AŞK YOK

10 0 0
                                    

Mineyle beraber hazırlanmaya başladım, aynaya baktığımda omuzları düşmüş küçük bir kız çocuğu gördüm kendime uzun uzun bakarken "hazır olacaksın korkma, en güzeli sen olucaksın." Bu sözleri söylemesiyle Mineye döndüm ve burukça gülümsedim. Dolabıma yönelip kıyafetlerime baktım elbise giymeyecektim ama nasıl bir partiye gittiğimizi bilmiyordum. Telefonumu alıp poyrazı aradım ama açmadı, dolaba tekrar bakmamla mine elindekileri gösterdi güzel kombindi. Saçlarımı açıp iri maşa yapmaya başladı, gözlerime dikkatlice bakıyordum birdenbire hayatım değişmişti, hiç olmadığım biri vardı karşımda ben kimseye boyun eğmezdim. Kimsenin dediğini yapmazdım canım nasıl isterse öyle davranırdım şimdi nasıl olurda hiç tanımadığın bir insanın parti teklifini koşulsuz şartsız kabul ederdim? Mine'nin "işte oldu" demesiyle kendime geldim ve saçıma baktım gayet hoş olmuştu gülümseyerek "teşekkür ederim ama gitmek istemiyorum" dedim. Mine bana anlamsız gözlerle baktı "nasıl gitmek istemiyorum saçmalama kendine gel" dedi. Oflayarak yatağa geçtim, yatağa geçmemle Aras geldi "mine bizde gidelim mi kardeşim tek göndermek istemiyorum" tam ağzımı açıp gitmeyeceğimi söylerken Minenin bana bakışını gördüm içindeki ışıltıyı...

Sonunda parti saati yaklaşıyordu, ne çok sadeydik ne de çok şık tam ortası. Mine karşıma geçtiğinde gözlerim büyülenmişti, "partinin en güzel kızı ben olucaktım" dedim sitem ederek. Mine ise gülerek yanıma geldi "çok güzelsin" bende gülümseyerek sarıldım. Kapının çalmasıyla ayrıldık ve aşağıya indik Aras açmıştı ve Poyrazla konuşuyordu, topuk sesleri kulaklarına gelince bize döndüler ve aynı anda "oha" dediler sonra birbirlerine ters ters baktılar. Bu hallerine gülümsemiştim hem birbirleriyle zıtlar hemde bir o kadar iyi. Aras kolunu açarak Minenin girmesini bekledi, mine koluna girip kapıdan çıktılar. Poyrazla birbirimize baktık çok tatlı olmuştu kemer ve ayakkabı uyumuna bayılmıştım aynı renk gömlek giymiştik ve ister istemez hoşuma gitmişti. "Etek" diyip eteğimi gösterdi. Eteğime bakıp "kötü mü olmuş" dedim şaşırmış bir şekilde "hayır hayır yani güzel yani aslında hayır ya bana biraz kısa geldi" dedi saçlarını karıştırarak bu haline gülümsemiştim gözlerinin içine bakarak güldüm ve koluna girip yürümeye başladık. Asansörle indikten sonra arasın kötü sözlerine maruz kaldım "biz sabah gelirsiniz diye düşündük ulen ağaç olduk" dedi "Aras tamam uzatma yürü hadi" diyip koluna vurdum. "Ooo formuna geri dönmüşsün, bende diyorum arya da ne var benimle uğraşmıyor" arkama bakıp baygın bakışlarımı gönderdim. Aras ve Poyraz kendi arabalarını kullanmak istedi ve ufak bir tartışma yaşadılar. Mine hemen araya girerek kendince çözüm yolu buldu. Iki araba gidecektik ve bilin bakalım ben kimin arabasındayım? Evet zor değil Poyraz'ın arabasında gitmeye başladık. Giderken bana dönüp "sade bir güzelliğin var" dedi. Ona bakıp gözlerimle süzdüm "bunu sen mi söylüyorsun Poyraz sen iyi misin bak bana iltifat ediyorsun" diyip yüzüne baktım. Gözlerini yoldan çekmeden "belki de senden hoşlanmaya başlamışımdır" bu sözüyle kalakaldım. Gözlerimi yüzünden ayırmadım "bakman bittiyse geldik" diyip arabayı durdurdu.

Partiye girerken bile kulaklarım patlayacak gibi oldu. Araslar daha gelmemişti, etrafa bakarken elimi tutan elle kendime geldim. Poyraz elimi tutmuştu "dur hemen çemkirme içerisi kalabalık başımı belaya sokmak istemiyorum" diyip gülümsedi, tepki vermedim aksine bende onun elini tuttum. Kendimi güvende hissediyordum. Kapıdan girerken herkes deli gibi eğleniyordu, bir köşede öpüşenler bir köşe de kusanla "Poyraz burası ne" Poyraz ellerini belime sararak "yanlış geldik diyecektim ki naber pınar" pınar mı? Pınar demesiyle kafamı çevirdim. O da ne öyle sarışın tabiri yerindeyse at gibi biri geliyordu. Bu sefer Poyraz'ın elini ben tuttum. Poyraz saniyesinde gözlerimin içine baktı, bende yapmacık bir şekilde gülümsedim. Pınar konuşmaya başladığında "Poyraz kız kim?" dedi. Allah'ım lütfen arkadaşım demesin yani desin ama bir tık üstü olsun ama "kız arkadaşım" dediği an rahatlamıştım. Arasların gelmesiyle elimi çektim bu sefer Poyraz elimi tuttu. Neyseki Aras görmemişti, locaya doğru yürürken "bir yalan söylediysek devam ettir kızın gözleri üstümüzde" kulağıma eğilerek bunları söyledi tepki vermeden yürüdüm.

Aras ve mine dans ederken, Poyraz kızlarla konuşurken bende hafif hafif içkimi yudumluyordum, çok sıkılmıştım eğlenceli ortamları severdim ama böyle değil. Locadan kalkıp dans edenlerin arasından tuvalete gitmeye çalıştım ve zor olsa da buldum. Tuvalete girdiğimde birbirinden güzel kızlar vardı ve içimden geçirdim "bunlar varken Poyraz sana neden baksın" aynaya baktığımda yine kendimle yüzleştim "sen bu değilsin arya asla bir erkeğin oyuncağı olamaz, seni kullanamazlar." Dedim içimden ve apar topar locaya dönüp çantamı aldım. Kimse görmemişti, herkes kendi alemindeydi kapıdan çıktığımda rüzgârla birlikte kendime biraz olsun gelmiştim ve yürümeye başladım. Çantamı açtığımda kulaklığın olmadığını farkettim ve ufak bir küfür mırıldandım. "Ne kadar ayıp" arkamı dönmemle Poyraz'ı görmem bir oldu şaşkın bir yüz ifadesiyle poyraza baktım beni görmemişti bile yanıma yaklaşıp "nereye gidiyorsun" dedi. "Sıkıldım eve dönmek istedim" diyip yürümeye devam ettim. Arkamdan bağırarak;
-Arya ne oluyor dedi. Hiç bozuntuya vermeden yürümeye başladım ne diyecektim ki ben senden hoşlanmaya başladım beni değiştiriyor musun dicektim yürüdüğüm yerde kalakaldım ne demiştim ben hoşlanmak mı iç sesime yalan söylemiş olamazdım bunları düşünürken kolumda bir el hissettim "Yürü gidiyoruz" kolumu Çekerek "bi kendine gelsene sen köpeğin mi var senin" diyerek bağırdım. Böyle bir atak beklemiyordu sanırım çünkü elleri gevşedi ama dakikasında tekrar tuttu "gidiyoruz dedim" ona meydan okurcasına baktım "istediğin yere girebilirsin ben gelmiyorum" dedim. "Iyi siktir git seni bir güzel becersinler" söyledikleriyle donakalmıştım benimle böyle konuşamazdı ya en önemlisi ben bir bayanım. "1. Benimle düzgün konuş. 2. Kendi başımın çaresine bakarım" diyip yürümeye başladım. Sözleri canımı acıtmıştı, biraz daha yürüdükten sonra arkama baktım ama kimse yoktu ayı çoktan gitmiştir ve ben korkudan altıma sıçıcaktım. Arası arayamam mine en güzel anlarını yaşarken onu bozamam. "Şss güzel kız" diye seslenen birisini duydum ama hiç bakmadım "baksana güzelim" demesiyle elimdeki çantayı kaldırarak arkamı döndüm ve poyrazı gördüm. "Ne işin var burda"
-Seni tek bırakmam dedi
-Bırak dedim gözlerim dolmuştu. Bırak ki eski hayatıma döneyim kaldırıma oturmuştum. Yanıma oturup
-Ben senin hayatını bozmuyorum
-Bozuyorsun eskiden yağız bana iyi gelirdi şimdi amaçsız bir şekilde sen iyi geliyorsun.
Bu sözlerimle kendimde şaşırmıştım Poyraz da. Yutkunduğunu hissettim ve devam etti.
-Bu güzel bir şey değil mi?
-Hayır değil çünkü ben başkasına Muhtaç olmam iyi olmak için birine ihtiyaç duymam.
Poyraz'ın konuşacağı sırada "gidelim mi" dedim beni elimden tutup kaldırdı. Yan yana yürürken "birine ihtiyaç duyman güzel hele ki o ihtiyaç duyduğun insan seni hep görmek istiyorsa" kafamı çevirdiğim an göz göze geldik ama tek kelime edemedim daha çok kısa süre oldu birbirimizle hep uğraşırken nasıl olurda hoşlanırdık? Kafamı çevirip yürüdüm ve arabaya bindik. Kafamı cama yasladım "aslında hiç böyle melankoli takılamazdım ben hep gülerdim, ama sonra annemi hep üzülürken gördüm babam ortaya çıktı yani çıktı derken sorunlu bir şekilde geldi ve ben eğlendiğimde sanki anneme arasa ihanet ediyorum gibi geliyor sende kusura bakma hep huysuz anlarımı görüyorsun" dedim mahcup bir şekilde "kendine haksızlık etme ve her zaman gül çünkü gülünce daha güzelsin"

Eve geldiğimizde merdivenlerden çıktık onların kapısının önüne geldiğimizde "iyi geceler huysuz" diyip gülümsedi. "İyi geceler ayı" diyip merdivenlerden çıktım. Eve girdiğimde annem uyumuştu Aras daha gelmemişti yatağıma kendimi atıp telefona baktım ve kısa bir şekilde arasa haber verdim. Bugün aslında mine ve arasın gecesi olmuştu. Poyraz ve ben biz bilmiyorum onla vakit geçirmek hoş ama hala ona karşı bir uyuzluk var üstümde. Yastığıma sarılıp uzun uzun her şeyi düşündüm. Poyraz, biraz esintili dengesiz ben ise ona göre daha hareketli ama dengeli biriydim. Allah'ım ben ne yapıyorum, bunu kendime yapamam. Aşk diye bir şey yok arya kendini aşk diye bir şey yok...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 01, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sonbahar GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin