendim?" "Şey..Yanımda yatabilir misin?" Uras ise tamam anlamında başını sallayıp. Yanıma yatttı. "Bugün başıma bela oldun. İyi geceler baş belası.."

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum sevdiğim bir bölüm oldu. Umarım beğenmişsinizdir. Seviliyorsunuzz 😊

-İlayda