Ben Senden Önce Ölmek İsterim

326 24 1
                                    

Sabah erkenden uyanmıştım..
Eylül'ün sözleri aklımda yankılanıyordu. Bana,bana bunu nasıl diyebiliyordu? Onun için yaptığım,onca şey varken.
Gözaltlarım morarmıştı ve halsizdim suratım ruh gibi beyaz.
"Yine bok gibiyim"
Geçirirken içimden.
Tansunun arkamdan gelip sarılmasıyla irkildim.
"Hey dostum senin sorunun ne kalbim çıkacaktı."
"Kork diye yaptım zaten."
"Tansuu!"
"Tamam tamam ben sana bir şey dicektim."
"Dinliyorum?"
"Bugün Alilerin çiftlik evine gideceğiz."
"Eee?"
"Eesi Sende geliyorsun."
"Kim demiş ?"
"Ben diyorum itiraz istemiyorum."
"Of."
"Bir saatin var duşunu al,çantanı hazırla,eşofman giymen daha sağlıklı bence ve Dilaların odasına gel."
"Emredersiniz komutanım."
"Rica Asker."
Sırıtarak odadan çıktı.
Dolabımı açıp kırmızı spor çantamı aldım.
İçine gecelik eşofman koymuştum.
Üzerime siyah rambo atlet giyip altıma üstü bol altı dar gri eşofmanımı çektim ayağıma beyaz spor ayakkabımı giydim.
Parfümümü sıkıp odadan çıktım.
"Hadi hazırım"
"Tamam hadi kızlar Aliler aşağıdalar."
Aşağıya indik.
Siyah büyük minibüs tarzı bi araba vardı.
Arkasına geçtik.
Önünde Ozan ve Ali vardı.
Eylülle yan yana oturduk,parfüm kokusunu hissedebiliyordum uzun süreden sonra ilk defa bu kadar yakındık keşke,keşke sarılabilsem şuan ona..
"Hazır mısınız kızlar çoşmaya!"
Diyerek sırıtıyordu Ozan.
"Gereksiz"
Diye fısıldamasıyla Tansunun,
gülmeden edemedim.
Hava çok sıcaktı,ve yol bitmek bilmiyordu,pencereleri açsakta güneş ışığı bizi bitirmişti.
"Burada dur kanka"
Dedi Ozan.
"Benzinlikte mi?"
Sordu Ali.
"Evet hem benzin alalım hem de içecek yiyecek bir şeyler."
"Tamam"
"Kızlar şarap,votka vişne suyu alıyorum tabi sevdiğiniz başka bir şey varsa söyleyin."
"Cips çikolata çerez alın Ali."
Dedi Hande.
"Hayat Tuborg sever Ozan ona Tuborg al 3,4 tane."
Dedi Eylül
Bi anda suratını utanma kaplamıştı,ağzından kaçırdığı belliydi.
Tansu öksürerek sırıtıyordu. Ozanın suratı düşmüştü.
İçecekleri alıp gelmişti ve yola koyulmuştuk.
Ve sonunda gelmiştik,güzel bi ahşap evdi yanında at çiftliği vardı hemen,ilerisinde akan bi dere tam kafa dinlemelik kendime böyle bi ev almalıyım bence..
"Hayat hadi içeriye!"
İçeri girdiğimde,şömine en sevdiğim.
"Arkadaşlar üç oda var yani üç yatak odası."
"Tamam abi işte birinde Eylül ile ben diğerinde Hande ile sen diğerindede kızlar kalır."
"Uyar mı size kızlar."
"Uymaz ruhu orospu" diye geçirdim ama hiç bir şey diyemedim.
Odalara çıktık.
"Ne yani Eylül o piçle mi uyuyacak Tansu?"
"Sakin ol"
"Tamam"
Elimden bir şey gelmiyordu,şortumu tişörtümü çekip aşağıya indim.
Hayat ve Ali oturuyorlardı.
Yanlarına oturdum ve sohbet etmeye başladık,kısa sürede diğerleride geldi.
"Açıktım hava da kararmış zaten hadi bir şeyler hazırlayıp yiyelim."
"Tamam Ali'm"
"Ne yapalım Hande?"
"Valla Tansu sen çorba yap,Hayat fırında Tavuk,Eylül salata bende tatlı."
Kalkıp mutfağa geçmiştik,Eylül salata yapıyordu.
Tavuğu fırına verip odaya geçtim.
Ali ve Ozan gülüyorlardı.
Pislik herif diye iç sesimle diyalog kuruyordum.
Eylül ve Tansu da geldi.
Yemeği hazırlayıp masaya oturduk.
Herkes şarap içerken biramı yudumluyordum.
Yemek yedikten sonra masayı topladık.
Ve salona geçtik..
Film izlemeye karar verdik,komedi filmi izlerek iki saatimizi öldürdük.
Hava da fırtına vardı.
"Hadi şömineyi yakalım."
"Tamam da odun toplamak lazım."
"Tamam hadi gidelim,orman değil mi odundan çok ne var ki"
"Tamam"
"Siz gidin,ben biraz koltukta uzanayım."
Dedi Eylül.
Hep beraber evden çıktık.
Ormanın derinliklerine inerken.
"Ayı falan çıkmaz demi Ali?"
Dedi Hayat.
"Yok aşkım merak etme sen."
Tam yarım saattir ormandaydık ve şimşek çakıyordu.
"Ölcez şimdi gidelim artık."
"Tamam"
"Yukardan gelen simsiyah duman neydi öyle gece bile gözüküyordu."
"Bilmiyorum ki.."
Hepimiz dumana odaklanmıştık,
Siren sesiyle kendimize geldik.
"Noluyor lan!"
Dedi Ali.
Ve hızlıca eve koşmaya başladık,
Ev ateşler içindeydi..
"Evim! Babam öldürcek beni!"
Diyordu Ali.
"Bi dakika Eylül içerideydi!"
Demesiyle Tansunun beynimden vurulmuşa döndüm.
Hayat kafasını Alinin göğsüne koymuş ağlıyordu.
Ozan ise donup kalmıştı.
"Bir şey yapın!"
"Yardım edin ona içeri girin!"
Elim başımda ağlayarak bağırıyordum.
Tansu beni sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Çekil!"
Tansuyu iteleyip ateşe doğru koştum..
Arkamdan yapma! Hayat! Dur! Kelimelerini bırakarak eve girdim,cehennem gibiydi sıcağı iç organlarım bile hissediyordu.
Eylülü koltukta baygın bir şekilde buldum,nefes alamıyordum elimle ağzımı kapatıyordum.
Eylülün kollarını omzuma atarak,evden çıkarmayı başarmıştım.
Ambulans hemşireleri hemen gelip almışlardı. Ve bende olduğum yere yığılmıştım..
Tansunun ağzından;
Çok korkuyorduk,ev alevler içindeydi. Eylül alevler arasında kayboluyordu. Taki Hayat eve girene kadar. Girip çıkamadığında birlikte el ele öldüler sandım,ama yine güçlü durdu Hayat. Eylülü o evden çıkardı. Kendiside oksijensizlikten bayıldı zaten,Hızlıca ambulansla hastahameye kaldırdılar onları bu arada evde kül olmuştu.
"Hastahaneye geldiğimizde ikisinede hava verildi ve serum bağlandı Eylülün ciğerleri biraz daha kötüydü,ama iyi olacaktı. Hayatın ise bilekleri yanmış iki bileğide sarılıydı.
3 saattir serum var ve uyuyorlar. Üç saattir uyanmalarını bekliyoruz.
Haberi alan Dila ve Belinayda koşarak geldi.
Hayat'ın annesi,babası ve ablası ilk uçakla burdaydı.
Eylün annesi,babası,kardeşide.
Herkes çok korkmuştu.
Ali hala evi düşünüyordu. Haklıydı milyonluk ev yanmıştı.
Yangının evin kenarındaki saman topluluğuna şimşek düşmesiyle başladığını,kısa sürede evi alevler aldığını söylediler.
Eylül'ün ailesi Hayata minnettarlardı ve ailesinede.
Eylülün babası Mümtaz amca "Çok vefalı bir evlat yetiştirmişsiniz Ilgın Bey" diyordu. Acaba vefalı dediği kızın kızıyla eskiden sevgili olduğunu duysa ne yapardı. Sırıtmadan kendimi alamadım. Kızların serumları bitmişti. Eylül uyanmış.
Yanına gidiyoruz hep beraber.
Odaya girdik.
Annesi Nur Teyze "Güzel kızım diyerek sarıldı."
Eylül şaşkınca "Ne oldu bana?" diyordu.
Kardeşi Emre olan biteni ablasına anlattı.
Eylül "Hayat nerde? Görmem lazım."
Yerinden kalktı.
Direk Hayatın odasına yürüdük.
Odaya girdiğimizde ailesi yanındaydı.
"Ben çok teşekkür ederim Hayat ne desem az" dedi.
Hayat ise önemli değil dercesine gülümsedi.
Doktor bey ikisininde dinlenmesi gerektiğini söyledi. Okula gitmeyin iki gün. Hayat sende bileklerin için pansumana gel dedi ve taburcu etti.
Hayat ailesiyle yazlıklarına gitti Eylül ise otele.
Aradan bir hafta geçti ikiside ortalarda yoktu. Telefonlarıda kapalıydı..

✨Ege Seninle Güzel ✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin