Hayal kırıklığı

5 0 0
                                    

Dün Waffle ve Max'i bulduk bunca zamandır dolabın içindelermiş. O duyduğumuz köpek sesleri ise sahteymiş. O sesleri Bernard ses kayıt cihazıyla yapmış.bu arada beni kaçırdığından beri Bernard'dan haber alamadık. Nerede , ne yapıyor bilmiyoruz. Bunu her düşündüğümde Earth bana:

- Sakin ol, bir daha sana zarar veremez. Ben senin yanındayım. Diyordu.

Okulların açılmasına 1 hafta kalmıştı. Earth ile İstanbul'da çok güzel vakit geçiriyorduk. Buradan gitmek istemiyordum. Özellikle Earth ile bu kadar yakınlaşmışken ve maceralarımızı düşününce hiç gitmek istemiyordum. Ama annelerimizi görmek ve tabi okula gidebilmek için geri dönmeliydik. Waffle ve Max'de çok iyi arkadaş olmuşlardı. Geçen odada kitap okurken biri telefondan aradı ama cevap vermeden kapattı. Bu arayanın Bernard olabileceğini düşündüm ama kimseye söylemedim. Zaten gitmemize birkaç gün kalmıştı. Son günlerimi mutlu ve huzurlu geçirmek istiyordum. Bugün uçak biletlerimizi almaya gittik ama hava bozuk olduğu için uçakların hepsi iptal edilmiş ve 15 Nisan'a  kadar da yokmuş. Bunu duyunca çok korkmuştum. Uçaklar iptal edilirse eve nasıl dönecektik ya da okuluma nasıl gidecektim. Dönüp Earth'e baktım. Halinden memnun görünüyordu.

- Nasıl bu kadar rahatsın?

- senin olduğun her yer bana cennet. Dedi.

Bende utandım ve hiçbir şey demeden otele geri döndük. Odaya çıktık. Earth bana bakarken, bende ne yapacağımızı düşünüyordum. Sonra aklıma bir fikir geldi. Earth'e dönerek:

- Bizde İstanbul'da yaşarız.

- Ne? Dedi Earth şaşkınca bakarak.

- Duydun işte burada yaşayalım. Dedim

Pembe HayallerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin