AKIL HASTANESİNDEKİ DAHİ

303 6 0
                                    

Geometri alanında iki kitabın yazarı ve Fransa'da zamanının en önde gelen matematikçilerinden olan matematikte gelişmekte olan yeni akım ve fikirlerle son derece ilgili olarak bilinen bir kişiydi. Bir gün André Bloch adında tanımadığı birinden, içinde matematiksel bir kanıt bulunan bir mektup aldı ve mektubu okur okumaz bu yeni kanıtın gücünden ve zerafetinden adeta büyülendi.

Kanıt, geometrinin parataktik daireleri içeren bir alanı ile ilgiliydi ve konu hakkındaki o günkü anlayışa ters düşen yepyeni bir tez öne sürüyordu. Hadamard, bu gizemli mektubun yazarı Bloch'un buluşundan o kadar etkilenmişti ki, alelacele bir mektup yazarak onu bir akşam yemeğine davet etti. Elinde başka bir bilgi olmadığından, mektubun geldiği adrese yolladı davetini.

Andre
Bloch, Hadamard'ın mektubuna hemen cevap verdi. Üzülerek davetini kabul edemeyeceğini, ama dilerse Hadamard'ın kendisini ziyaret edebileceğini belirtiyordu. Hadamard, ancak sözü geçen adrese vardığında Bloch'un neden davetini kabul edemediğini anlayacaktı:"57 Grand Rue, Saint-Maurice" akıl hastanesinin adresiydi ve André Bloch da bu hastanede yatan hastalardan biriydi. (Oldukça eski bir tarihe sahip bu Paris hastanesi, günümüzde Esquiral Hastanesi adı altında hizmet vermeye devam etmekte.)

Akıl hastanesinde yaşayan bir matematikçi
1917 işlediği cinayet suçundan ötürü bu akıl hastanesine kaldırılmıştı ve o günden beri de orada tutuluyordu. Hadamard ve Bloch, ziyaret sırasında matematik hakkında uzun uzun sohbet etme imkanı buldular ve bu arada Hadamard, bu sıradışı adam hakkında bazı bilgiler de edinmeye başladı.

André Bloch, 1893 yılında Fransa'nın Besancon adında küçük bir şehrinde, Yahudi bir saat yapımcısının üç oğlundan biri olarak dünyaya gelmişti. Küçük yaşta yetim kalan Bloch, yine de küçük kardeşi Georges ile okula devam etmeyi başardı. İkisi de ortaöğretimi bitirip Ecole Polytechnique'e girmeyi başardılar, ancak daha birinci sınıfı yeni bitirdiklerinde Dünya Savaşı patlak verdi.

Her ikisi de askere alındılar ve André orduda topçu sınıfında asteğmen olarak görev yapmaya başladı. Savaş sürerken, Georges kafasından yaralanarak bir gözünü kaybetti. Bu yüzden, ordudan tahliye edildi ve 7 Ekim 1917'de okulu Polytechnique'e geri döndü. André ise hemen birkaç hafta sonra, bir gözcü kulesinden düşerek kendisini yaraladı ve sağlık iznine ayrılmasına karar verildi.

17 Kasım 1917'de André Bloch, kardeşi Georges ile birlikte halasını akşam yemeği için ziyarete gitti. Yemek esnasında kardeşine, halasına ve halasının eşine bir anda saldırdı ve üçünü de defalarca bıçaklayarak öldürdü. Daha sonra evden çıkarak, bağıra çağıra sokakta koşmaya başladı, daha sonra da polislere direnmeden teslim oldu. Ülke o sırada savaşta olduğundan, iki askerin karıştığı bu olay toplumun çok dikkatini çekmemiş olsa gerek ki, André Bloch fazla bürokratik muamele olmaksızın, sessizce Charenton akıl hastanesine kaldırıldı. Tüm hayatı boyunca orada kalmak üzere.

Bloch'un bu cinayetleri neden işlediği sorusu, halen tam olarak yanıtlanabilmiş değildir, bu olay hakkında kalan belgeler de fazla bir bilgi vermemektedir. Hayatının sonraki zamanlarında kendisine sorulduğunda, André Bloch bu cinayetleri, insan ırkını iyileştirebilmek için üstüne düşen bir kalıtımsal görev olarak gördüğü için işlediğini söylemiştir. Ona göre, değiştirilemez olan kalıtım yasaları, ailesinin soyunda yer alan ruhsal bozukluk geçmişi göz önüne alındığında, onun bu cinayetleri işlemesini zorunlu birer eylem haline getirmişti. Bu konu hariç tutulduğunda ise, son derece normal ve mantıklı bir insan olarak görünüyor ve zamanını çoğunluklukla çeşitli matematiksel kanıtlar üzerinde çalışmakla geçiriyordu.

Bir matematikçi olarak André Bloch'un portresi

Bloch'un matematikteki başarıları, herşeyden önce matematik alanında tamamen kendi kendisini eğitmiş olması bakımından son derece etkileyicidir. Matematik hakkındaki tüm bilgilerinin kaynağı, akıl hastanesi tarafından kendisine sağlanan kitaplar ile üye olduğu akademik matematik dergilerinden oluşuyordu (Bu dergilerin arasında, halen yayınını sürdüren prestijli dergisinin de olduğu rivayet edilir).

Ölene kadar akıl hastanesinde yaşamış olan André Bloch, zamanının önde gelen çeşitli matematikçileri ile teorik ve uygulamalı matematik alanlarında yazıştı ve çalıştığı alanlarda yeni kanıtlar öne sürdü. Çeşitli zamanlarda yazışmalarda bulunduğu ünlü matematik adamları arasında Hadamard'ın yanısıra George Polya, Georges Valiron, Charles Emile Picard, and Paul Montel gibi isimlerin olduğu bilinmektedir. Bu yazışmalarında her zaman hastanenin adresini yazışma adresi olarak kullanan Bloch, gerekmediği sürece kendi durumundan bahsetmezdi. Böylece zamanla bu durum o günün matematik dünyasında aslında herkesin bildiği bir sır halini aldı. Büyük bölümü halen korunmakta olan bu mektuplar, Bloch'un matematiğe yaptığı katkıların ne kadar önemli ve somut olduğunu gözler önüne sermektedir.

Günümüze kadar ulaşan belgelere göre, hastane şartlarında Bloch her zaman "ideal" bir hasta görüntüsü çizmişti. Diğer hastalarla ya da hastane personeli ile oldukça az iletişime girmiş, zamanının neredeyse tamamını bir koridorun sonundaki küçük masasında çalışarak geçirmişti. Bir rahip hayatını andıran bir şekilde kendini matematiğe adayan bu adam çoğu zaman izni olmasına rağmen dışarıda gezmek için çıkmayı dahi reddetmişti. Bu bakımdan, özellikle de "Matematik benim için yeterli" sözüyle bilinir ve bu tip bilim adamlarının en tipik örneklerinden biri olarak kabul edilir.

Matematiğin birçok alanı üzerinde çalışan André Bloch, özellikle fonksiyon teorisi, sayılar teorisi, geometrik ve cebirsel denklemler alanında önemli eserler vermiştir. Gerçekleşmesinin neredeyse imkansız olduğunu bilmesine rağmen Fransız Bilimler Akademisi'ne katılmayı çok istediği, çalışmalarını College de France ve Strassbourg Üniversitesi'nde sunmayı düşlediği bilinmektedir.

Hayatının son dönemi

Kan kanserine yakalanan André Bloch, bir süre sonra Saint-Anne Hastanesi'ne kabul edildi ve orada bir operasyon geçirdi. Bu operasyonun üzerinden çok uzun bir süre geçmeden 11 Ekim 1948'de bu hastanede öldü. 1917 yılından ölene dek geçen 31 yıl boyunca süren matematik çalışmalarının tümünü, tutulduğu akıl hastanesinde yürütmüştü.

Bloch, ölümünden kısa bir süre önce Fransız Bilimler Akademisi tarafından Becquerel ödülüne layık görüldüğünü öğrendi. Ancak, ödülü alamadan öldü ve ödül ölümünden birkaç ay sonra onun adına verildi.

André Bloch, bugün matematiğe yaptığı birçok önemli katkı ile hatırlanmaktadır. Bunlar arasında, , ve Bloch sabiti gibi onun adını taşıyan buluşları, bugünün ve yarının matematikçilerinin yolunu aydınlatmaya devam etmektedir.

SIRA DIŞI BİLGİLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin