Hızla kapıya yöneldim açtığımida Dünyada son olarak bana işi düşecek kişiyi gördüm. "Onur!!!" yüzü kan içerisindeydi.Çığlık atmıştım çığlığımı duyan Yağız yukarı doğru sıcak nefesiyle geldi. "İyi mis-" diyemeden Onur gözüne çarpmıştı. "Kimsin lan sen tipik" dedi sonra ona bir adim uzaklığına geldim. Kalbim durarcasına atıyordu. "Onur bi arkadaşım sıkıntı yok" Yağız ayak uçlarımız nerdeyse de yiyordu "Senin için sıkıntı yoksa sorun değil ama sevgilin falan mı?" Yakıcı gözlerini gözlerime deydirdim "Hayır be hem sevgilimse sanane önemsiz birine çok fazla değer veriyorsun şimdi aşağıda Eylülcügünü beklesen ve bi süre beni rahatsız etmesen donsuz Superman" Onur a dönüp "Onur lütfen içeri gir sana pansuman yapıcam" Onur'u tutmuş çekiştirken Yağız'nin sıcak elleri koluma deydi "Özür dilerim minnoş" kolumu çekip kapıyı kapattım.
"Özür dilerim rahatsız ettiysem Güneş" Onur'a baktım ve "Sorun değil ama sen iyi misin noldu" Onur ağlamaya başladı ilk kez onu ağlarken görmüştüm çok sürmedi ağlaması geçti."Senden sonra çok denedim be Güneş senden başka kimseyi sevmedi kalbim kar yağdı gönlümde buz tutlu tıkıştırmaya çalıştığım bütün insanlar dayanamadım çaldım zilini mecburdum. Yüzüm ise terk ettiğim kızın abileri vurdu. Ama inan kalbimden çok acımadı."
Dizimin bağları yerinden sökülmüstü sanki kırılmayadım."Neden" diyebildim sadece ayağa kalktı "Bu şehirden,ülkeden tamamen uzaklaşıyorum.Son kez sana bakmak istedim ve bişey isteyebilir miyim senden bana bir kere sarılır mısın?"
Sesimi çıkaramadan sicak bir vücuda yaslandı kafam "Onur" diyebildim sadece kısık bi sesle sonra aşağıdan gelen minik gitar seslerini dinledim.Başımı çektiğimde çoktan kapıya yönelmişti "Gitmekte emin misin Onur" bana baktı "Sen benim olmayacaksan evet" üzülmüştüm bi ağlama gelmişti "Son kez sarıldığın için teşekkürler" hiç onu böyle görmemiştim içimden parçalar kopmuştu sonuçta kardeş gibi görüyordum onu sonra gene gitar sesleri kulağıma takıldı.
Aşağıya inme hissi yakamı çoktan tutmuştu ama inmedim ve inmezdim inat etmiştim bi kere gece yarısı olmuştu saat üçü çoktan geçmişti. Gene gitar sesleri ve bu sefer indim kapıyı açtığı anda gözünün kıpkırmızı olduğunu fark ettim."Yağız! İyi misin?" sağlamıştı hemde bebek gibi "içeri gelir misin" dedi çatallaşmış sesiyle "Donsuz superman iyi misin?" Yakıcı gözlerini yine bana deydirdi."Oyun oynamaya nedersin minnoş" soru işaretleriyle baktım ona "Ne oyunu?" "Korkma sadece itiraf edicez şişe çevirmece bilir misin?" Minik minik güldüm "Sen şaka mısın tabikide" "Senle o oyunu oynuycaz otur bakalım minnoş" kırmızı koltuğa oturdum "Ben başlıyorum minnoş" kafamı salladim "Doğruluk mu cesaret mi?" "Doğruluk" dedim hiç korkmadan "Hiç birini çok sevdin mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SahilE VurmuŞ AptaL BiR BalıK
Dla nastolatkówSinirli bir kız nasıl kalbininin anahtarını açabilir