CEZA

~5~

Multimedia; Anıl Keskin
Çok yakışıklı yavv neyse..
-İyi okumalarr..
Biz, İrem ile sohbet ederken, odayı benim telefonumun mesaj sesi doldurdu. Mesaj tanımadığım bir numaradandı;
"Yarın, saat 14:00 da sinemaya gideceğiz bizim çocuklarla. Açelya ve İrem'e söyle uyarsa onlarda gelsin. -Enyakışıklıenkaslıçocuk"

Bu mesajı gönderebilecek tek kişi Uras'tı çünkü bu kadar ego sadece Uras'da vardır herhalde. Neredeyse çocuk 10 dakika sonra doğsaymış ego olarak doğacakmış. Mesajı İrem'e gösterdim,"Ben gitmem sen istersen gidebilirsin." Dedi." Öyle bir şey yok sende geleceksin." "Bak, şimdi orda Egehan olacak, Arya olacak. Onlarla aynı ortamd-" sözünü kesip," Geleceksin. O kadar. İtiraz yok!" Dediğide kafasını onaylar anlamda salladı. Açelya'ya sorduğumda bana uyar anlamda başını salladı. Uras'ı telefonuma kaydedip, mesaj yazdım

Kime:Egoist Piç
"Tamamdır. Hepimiz geliyoruz.-Dünyanınengüzelenmükkemmelinsanı"

Yazıp yolladım.
Kimden;Egoist Piç
"Gerizekalı, adını yazmana pardon gerçekle uzaktan yakından olmayan bir isim yazmana ne gerek vardı. Ayrıca nasılda tanımışsın bak beni, en yakışıklı en kaslı çocuk diyince hemende tanıdın ;))))"
Yazdı. Sondaki yaptığı gülümsemenin onun alaylı sırıtışı olduğunu anlamak için müneccim olmaya gerek yoktu.
Kime; Egoist Piç;
"Kapa çeneni. Hem ben seni egondan tanıdım."
Yazdım ve yolladım.
Kimden; Egosit Piç;
"Hı hı kesin öyledir neyse kızlar beni bekler bay bay."
Yazmıştı. Ne demek kızlar ya. Kız dedi. Kız. Beni bekler dedi. Bekler. Kızlar. Beklemesin kızlar ya. Niye bekliyor muş ki.

Kime;Egoist Piç
"Bekletme sakın. Kızlar bekletilmeyi sevmez. Bay bay.
Yazıp yolladım. Trip cümlesi gibi oldu mu bilmiyorum ama trip atmıştım. Hıh. İçimi kıskançlık kasıp kavuruyordu. Onu başka bir kıza dokunacağı düşüncesi beni çıldırtıyordu. İçimden gelen aynı ses yine hoşlanıyorsun diyordu. Bu düşünceyi kafamdan kovmaya çalıştım. Sadece çalıştım ama bir fayda olmadı. Her saniye Uras'ı düşünmem normal midir arkadaşlar? Oflayıp İrem'e döndüğümde koltukta uyuya kalmıştı. Ona hızlıca bir yer yatağaı hazırlayıp. Koltuğuma oturdum. Aklıma Açelya geldi ona bakmak istedim. Merdivenlerden aşağı indiğimde, Açelya sessiz bir şekilde hıçkırıklarında boğuluyordu. Donup kalmıştım. Ben her ne kadar Açelya ile anlaşamasamda ondan kesinlikle nefret etmiyordum onadan sadece hoşlanmıyordum. Onu böyle ağlarken görmek, üzücüydü sessiz hıçkırıklarında boğuluyordu adeta bir zamanlar aynı benim ağladığım gibi. Bir fark vardı o yanlız değildi! Ben vardım, ailesi vardı. Ailesi onu çok seviyordu. Hemen Açelya'nın yanına gidip sarıldım. "Açelya.. Neyin var senin böyle?" Açelya hıçkırıkları arasından konuşup,"Siktir git,Gölge. Sanki çok umrunda. Burda yalandan böyle numaralar yapmana gerek yok." Dedi."Saçma saçma konuşma! Her ne kadar anlaşamasak da, sen benim kuzenimsi!" Dedim. Açelya ise bu söylediğimle kollarını belime doladı. Omzumda hıçkırarak ağlamaya devam ediyordu. "Hey! Sümüklerini tişörtüme bulaştırdın. Bana yeni bir tişört alacaksın!" Diye yapay bir sinirle kızdım. Güldü. "Sorununun ne olduğunu sormayacağım çünkü söylemeyeceğini biliyorum. Şimdi git yatağına zıbar." Dedim. "Beni iyi tanımışsın. Sanada iyi zıbarmalar." Dedi. Odama çıktım. Uykum yok ki benim! Sosyal medya hesaplarımda takılmaya karar verdim. Yanımdaki telefonumu alıdım ve ilk olarak İnstagrama baktım. Sıkıldıktan sonra Uras'ın profiline bakmaya karar verdim. Soyadını bilmiyordum lanad olsun! İrem'i hafifçe dürtükledim,"İrem" Hmm adında bir ses çıkardı,"Uras'ın soyadı ne?" Uyklu bir şekilde "Soylu." diyip başını yastığa gömdü. Hemen Uras Soylu yazdım ve aramalara baktım. Çok popüler bir çocuktu. Birçok ünlüden daha fazla takipçisi var bile diye biliriz. Profilinde gezinirken, nefes kesici fotoğraflarına bakıyordum. Allahım! Bu çocuk tişortsüz fotoğraf koymasın hiç bir yere. Saçmalamayın o fotoğrafları beğenen ve yorum yapan kızları ateşe vermek istememin kıskançlıkla alakası yok. Yani yoktur. Olmaması gerekir. Telefonla biraz daha takıldıktan sonra kendimi uykunun tatlı kollarına bıraktım..

-İlayda