GİRİŞ

413 22 2
                                    

Ben Deniz Çağıran . Ailemle beraber İstabulda yaşıyoruz.
Ha bu arada ailem vampir avcısı. Benide öyle yetiştirdiler. Küçüklüğümden beri sıkı bir eğitim aldım . Ama ne yazıkki daha hiç vampir öldürmedim. Nedense içimde vampirlere karşı ailenin diğer üyelerinden daha fazla nefret duyuyorum.

-Deniz. Kalk artık bugün okul başlıyor.

Hay aksi. Okulu tamamen unutmuşum. Hemen kalktım ve üzerime siyah dar bir t-shirt altınada kot ve son olarak spor ayakkabılarımı giydim ve aşağı indim.

-Herkeze günaydın.

Herkeze dedim çünkü çok kalabalığız. Sayımız biraz daha az olsa üşenmeden teker teker hepsine günaydın diyebilirdim.

Ama napcan be ya mecbuuuur.
Tamam vurmayın.
Herzamanki yerine geçtim ve hızlıca kahvaltı yaptım. Annemin yanağını sıktım.

-Akşam görüşürüz fıstık.

,-Ahaha . Deli çocuk. Dikkat et. Yanına mine aldınmı ?

-Hadi ama ben vampirlerin benden kaçmasını değil yaklaşmasını istiyorum. Böylece birini öldürebilirim.

Annem babama tedirgin olmuş gibi baktı sonra bana dönüp devam etti.

-Mineyi alacaksın. İtiraz istemiyorum.

Oflayıp biraz mine aldım ve evden çıktım. Yeterince uzaklaştıktan sonra mineyi çöpe attım ve okula gittim.

İnşallah bir vampir bana saldırırda öldürme fırsatı bulurum.

Bahçede en yakın arkadaşım Edizi gördüm ve yanına gittim.

-Naber dostum ?

-İyi sen.

-Herzamanki gibi.

Onaylar bir şekilde kafasını salladı. Onunda ailesi vampir avcısıydı.

Tam sınıfa çıkarken okulun arkasından bir çığlık sesi duyduk ama çığlık anında kesilmişti.

Ediz ile birbirimize baktık ve aynı anda koşmaya başladık.
Onu gördüğümüzde bir kızın boynundan kan içiyordu. Bizi görünce direk saldırıya geçti.

Ama biz ondan bir adım öndeydik. Hemen kazıklarımızı önce kollarına sonrada bacaklarına saplayıp etkisiz hale getirdik.

Ben daha hiç vampir öldürmemiştim. Ediz ise öldürmüştü. Bu yüzden bana izin verdi.

Kazığı aldım ve kalbine sapladım. Çığlık atmadı. Teninin rengi beyazdan mora döndü ve sonra vücudu toza dönüştü.

Aslında geriye dönüp bakınca keşke onu öldürmeseydim diyorum...

Yine sıkıcı bir okul gününden sonra eve geldim. Bugün dolunay var. Nedenini bilmiyorum ama dolunayı çok seviyorum.

Evin terasında oturmuş hep birlikte sessizce geceyi izliyorduk.

Sessizlik benim acı çığlığımla bölündü. Bacağım ters dönmüştü. Ardından iki kolum birden ters döndü ve yere yıkıldım.

Annemle babam beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama nafile. Diğer bacağında ters döndü.

-Çok acıyor .

-Merak etme geçicek.

Dedi annem ardından babama haber verdinmi diye sordu.

Kime haber verdiler. Bana ne oluyor diye düşünürken belinde şiddetli bir acı hissettim ve gözlerim karardı.

Uyandığımda bir kan gölünün ortasında yatıyordum.

Bir dakika . Kan gölümü. Etrafıma baktım ve istemsiz bir çığlık attım. Herkezin üzerinde dev pençe izleri vardı.

Neden bana vampir öldürtmediklerini şimdi anlıyorum. Ben bir kurdum.

Ailemden gizli vampir öldürdüm ve laneti tetikledim demekki. Ve onları ben öldürdüm . Ben.

Dizlerimin üstüne çöktüm ve ağlamaya başladım .

O sırada arkamdan bir yerden bir ses geldi.

-Hey evlat. Burdan gitmeye ne dersin ?

Bir hışımla arkamı döndüm.

-Sende kimsin ?

-Ben senin babanım.

Mizahtan yoksun bir şekilde güldüm.

-Baba mı ? Sen ne diyorsun. Ben bu masum insanları öldürürken nerdeydin ? Babaymış. Sen onu benim külahıma anlat.

-Evet haklısın.  Sonuna kadar haklısın ama böyle yapman birşeyi değiştirmeyecek. Benimle geleceksin.

-Sanırım haklısın. Bütün bunlar bir vampir yüzünden oldu. Cezasını da diğer vampirler çekecek.

Bunun cezasını hepsi çekecek.

Aslında bunu daha önce yayınlamıştım ama sonra kaldırmıştım. Biraz ekleme yaptım ve yeniden paylaşmaya karar verdim.

Bu arada kapak için arkadaşım
nur_siyahpapatyaya teşekkür ederim.

İyi okumalar.

 OMEGA #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin