Body Rhythm ➵ Justin Bieber

Chapter 2

Brooke

-''Ağzını kapat sevgilim, pek çekici gözükmüyor.'' Arkamdan geldiğinde nefesini enseme üfledi ''o dudakların başka bir zamanda başka bir şey yapması daha ilgi çekici olabilir.''

Ona iğrenircesine baktıktan sonra kapıyı kapattı ve kapının kenarında duran şifreyi tuşladı.
Tuşları girerken  gelen üç büyük köpek arkasında durdu.
"Bu Jessie" Amerikan bulldog'unu gösterirken köpek yüzünü dahada yukarı kaldırdıktan sonra gözlerini bana dikti.
Beyaz tüylü köpek nefesini verirken ağzından akan salyalar beyaz fayansa damladı.Köpeğin hırladığını duyuyordum."Şşhh sakin ol kızım."
Geriye attığım iki adımla bana doğru yaklaşan üç köpeği görünce "b-bir şey yap beni yiyecekler" dedim.

Justin köpeklere ıslık çaldığında her üçüde bahçeye çıkıp uzaklaştı.
-"Bu sadece bir gösteriydi"
-" Ne gösterisi?"
-"Eğer kaçarsan başına neler geleceğinin"
Korku dolu gözlerimle ona baktığımda sertçe yutkundum.Kaçmam imkansızdı.
-"Seni odamıza götüreyim"
Boşta kalan soğuk elimi eline kenetleyerek beni merdivenlerden yukarı çıkardı.
Önümde beni odamıza götürürken gözlerimden istemsizce akan yaşlar yanaklarımdan süzüldü.
Adımlarım gerilerken beni daha da hızlı çekiyor neredeyse üstüne düşmeme sebep oluyordu.
Odaya girdiğimizde yatağın üstündeki aynaya göz attığımda ağzımın açık kalmamasına çabalarken bacaklarım titremeye başladı.
Oda da yataktan başka neredeyse hiçbir eşya yoktu.Sade ve şıktı.Bu evde yaşamak isterdim.Ama bir sorun vardı.

O buradaydı.
Üstümdeki ceketime biraz daha sokulduktan sonra Justin odasının kapısını kapatıp anahtarı arka cebine atmadan önce kapıyı kilitledi.

''Bu evde kurallar var ve''  kollarını önünde birleştirdikten sonra sözlerine devam etti.
-"Eğer bu kurallara karşı gelirsen bir çok cezayla karşılaşırsın"
-"K-kurallar mı?" Sırtımı soğuk duvara çarptığımda bana doğru gelen adımlarından kaçamıyordum.
-"Sadece üç kuralım var bebeğim."  Parmaklarıyla göstererek saymaya başladı "bir- dediklerimin hepsini yapacaksın , iki-dediğim saatte neredeyse orada olacaksın, üç-bu evden ben haber vermeden kaçmaya kalkarsan"
-"Bunları yapamazsın!" Ağlamam gittikçe şiddetlendiğinde justin'in vücuda ve soğuk duvar arasına sıkıştırılmıştım

-"Sana yeni kıyafetler alana dek bunları giy"
Dolabından aldığı boxer'ını ve bol tişörtünü uzattığında karşı gelmek ne kadar istesemde onun gibi bir piçle konuşmak istemiyordum.
Banyoya girip kapıyı kapattığımda kendimi duvara yaslayıp bir kaç saniye kafamı dinledim ama dediğim gibi sadece bir iki saniye.
-"Brooke?"
-"Evet?"
-"Sadece sesini duymak istedim.Benimle konuş.Orada olduğundan emin olmak istiyorum"
Sinirlerimi yatıştırma konusunda ne kadar çabalasamda bana sarf ettiği her cümle buna engel oluyordu.

Pantalonumun düğmelerini açarken bağırdım "şu anda lanet olası pantalonumun lanet olası düğmesini açıyorum"
-"konuşmayı kesme" yumuşak bir ses kapının arkasından geldiğinde gözlerimi devirdim.
"Ceketimi ve tişörtümü çıkarıyorum ve senin verdiklerini üstüme giyiyorum"
-"Tamam Brooke şimdi hemen kapıdan çık" sesi bir anda ciddileştiğinde kalbim göğüs kafesimi parçalayacakmış gibi atmaya başladı.
Tanrım sen beni koru.
Kapıyı açtığımda Justin uzun parmaklarıyla kolumu tuttuğunda sesli bir şekilde inledim.
Canım yanıyordu.

"Kurallara uymadığın ilk anda bu fırsatı değerlendireceğimi bilmeni isterim"

Biliyor musun Justin.Senden nefret ediyorum ve en yakın zamanda bu evden kurtulacağım.