Danielle Broks'tan
Sparks'a aldığım kitap... Cidden büyüleyici bir kitap. Ona bu kitabı almamın nedeni, biraz 'bizi' öğrenmesi. Evet, bizi. Hemnzoni olmak... Değişik aslında.
Her Hemz'in kendine göre gücü var. Örneğin benim ki; Ateş!
Bütün güçlere sahip olabilecek tek bir kişi var... O kişi hala aranıyor, bu sırada bu özel güç 'HENZOK KÜTÜPHANESİ' adında bir yerde gizli tutuluyor.
Bu gücü herkes kaldıramazmış, en son bu güç 'Hermon Ynui' adında birisine verilmiş, öldükten sonra o gücü ondan alıp saklamışlar.
Sparks Ynui... Spraks... Ynui...
Ne!
Ah, bu şaka olmalı. Hermon'un soyunu devam ettirecek kişi Sparks mı? Bir saniye. Olamaz değil mi?
Hayır, istemediğimden değil! O, bunu kaldırabilecek mi? Kaldıramazsa... Sonuç.... Ölüm olacak!
Yakın zamanda, dünyadan ve bizim dünyamızdan yeni savaşçılar seçilecek.
Bu konu hakkında en bilge kişiye danışmalıyım, böyle bir durum olmasının imkanı yok!
Sparks karıncadan ince, çiçekten daha kırılgan! Eğer o gücü alırsa, onu öldürüp gücünü almak isteyen bir çok kişi olacak! Bunu göze alamam. Umarım, her şeyin en iyisi olur...
Sparks Ynui'den
Vücudumda ki ufak sarsıntıdan dolayı hemen uyandım, daha çok erkendi! Saat daha beş idi.. Kan ter içinde kalmışım, ne oldu bana? Gece iblisler falan gelip boğazımı falan mı sıktı?
Şimdi uyamamın imkanı yoktu! Boş boş duracak mıydım? Tabii ki hayır! Danielle'nin aldığı kitabı okuyacaktım.
Hemnzoniler.
Dün çantama koymuştum, hemen kalkıp kitabı çantamdan alıp yatağıma doğru koştum. Her yer aydınlanmasın diye minyatür gece lambamı açtım ve kitabı okumaya başladım. Herhangi bir sayfayı açtım.
" Madde 23: Her Hemnzoni, Hemnzoni olarak doğmak zorunda değildir! Normal insan olarak doğup, her yıl dünyadan seçilen hemnzonilerden olabilir!"
Vay canına! Bu, çok hoş. Herkesin bir şansı var yani! Hala hemnzoni olma şansım var, ahahah!
"Madde 24: Hemnzoniler, dünyada ise parmaklarındaki 'H' harfini kapakta yükümlülerdir. Aksi taktirde gücü kendisini yok edip, kapatacaktır. Bir nevi devre dışı bırakılacak."
Bu özellik güzelmiş! Hemnzoni olduğunu kimse bilmeyecek, gizli olacaksın, kimse bilemeyecek.
"Dipnot! Hemnzonilerin bazılarının birden fazla gücü olabilir! Buna, 'çok sihirli' denilir."
Bak, bu çok değişik!
Kitabı okurken, zamanın nasıl geçtiğini fark etmedim bile! Saat 6:30 idi. Hazırlanıp okula gitmeliydim, hemen yataktan fırlayıp elimi yüzümü yıkadım. Üstümü giyene kadar saat yedi olmuştu. Acele ile evden dışarı çıktım ki- kulaklığımı ve telefonumu unutmuşum! Onları da alıp okulun yolunu tuttum.
Telefon, benim müzik kaynağım! Müziksiz yapamam. Tıpkı az sonra yapacağım gibi her gün giderken müzik dinlerim.
Sabahın erken saatleri olduğu için, kuşlar ötüyordu. Bu çok huzur vericiydi. Kulaklık olsa bile, onların cıvıldamasını duyabiliyordum. Tıpkı koro gibi.
Okulun kapısından girdiğim anda, güvenliğe selam verip, günaydın dedim. Bunu yapmadan duramam. Her sabah da yaparım!
Daha derse yarım saatin olduğunu görünce, kantinde biraz kahvaltı yapmak aklıma geldi. Şu saatler pek kalabalık olmazdı zaten.
Hemen bir masaya oturup, tost sipariş ettim. Bir kaç dakika sonra gelen tostumu öküz gibi yedim! Çok acıkmıştım.
Ders vaktinin geldiğini görünce hemen fırladım, sınıfa girdiğim an sınıfta sanki kıyamet kopuyordu! Hadi ama, üniversiteli oldunuz ne bu çocukluk!
Birbirlerine kağıt atanlar, tükürenler, kavga edenler.
Her zaman ki yerime oturup, dersin öğretmenin gelmesini bekleyecektim. Zaten birazdan gelir diye düşündüm.
Sahi, ders ne? Umarım fizik değildir. "Ashkey Krus" biraz çılgın bir kadındır.
Danielle'nin koşarak sınıfa gelip, yanıma oturmasıyla gün benim için başlamıştı!
Danielle, sanki bana bir şey söyleyecekmiş gibi bakıyordu.
"Ne oldu Danielle? Bir şey mi söylemek istiyorsun?"
"Ha, ne? Dalmışım. Y-yok bir şey."
"Ah, peki."
İnanmış gibi yaptım, ama inanmamıştım! Er ya da geç, öğrenecektim!
••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
Sonunda dersler bitmişti. Eve gitme zamanı gelmişti, bu çok güzel bir duygu.
Bugün Danielle ile bir kafede buluşacakmışız, konuşmak falan için. Bende itiraz etmedim tabii.
Eve gidip, hemen banyoya girdim, sıcak su ilaç gibi gelmişti. Üzerimde ki bütün yorgunluğu almıştı.
Banyodan çıktığım zaman, saçımı kurutup iyice taradım. Banyodan sonra hep kabarırdı. Bu yüzden fön çektim. Çok abartılı olmayan bir makyaj yaptım, çiçekli elbisemi giydim ve dolgu topuklu ayakkabımı şimdi hazırdım! Ama, bu saatte buluşmayacaktık. Bu yüzden evde duracaktım.
Herkese merhaba! Normalde 1000+ kelime yazacaktım fakat, aklıma fikirler gelince 600+ kelimede bitireyim dedim. Diğer bölümde olacaklar belli bile. Çok değişik olacak!
°NazDsDj°
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEMNZONİ
FantasyDünya ikiye ayrılır, hemnzoniler ve insanlar. Hemzoniler... Tek ve gerçekler. Güçlüler, sihirliler!