Chapter 3

5K 143 19
                                    

Cinsel olaylar olabilir rahatsız olanlar okumasın.

Brooke

Kendimi odaya kitlediğimden beri ne yapacağımı bilemiyordum.Bana babalık taslayamazdı , buna hakkı yoktu.Kapı çaldığında kilitlediğim kapıyı açmaya niyetli değildim fakat gittikçe bağıran sesine karşı gelemedim.Ölmek istemiyordum.

-''Ne zaman birer sevgili gibi olacağız?'' Elimi tutmaya çalıştığında hızla çektim.''Hiçbir zaman'' başını hafifçe sallarken kaşlarını çattı ''biz sevgiliyiz ama bakire kızımız Brooke nasıl sevgili olunduğunu bilmiyorsa öğretebilirim''

Dolan gözlerimle bulanık görmeme rağmen sertçe kasıklarına tekme atıp koridordan hızla koşarken arkamdan her an gelebileceğini biliyordum.Yerde kıvranıyordu ve ilk defa içimde ona karşı bir acıma duygusu oluşmuştu.Ama ona yardım edemezdim çünkü o kötü birisiydi.Tanrım şuanda yapmam tek gereken şey ondan uzaklaşmaktı.
Adımlarım gittikçe hızlanırken kapıya doğru koşuyordum.
Özgürlüğe sadece bir iki adım kalmışken belimden kavrayıp çeken birşey tüm hayallerimi yıkmıştı.
Geriye doğru çekilirken kendimi tutmak için kapının kulbuna asıldım.
Kilitli kapıyı ne kadar açmaya çalışsamda başarısız olmuştum.

Kolumu sıkıca tutup beni banyoya doğru zorla götürdükten sonra her zamanki gibi arkasından banyonun kapısını kilitledi.
Tanrım beni koru.

Hızla jakuziye su doldurmak için musluğu açtı.
-"Soyun ve küvete gir" Parmağıyla küveti gösterdi ve daha sonra üstündeki tişörtü çıkartıp yere fırlattı.
Dövmeli vücudu gözlerime takıldığında göz göze geldik ve utançla gözlerimi üstünden çektim.
Aslında onun kaslı vücudundan çok, yaptırdığı dövmeleri incelemek istiyordum ama yanlış anlaşıldığım belliydi.

"Girecek misin yoksa yardım mı edeyim?" Kaşları çatıldığında onu daha fazla kızdırmamak için üstümdeki tişörtü yavaşça sıyırdım.
Gözleriyle neredeyse beni soymaya başladığında ağlamam şiddetlenmişti.
-"Ağlama!" Sesi büyük banyoda yankılandı ve yerimde sıçradım.
Kendimi tutmaya çalışıyordum ama bu neredeyse imkansızdı.

İç çamaşırlarımla kaldığımda Justin yanıma geldi ve arkamı dönmemi işaret etti.
Arkamı döndüğümde bedenime dokunduğu anda titremeye başladım.
Büyük elleri bedenimde gezindiğinde tüylerim ürpermişti.
Eli ilk önce kopçama doğeu ilerlediğind onu durduran şey ağzımdan dökülen kelimeler oldu "lütfen"

-"Ne için lütfen"
-"Bu işi uzatma" sesim titriyordu.
Dudaklarını ıslattıktan sonra boynuma  nefesini verdi.
Daha sonra omuzlarıma ıslak öpücük kondururken izlediği yol istemeden de vücudumda bir etki yaratıyordu.
Dudakları omuzlarımdan boynuma ve daha sonra kulak mememi bulduğunda dilini kullanarak emdi.

Aynı zamanda elli tekrar kopçama gitti ama bu sefer onu durduracak hiç bir şey olmadı çünkü dudaklarımın arasından bir inleme dökülmemesi için  dudaklarımı sertçe kapamaya çalışıyordum.

Kopçamı iki parmağıyla neredeyse bir saniye bile geçmeden açtığında gözlerim ayaklarımın önüne düşen sutyenimi izledi.
İki elide göğsümü kavradığında boynumu geriye attım.
Bunu yapan kişi lanet olası hormonlardan başka biri değildi.
Kulağıma doğru fısıldamaya başladı.
-"Sanırım seni sevmemin bir nedeni daha çıktı,öğrenmek ister misin?"
Başımı iki yana sallamak istedim ama kendimle başa çıkamayacak kadar meşguldüm.

Nefesini kulağıma üflerken "göğsün" tekrar sağ göğsümü sıktı "tamda avucuma göre"

Daha sonra beni jakuzinin kenarına oturttu.Dizlerime kadar sıcak suya girdiğimde onun pantalonunu çıkarmasını bekledim.
Siyah calvin boxer'ıyla sıcak suya girdiğinde hala iç çamaşırımla durduğumu fark etti.

"Yardıma ihtiyacın olduğunu söyleseydin seve seve yardım ederdim" dudakları yukarı kıvrılırken kilodumun lastiğinden tutup bacaklarımdan aşağıya doğru çekti.

Şimdi tamamen çıplaktım.
Bacaklarımı birbirine yapıştırdığımı gördüğünde tekrar kaşlarını çattı ve büyük ellerini iki dizime koydu.
Neredeyse titriyordum ama güçlü kalmalıydım.
Titreyen bacaklarımı araladığında ne yapacağını biliyordum.
"Kendini bana bırak tamam mı?" Cevap vermeme zaman tanımadan birden iki parmağını içime iterek beni hazırlıksız yakaladı.
Zihnimdeki uyuşukluğu ezip geçen bu yeni saldırıya iç geçirdim.
-"Bunu hisset, bedeninin ne kadar hoşlandığını anla.Sadece benim için sırılsıklamsın"
Sesinde hayranlıkla karışık bir hayret vardı.Parmaklarını gittikçe hızlanarak sokup çıkarıyordu.
Bacağım istemsizce gittikçe aralanırken  gözlerimi kapatmıştım.
İnledim.Sonra parmakları uzaklaştı ve ben istekle baş başa kaldım.Bu yaptığım utanç vericiydi.
-"Devam edeceğim"
Belimden tutup beni kucağına oturtmak için aşağıya çekti.
Justin'in kabarıklığı üzerine oturmamdan rahatsız olmuştum fakat çok geçmeden yine bacaklarımı araladı.
-"Adımı söylemeni istiyorum"
-"Bu yaptığının ne kadar yanlış olduğunu biliyorsun değil mi"

Dediklerini dinlememe karşın parmaklarını içime sokmak yerine klitorisimin üstünde gezdirdi ve okşamaya başladı.
Kafamı tekrar arkaya attığımda açıkta kalan boynumu emmeye başladı.
Justin'in parmaklarından biri tekrar içime kaydı.Belimi sardığı diğer koluyla beni olduğum yere sabitlemişti.İnlememi bastırdım.

-"Sen istesende istemesende adımı söyleceksin" Parmağını içeri dışarı kaydırırken tepkimi ölçmek için yanan gözleriyle bana bakıyordu.
-"Hayır" dedim zevk içinde kıvranarak.
-"Bu senin elinde olan bir şey değil Brooke"

Sıcak ve ağır arzum, kan dolaşımımla çağlarken ve...sinir uçlarımdan nefesime kadar her şeyimi etkilerken inledim.Kalbim göğsümden fırlamaya çalışarak gümbürderken,kulaklarım pompalanan kanla zonkluyordu.
Ve dudaklarım sadece adını söylüyordu.

Body Rhythm ➵ Justin BieberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin