Bu imkansızdı. Gitarcı çocuk tam karşımda... Bana gülümsedi ve galiba niye senden yardım isticeğini soracaktın. Aslında ses çıkarmamanı istiycektim. Ama bu da olur. Gülümsedi buyur içeri gir.
Uzaman senden istediğim iyiliği söyleye bilir miyim?
Elvette. Tamam Eylül'ü tanıyor musun? Elvette lisedeki en iyi arkadaşımdır. Şey nasıl söylesem onu bana ayarlaya bilir misin? O an kalbin durdu ben ona bu kadar aşıkken...Hiçbirşey demedim sadece kapıyı kapatıp çıktım. Yukarı geldim. Arkamdan nereye bile demiyen biri için kalbimin kilidini açmıştım galiba artık sonsuza kadar kapalıydı.Sonra arkamdan yaklaşan ayak sesleri yerini elimde olan sıcak ellere bırakmıştı.
"Sorun ne minnoş şey" dedi daha ağır vuramazdi yani."Önce ellerimi birakirmisiniz bayım" dedim ve hızla okşadim ellerimi."İyi misin" bide soruyomuydu."Korkma kalbimden başka hicbiyer açıtmaz canımı"çok sinirliydim ulan."Bu arada tanışmadık ben Yağız dedi" hızla arkamı dönüp "bende Güneş memnun olmadım" Az bile ediyordu bazı kızlar ot yiyen öküzlere fazla iyi davraniyordu. "Çok asabisin sakin ol biraz"işte şimdi gerçek Güneş geliyordu."Eylül'ü kendine aşık edemediğine göre bana yalvarmaya geldin dimi"Ağırdı galiba hatta baya bi ağır olacak ki arkamdaki nefes yerini soğuk rüzgarlara bırakmıştı. Tam yukarı zıplayarak çıkarken kolidorda yankılı bi ses " Evet sana yalvarıyorum minnoş kız!" Olduğum yerde zaman durmuştu kalbim ölümle yaşam arasında gel gitlere başlamıştı. Sonra gene o sıcak nefes ve gül kokusu karışık bi insan belirdi. Ve sırtıyla omzu arasındaki kısımda rüzgar şiddetlendi "Len bırak beni uzun kamış" dediklerimi takmadı kapısının önünde terliklerimi atıp yere bıraktı "Kahve mi çay mı" ne diyodu gene "zıkkım" dedim "şekerli şekersiz" "orta ulan" ne dese tersini yapmaya ant içmiştim "getiriyom minnoş" bidaha minnoş derse kafasında kuşlar dönmeye başlıcaktı artık kuş mu döner başka bişi mi kendisi seçer. "Geldim min-" "Sus ulen" değerli zamanımı harcıyordu. "Ya şey Gül müydü" "GÜNEŞ!" birazdan saç teli kalmıycaktı."Şey Eylül'ün bff'simişsin" sanane yav başka arkadaşı yoktu sanki."He evet dinliyom" dinlemicektim ki banane "ben Eylül'ü çok uzun süreden beri seviyorum da önce bişi dicem aşk kelimesini hiç duydun mu" "Senden daha çok duyduğum kesin" "Vay minnoş fare laf sokmayı biliyomuş" sesin sesine kibrit sokacilar ya bi susamadı."He donsuz Superman" "Wtf ? O ne gız" " Bişi derdimde deyse "Minnoş neyse o " "Minnoş laf sokmadan devam ediyim ben Eylül'ü sesine kadar seviyorum"keşke sussa kalbim soguyordu kırmızı rengi mavi olmuştu."He anladık" çok bilmiş ya "Bana onu ayarlar mısın minnoş " "Sana bakmaz hiç uğraşma" kahvemi içer gibi yapıp üzerine döktüm ve hızla kapıya yöneldim tam açacaktım ki kapıya sert bir el indi"Nereye minnoş"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SahilE VurmuŞ AptaL BiR BalıK
Teen FictionSinirli bir kız nasıl kalbininin anahtarını açabilir