BİR TUTAM HAYAL

Bölüm Başlığı

Sabah Selin'in aramasıyla uyandım.
-Efendim Selin ?
-Sesin uykulu geliyor hala uyuyormusun ?
-Evet niye sabahın yedisinde kalkayım bugün cumartesi unuttun mu ?
-Ben unutmadım da sen unutmuşsun kampa gideceğimizi
-Ya tamamen aklımdan çıkmış hemen hazırlanayım öptüm
Madam Eliza kamp hakkında hiçbir bilgi vermemişti. Sırt çantama en sevdiğim mavi eşofman takımımı, birer tanede kazakla pantolon koydum. Saçımı sıkı bir şekilde at kuyruğu yapıp kendime sandivç hazırladım. Ve kıyafetlerimi giyip bir miktarda para aldıktan sonra siyah spor ayakkabılarımı giyip okula yürümeye başladım. Geç kalmamak için hızlı yürüyordum ve yorulmuştum. Okula gittiğimde iki tane otobüs vardı herkes yerleşmişti. Acaba Selin hangisinde diye düşünürken camdan el salladığını gördüm ve hemen bindim. Orta sıralardaydık.
-Yetişemiceksin sandım Ada
-Aramasan öyle olacaktı sağol
-Önemli değil
Madam Eliza bir açıklama yapıyordu herkes sessizce Madam Eliza'yı dinliyordu.
-Çocuklar otobüs birazdan kalkacak, bir gün orada kalacağız, beden eğitimi öğretmeniniz Sinan bey ve ben olacağım.
Madam Eliza'nın konuşması bitmişti. Bizim otobüsümüzde Madam Eliza vardı yan otobüste ise beden eğitimi öğretmeni. Madam Eliza'nın bir açıklaması daha oldu
-Yol üzerindeki markette duracağız ve yiyecek bir şeyler alacağız
Bu açıklama hepimizi çok sevindirmişti belliki. Selinde sandivç yapmış ama orda yesek daha iyiydi. Doğa gitarını getirmiş ve gidene kadar çalıyordu, hepimiz ona eşlik edip şarkılar söylüyorduk. Sonunda markete geldik. ihtiyacımız olan birkaç şeyi aldıktan sonra otobüse bindik. Madam Eliza sayım yaptı herkes tamdı otobüs yine hareket haline geçti. Giderken marketten aldığım çikolatayla cipsi yemeye başladım karnım acıkmıştı. Şarkılar söylemeye devam ederken kamp yerine vardık, cıvıl cıvıl kuşların, mis gibi ağaçların olduğu bir yer. Burayı çok beğendik Selinle birlikte. Bizim grubun çadırları Madam Elizaya aitti diğer grubun ise beden eğitimi öğretmeni Sinan bey'e.
-Selin biz beraber kalalım
-Bencede
Madam Eliza çadır kurmamıza yardım ediyordu. Bizimki tamamdı. Madam Elizayla birlikte ormanda biraz dolandıktan sonra mangal yapacaktık. Herkes çadırını kurduktan sonra dolaşmaya başladık ve daha sonrasında Madam Eliza ve Sinan öğretmen mangal yapmaya başladı bizde ateş yakıp daire oluşturduk Doğa bize gitar çaldı. Çok güzel geçiyordu zamanımız. Yemeklerimizide yedik karnımız doydu. Marketten aldığım çikolatayı yedim tatlı olarak. Herşey harikaydı. Cenk yanıma geldi
-Merhaba Ada
-Merhaba Cenk
-Ben sana bir şey söyliyeceğim
-Efendim
-Ben senden hoşlanıyorum
-Cenk ben sana karşı bir şey hissetmiyorum
İlk defa bir erkek bana benden hoşlandığını söylemişti ama ben ona karşı bir şey hissetmiyordumki. Cenk öylece hiç bir şey demeden yanımdan gitti. Çadırına gitti hiç çıkmadı. Bu durumu Selin'e anlattım
-Selin sen haklıydın Cenk benden hoşlanıyormuş
-Ben sana demiştim, peki ya sen ?
-Hayır ben ona karşı bir şey hissetmiyorum ben henüz hayallerime yakışacak bir insanı bulamadım ama bulacakmışım gibi hissediyorum
-Peki
Saat 10 olmuştu hepimiz sıkıldık ve doğruluk cesaretlik oynamaya karar verdik. Şişeyi çevirdik ve Doğa bana soruyordu
-Hiç sevgilin oldu mu Ada ?
-Hayır
Herkes gülmeye başladı bunda komik bir şey yoktu. Kendimi çok tuhaf hissetmiştim. Ada bunu kesinlikle benden intikam almak için yapıyordu ama ben ona kötü bir şey yapmamıştım.
-Benim hiç sevgilim olmadı evet bunla dalga geçecekseniz geçin, benim erkek arkadaşımı anlattığımda dinleyecek bir babam olmadı. Annem deseniz sürekli işiyle meşgul anlatsam dinliyecek zamanım yok der. Benim sizin gibi ailem olmadı bu beni komik yapıyorsa gülün.
Sözlerimi bitirdikten sonra çadırıma geçtim ağlamaya başladım. Selin geldi.
-Ağlama Ada boşver
-Ya zoruma gidiyor. Henüz kimseye aşık olamamam benim suçum değilki, doğru kişiyi bekliyorum hepsi bu
-Haklısın
-Hadi uyuyalım sabah erken kalkacağız
-Tamam