3.bolum

10 1 0
                                    

Bugün güne diğer günlerin aksine daha heyecanlı ve daha dinamik uyanmıstım. Simdi düşünüyorum da Deniz bana sadece ağırlıktan ibaretmis. Aslında şuan kendime daha çok kızıyorum. Bu ağırlığı neden yıllarca taşıyıp kendimi ezik duruma düşürdüğüm için. Ama artık olan olmuştu ve ileriye bakmam gerektiğini biliyordum. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı...
Ah deniz bendrn kork artık. Senin ecelin benim ellerimden olacak beyinsiz.

Düşüncelerimden sıyrılıp kendime geldiğimde, dolabımda ki bütün kıyafetleri atıp,her şeyi yeniden almaya karar verdim. Ama sadece atıp kurtulmak istemiyordum. Yakmak istiyordum. Ah evet bunu evde yapacaktım.

Banyoya geçip kıyafetlerim i içine doldurdum. Tabiki hepsini koymamıştım. Yangın olmasını istemeyiz demi.

Kıyafetlerin yarısından çoğu yanmıştı ki aklıma üstüme alışverişe giderken giymek için bi şey almadığım geldi ve içimden hic te kızlara yakışmayan bir küfür savurup. Ateşi söndürmeye çalıştım. Tam 'oh yanmadan giyecek bi şey aldım ' diye sevinecekken saçımdan koku gelmeye başladı. Ah o da ne!!!! Saçım yanıyor hem de kesmeye kıyamadığım o mükemmel saçlarım. Hemen kafamı suya tuttum ve çok yanmamaş olmasını umut ederek aynaya baktım. Ve evet saçım kalçama kadar gelirken şuan omuzlarımın hemen aşağısındaydı. O sinirle aynaya yumruk attım ve aynanın parçalanmasını sağladım. Parçalanırken bi kaç parça etrafa saçılıyordu. Ahhhh! Gözüm aniden acımaya başladı. Ve o da ne!!!!!! Gözümden kanlar akıyor. Hemen aynanın sağlam kalan yerinden gözüme baktım ama görünürde hiçbir şey yoktu. Birazdaha inceledim ama hala bi sonuca varamadım derken kanın elimden bulaştığını anladım. Aynayı kırdığımda parçalar ı elim i kesmişti. Gözüm acıyınca bakayım derken elimde ki kanı da bulaştırıp kendimi korkutmuştum anlaşılan. Ah bazen çok aptal olabiliyorum. Ama şuan daha önemli olan saçlarımı ne yapacağımdı. Bu tiple bırak dışarı çıkmayı evde aynaya bakmaya bile utanırdım. Sanırım intahar edip yılın malı olarak tarihe geçmeliyim...

Evde her yer i aradım. Ama bi bere bulamadım. Aslında pek umursamıyordum fakat tam da içimdeki eski göksu yu öldürüp kendimi degistircegime söz verdıkten sonra bunların olması sanki bi nevi tanrı nın bana değişme demesi gibiydi. En iyisi tanrıyı dinleyeyim diye geçirdim içimden ama keşke biraz erken düşünseydim çünkü kıyafetlerimi yakmıştım. Ah keske yakmasaydım da atsaydım en azından çöpten alır geri giyerdim nolcak.
***
Şuan alışveriş merkezine doğru gidiyorum. O kadar ikilemden sonra bu sonuca varmıştım. Ben değişecektim. Alışveriş merkezinin sürgülü kapısının önünde girmeden önce durdum ve derin bir nefes aldım sanki bi daha hiç nefes alamayacak gibi. Bu benim için büyük bi adım olacaktı. Umarım güzel sonuçlar beni bekliyordur...
İlk olarak bi kuaför e gidip saçlarımı düzelttirmem gerektiği için hemen bi kuaför bulup içeri girdim. İçerisi çok hoş kokuyordu. Kim bilir kaç senedir gitmemiştim. Ah hic te özlememişim !
Hemen yer bulup o pofuduk koltuklara oturdum. Ve yanıma gelen uzun boylu,hafif kirli sakalı olan,esmer adama tamamen değişmek istediğimi söyledim. O ise bana güven veren ve kendinden emin bir şekilde tabiki deyip göz kırptı.
O kadar sıkılmıştım ki. Sanırım 2 saatir aynı koltuktaydım ve götüm uyuşmuştu. Hatta hissetmiyorum. Bu koltuktan kalkınca ilk bakacağım şey saçım değil , götümün yerinde olup olmaması olacak...
Bu 2 saat içinde kuaför de benimle ilgilenen adamın adının da göksu olduğunu öğrendim. Ah lanet olsun neden hep karşı cinsten kişilerle adaş oluyorum ki!
Göksu bana neden değişmek istediğimi sorduğunda ona her şeyi anlattım. Daha sonra o da bana hikayesini anlattı. Allah yarabbi. O nasıl bi hayat hikâyesi.Ben duyunca bile ne kadar üzüldüm o kim bilir ne kadar yıkılmıştır. Aslında hep gülüyordu ilk gördüğümde. Ama anladım ki o gülüşler içinde ki hüznü saklamak içinmiş.Baya iyi beceriyo saklamayı. Helal olsun be. Ama hep böyle oluyor. Ben dertleşmek istiyorum. Motive versinler , fikir versinler istiyorum. Sonra karşımdaki hikayesini anlatıyor. Onun hikayesi daha motive edilesi duruyor. Bi bakmışsın ben fikir verilmesini , motive edilmesini beklerken karşımdakini motive ederken buluyorum kendimi.

Tamı tamına 4 saat sonucu saçlarım hazırdı. Aşırı merak ediyordum. Hemen koltuktan kalktım ve Ohh bee! Götüm yerimde. Oh oh. Neyi ben unuttum derken saçlarıma bakmadığım geldi aklıma.Aynaya doğru yürüdüm. Aman tanrım!!!!! Bu ben olamaaammmm. Diye söylüyordum ki arkadan biri 'evet sen o olamazsın. Çünkü o bi tablo ahmak ' dedi. Ve bom. Ağzım aşırı yamuldu. Ama yani ben o dalgınlıkla anlayamadım. Olamaz mı yani insanlık hali. Allalalalaa.

Ayna olduğuna emin olduğuktan sonra baktım ve şok geçirdim. Gerçekten de baya değişmiştim. Saçlarım da ekler vardı ve uçları yanık değildi. Hatta kamufle etmek için mavinin mükemmel tonuyla boyamışlardı uçlarını. Ah harika gözüküyordum. Saçlarımdan sonra yüzümü inceledim ve yıllardır tek kaş gezen gür kaşlı kız gitmiş yerine harika bi incelikte ve tek kaş olmayan biri gelmişti. Bu halimi gördükten sonra dedim ki ' ben güzel olduysam herkes güzel olur '.
Kuaför e ücretini ödedikten sonra bütün mağazaları dolaştım. Ve hepsinden koyu renkli her şeyi aldım. Tabiki bana uygun olanları.
Koyu renk seçmemin nedeni koyu renkli kıyafetleri özellikle siyah ı çok gizemli ve mükemmel bulmamdı.
Alışveriş merkezinden çıktıktan sonra maket bıçak satan bi yer buldum. Ve maket bıçak setini aldım. Onlarla ne mi yapıcaktım?
Çok güzel şeyler ...

Profesör(sıkıldım Bi Ara Yazarım)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin