Adını sınıfını öğrenmem lazımdı. Tatliyidi. Cansuya doğru koştum. Kendini tutamadım ve hizlica carptim. Heyecandan ıngilizce konusuyordum. Dilim tutulmuştu. Sordum ona anlamadı. Şu içtim hızlı hızlı. Kıvanç tı adı. Koluma baktım adim yazılı bileklik yok. En degerlim. Zil çaldı. Derse girdik. Telaslandim. Derste kapı çaldı. O çocuk. Biri bileklerini dusrmus hocam dedi. Bütün kızların gözü ondaydı. Melisa dedi. Yanlış Melissa dedim. Fransız kökenli diyerek cevap verdi. Şaşırdım. Hoca cikabilirsin dedi. Göz göze geldik. Daha önce çok sevgilisi olmuş galiba. Arastiricaktim onu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Hikayem
RandomBazı insanlar sadece konuşmak için vardır. Bazıları ise yaşamak. Ben ise hem konuşulan hem yasayanim. Ya siz ? Hiç düşündünüz mü?