9. Bölüm

174 18 3
                                    

Yazar'dan

Baha gözlerini yavaşça açtı ve esneyerek etrafına bakındı. Fakat gördüğü ortam hiçte tanıdık değildi. Nerde olduğunu anlamaya çalışırken birden dün gece olanlar aklına geldi ve gelmesiylede yataktan fırlaması bir oldu.

"Siktir! Siktir! Siktir! Nasıl uyuya kaldım lan ben?!" diye kendi kendine söylenerek kenara konulan kıyafetleri giydi. Mâlum Damla kıyafetlerini kesmişti. Bu kıyafetlerde doğukanın olmalıydı.

Odadan çıkıp oturma odasına gitti hemem. Ve.. Tam tahmin ettiği gibi Doruk ve Egemen orda değildi. Birkaç odaya daha baktı birileri var mı diye. Kimseyi bulamayıncada kendini o lanet olası evden dışarı attı.

Dün gece olanlar asla bilinmemeliydi. Buda o fotoğrafı Damla'nın elinden almasıyla olacaktı tabii. Ve ne pahasına olursa olsun alacaktıda.

**********

Baha eve geldiğinde Doruk ve Egemen'i mutfakta kahvaltı ederken bulmuştu. Egemen'in onu görmesiylede "Nerdesin lan sen dün akşamdan beri?" diye sorması bir olmuştu.

"Ayrıca dün gece bunları giymiyordun. Ne ara üstünü değiştirdin?" diye Doruk'unda başka bir soru yöneltmesiyle Baha bir anda "Annem misiniz lan?! Ne bu hesap sormalar?" diye sıkılgan bir tavırla konuştu ve masanın üstünde duran patates kızartmasında bir tane alıp ağzına attı.

Egemen Baha'yı duymazdan gelerek "Söyle şunu!" diye diretti.

"Dün gece siz uyuya kaldıktan sonra bi arkadaş aradı gel takılalım dedi bende eve gelip üstümü değiştirdim. Sonrada onun yanına gittim. Oldu mu? Cevabım sizi tatmin edebildi mi Egemen bey?"

Egemen tam cevap verecektiki telefonunun çalmasıyla Baha'ya ters bi bakış atıp arka cebinden telefonunu çıkarttı ve aramayı cevapladı. Arayan Can'dı.

"Evet?"

"Abi uçaktan şimdi indik. Bizi gelip havalimanından alsanıza."

"Biz?"

"Ya siz gelin abi sonra konuşuruz. Hadi bekliyoruz." deyip telefonu kapatmasıyla Egemen'de telefonu kapatıp arka cebine koydu ve "Ne oluyor lan?" diye mırıldandı.

"Ne oldu abi?" diye sordu Doruk Egemen'e dönerek. O sırada Baha'da masaya oturup tıkınmaya başladı.

"Can havaalanındaymış onu almaya gideceğiz hadi."

"Hep birlikte gitmemize gerek yok. Hem ben açım. Siz gidip alın." dedi Baha birkaç tane daha patates kızartmasını ağzına tıkarken.

"Tamam. Yarım saate döneriz."diye cevap verdi Egemen ve Doruk ile birlikte havaalanına gitmek üzere evden aydıldılar.

**********

"Ne diyorsun oğlum sen?" diye sordu Egemen inanamayarak.

"Abi duydun işte bundan sonra Deniz bizimle birlikte yaşayacak."

"İki gündür tanıdığın bir kızı öylece hayatımıza sokamazsın!"

"Abi bunları evde konuşsak? Kız iki saattir arabada bekliyor." diye araya giren Doruk'un sesiyle "Tamam. Bakalım Baha bu duruma ne diyecek?" diye mırıldandı Egemen ve arabaya direksiyonun başına geçti. Doruk ve Can'da bindiğinde gazı kökledi ve eve doğru tam gaz ilerlemeye başladılar.

Eve vardıklarında Baha tıkınmayı bırakmış ve oturma odasında televizyonun başında gerilmiş durumdaydı. Denizi gördüğünde ayağa kalktı ve şaşkınlıkla "Bu kız kim amınakoyayım?" diye sordu.

"Adı Deniz. Bundan sonra bizimle birlikte kalacak." diyerek sorusunu cevapladı Can.

"Ne demek bizimle kalacak?! Siz kafayı mı yediniz?!"

"Kıza odasını göstereyim. Sonra bunları konuacağız zaten Baha."

"Ne odasından bahsediyosun lan?!"

"Sonra konuşacağız dedim Baha! Sonra!" diye tısladı Can ve Deniz'ide kolundan çekiştirerek merdivenlerden üst kata doğru çıkmaya başladılar.

Odaya geldiklerinde Can Deniz'in suratının asılmış olduğunu fark etti.

"Daha önce sana asık suratla çok çirkin olduğunu söyleyen olmuş muydu?"

"Benim yüzümden arkadaşlarınla aran bozuldu. Ben gerçekten çok üzgünüm."

"Aramızın bozulduğu falan yok. Ben şimdi aşşağı ineeğim ve konuşup halledeceğiz. Sende boş boş üzülmek yerine kıyafetlerini yerleştir istersen. Gerçi o kısacık zamanda birkaç parça kıyafet aldık sana ama birkaç gün içinde tekrar alışverişe çıkarız."

"Ben her şey için çok teşekkür ederim."

"Teşekkür etmeyi çok seviyorsun anlaşılan ufaklık ama teşekkürlerin beni fazlasıyla bunaltıyor. Artık teşekkür etmesen?"

"Peki."

"Birazdan dönerim." diyerek odadan çıktı Can ve aşşağıya inip Egemen'lerin yanına indi. Herkes oturmuş konuşmak için onu bekliyordu.

Oda geçip tekli koltuklardan birine oturdu. Birkaç dakika kimse konuşmadı ama en sonunda Baha dayanamayarak konuya girdi.

"Can sen iyi misin?"

"Evet. Hiç olmadığım kadar hemde. Neden?"

"Neden mi?! İki günlük kızı evimize getirdin lan. Üstelik kalıcı olarak."

"Bak ben mecburdum. Tamam mı? Denizi bara giderken bi çöp konteynırının arkasında acı içinde inlerken buldum. Onu otele götürdüm, yaralarına baktım. Uyandığında o kadar korktuki benden.. Çünkü yaraları sadece yüzeysel değildi. Günlerce benimle doğru düzgün konuşmadı bile. Ben ona yardım etmek istiyorum. Deniz bizimle kalsın istiyorum. Anladınız mı?"

"Saçmalık. O kız bu evde kalamaz!" diye hiddetle karşı çıktı Baha.

"Baha haklı Can. O kız bu evde kalamaz."

"Aynen." diyerek diğerlerininde Baha'yı onaylamasıyla Can'ın sinirleri tavan yapmıştı.

"Yeter lan! Yeter! On yıldır yan yanayız. Bugüne kadar hep sizin yanınızda olmadım mı lan! Çocukken yaptığınız suçları bile benim üstüme atardınız! Sırf anneniz, babanız size kızmasın diye.. Bir kavga olurdu en öne hep beni atardınız! Benim canım yok muydu ha?! Ben insan değil miydim. Babam bana kızdığında kalbim kırılmıyor muydu? Üzülmüyor muydum ha? Sizin kadar bende çocuktum lan! Bende çocuktum! Bir kere ağzımı açıp bir şey söyledim mi? Hep bana ayak işlerinizi yaptırdınız! Bir kere şikayet ettim mi?! Hayır. Yine olsa yine yaparım! Çünkü ben size kardeşim dedim lan! Sizi etrafımdaki herkesten, ailemden, kendimden bile çok önemsedim, düşündüm lan ben! Peki ya siz?! Siz bi kerecik olsun beni düşündünüz mü ha?! Can ne ister, dediniz mi hiç?! Hayır. On yıldır sizden en ufak bir şey istemedim. Şimdiyse yalnızca o kızın bizimle kalmasını istiyorum. Çok şey mi istiyorum ha?! Çok şey mi istiyorum?! Ne kadar memnun olmasanızda bunu bana borçlusunuz lan siz! Borçlusunuz!" diyerek ayağa kalktı Can ve merdivenlerden yukarı çıkarak Deniz'in odasına girdi.

Deniz Can'ı görmesiyle elindeki kıyafetleri bırakıp hemen onun yanına gitti ve elini Can'ın yanağına koydu.

"Sen.. İyimisin?"

"Boşver ufaklık sadece boşver."

"Peki." dedi Deniz ve tam geri çekilecekken Can kızın yanağındaki elini sıkı sıkıya tuttu ve geri çekmesine izin vermedi.

"Bu gece birlikte uyuyalım mı Deniz?"

Sınav haftasına girmiş veya girmek üzere olan sevgili okurcuklarım. Can'lı bölümümüzle hepinize can gelir inşallah. :D :D

Erkekler KulübüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin