Eveet.Güzel bir başkanlık seçiminin ardından yine herkese selamlar.Bu sabah öyle bir sevinçle kalktım ki müthişti.Ama sonu kötüydü.Neredeyse merdivenlerden uçuyodum.Ay çok kötü.Böyle bir anım var zaten uçmuştum sonrasında bileğim pert.Neyse yine giyindim müthiş topuzumu yapıp güzelce aşşağıya indim.tam saçımı düzeltiyor iken babam ''Başkannnn'' diye bağırmasın mı.Ödüm cörtledi valla.Sonrasında aşşağıya indim ceza olarak onunla bilek güreşi yaptım.Tabikide ben yendim dermişim.Tam tersine malesef o yendi.Neden bu erkeklerin gücü daha fazla.Terbiyesizler.Sonrasında kahvaltımı yapmaya başladım.Ardından babam ''kızım istersen haftaya bankları getirtelim olur mu?'' demesinin ardından ''Tabiki baba getir olur'' dedim.Sonrasında kahvaltımı edip servise bindim.Servisteki herkes beni alkışlamıştı şöför dahil.Başkan olmuştuk yani bir zahmet.Sonrasında okula vardık.Sıra olunca başkan olarak kürsüye çıkmam istendi.Çıktım ve yapacaklarımı yine söyledim.
''Evet arkadaşlar.Size söz verdiğim gibi banklarımız gelecek.Nasipse haftaya bahçeye konulacaklar.Sonrasında boya işleride yapılacak.Devamıda gelecektir.Son olarak beni seçtiğiniz için size teşekkür ederim.''
Dememin ardından sınıflara girdik.Hocamız geldi ama yanında iki öğrenci ile birlikte.Birisi uzun boylu kumral bir çocuktu ayağında larcivert basketbol ayakkabıları vardı.Diğeri ise ondan daha kısa cılız bir şeydi.Siyah gözlüklüydü.Sonrasında isimlerini öğrendik.Basketbol ayakkabısı olanın adı Kadir,diğeri ise Eray idi.İyi birine benziyordu.Sonrasında öğretmen onlara sıra belirledi ve oturdular.Tabiki ilk selamlaşmayı ben yaptım.Direk gidip Kadir ile el sıkıştım.Kocaman eli vardı.İnce desen ince değil kalın desen kalın değil bu tonlarda bir sesi vardı.Sonrasında ''Merhaba'' dedi ve ''ya'' diye güldü.Bende dik ve şaşkın bir şekilde ona bakıyordum.Ne acaip bir çocuktu bu sonrasında Eray ile el sıkıştım.Bu ona göre daha sakin ve efendi biriydi.Sonrasında dersimizi işledik.Tenefüse çıkarken Kadir ile Eray da bizimle geldiler.Serkan onları bizim tayfaya katmıştı.İyi çocuklardı tabi.Ama artık 6 kişi iken 8 kişiydik.Okulda artık bir ordu gibi gezecektik.Olsun buda iyi idi.En azından kimse bize sataşamazdı . Sonrasında yolumuza devam ettik.Hoşgeldin hediyesi olarak onlara brownie aldık.Kadir bize brownieyi çok sevdiğinden bahsetti.Tabi bizde ona hediye olarak brownie aldık.Sonrasında zilin çalmasıyla sınıfa girdik.Sınıfta dersimiz matematikti ve sınav olacaktık.Tabi Kadir ile Eray bilmedikleri için onlara da kopya verecektik.Kadir bize ingilizcesinin iyi olduğundan bahsetti.Bizde ingilizce sınavında ondan kopya alacaktık.Sonrasında başladık çözmeye .Kadir rahat vermiyordu.Sürekli Serkan'a ''Hişt eşek kopya ver la '' diye diye Serkan'ı bezdirmişti.Oda ne yapsın kopya veriyordu.Ardından sınavı böyle geçirdik.Hoca tenefüste kağıtları topladı ve gitti.Sonrasında tenefüse çıktık.Birde baktım ki babam karşıda bana sesleniyor.Direk depar atarak yanına gittim.Sonrasında ona sarılmamın ardından bana dedi ki ''Napıyorsunuz geçerken bir uğrayayım dedim.Nasıl gidiyor başkanlık,harçlığın var mı?'' diye sordu.Bende hemen ''Valla gayet güzel harçlığımda var ''dedim.Sonrasında bizim tayfaya yeni katılanları gösterdim.Babam zaten bize çete diyordu.Şimdi ordu der artık.Sonrasında zilin çalmasıyla sınıfa geri döndük.Sınıfta bizi güzel bir sürpriz bekliyordu.Hoca sınavları okumuş ve herkese brownie almıştı.Tabi bunu gören Kadir ''oğa oğa oğa''diye delirmeye başlamıştı.Sonrasında hoca okudukça biz daha fazla mutlu olduk.95 almıştım.Bir soru ile kaybetmiştim.Ama olsun 95 hiç yoktan iyidir bence.Bizim tayfadanda 80'den aşşağıya not alan yoktu.Tabi başarılıydık.Napalım.Sonrasında öyle böyle derken okul bitti ve evlere dağıldık.Bugün onlara yani yeni gelen arkadaşlarımızla yine güzel bir gün yaşayacaktık.İlk önce sinemaya ''Deliha''adlı filme gittik.Orda iki buçuk saat eğlenmemizin ardından gidip hamburger yedik.Birsürü selfie çekinmeyide unutmadık.Sonrasında sırayla evlere dağıldık.Annem eve geldiğimde patates köfte yapmıştı.Öyle bir çıkmıştım ki odama hemen ellerimi yıkayıp aşşağıya masaya inecektim.Tabi sabah dediğim korkulan olay yaşandı.Merdivenlerden uçtum.Ama Allah'tan hiçbir şeyim yoktu.Oh be sonrasında direk hızlı bir şekilde yemeğimi yer iken annem böldü.''Yavaş kızım arkandan kovalayan yok sakin biraz sakin''dedi ama ben onu dinlemedim bile devam ettim.Neredeyse 10 dakikada tabağım tertemizdi.Sonrasında salonda oturduk.Babam ile boya işlerini konuştuk.Olursa bankların geldiği gün boya yapılacaktı.Ardındanda doğum günü organizasyonları için okulun toplantı salonu daha düzgün bir hale getirilecekti.Mutlulukla odama çıkıp bunu Melis'e söyledim.Oda herkese söylemişti.Sonrasında duşumu alıp kahvemi ve kitabımı elime aldım.Bir saatlik bir okuma yapmamın ardından yatağıma uzanıpdüşünmeye başladım.Aslında benim hayatım çok güzeldi.Mutlu bir ailem,yakışıklı bir sevgilim ve asla unutamayacağım birsürü kardeşim vardı.Acaba biz üniversitede nasıl ayrılacaktık.Bunu kara kara düşünmeye başladım.Belkide hepimiz aynı üniversiteyi yazar belki kazanırdık.Neyse boşverin bunu iyi geceler herkese :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Okul Hayatım
Novela JuvenilArkadaşlarıyla güzel bir okul hayatı geçiren bir kız.Bazı bölümler gerçektir,bazıları ise sadece hayal ürününden ibarettir.İyi okumalar :)
