'Sıcak Sıvı'

27 0 0
                                    

Bölüm şarkısı ; Teoman - Serseri

  Alp hızlı bir şekilde Çağanın yanına giderken ben gidip gitmemek arasında kararsız kalmıştım ya yine özelse ? Ya yine istemeden bir bilgiye ulaşırsam ? Korkunun ecele faydası yok diyorlar ya şuan bu cümle benim için geçerli oradaki kadına şiddet uyguladığı belli ve daha fazla buna dayanamayacaktım. Alp , Çağanı turmaya çalışırken bende kadını uzaklaştırmaya çalışıyordum Çağanın ağıza alınmayacak küfürleri kadının ağlaması . Aslıda Alp , Çağanı zor tutuyordu zaten içeriden Oskaylarda gelince Çağanı alıp içeriye götürdüler Çağanın beni sıkıştırdığı ara sokağa gelmiştik yanımda ki kadınla tamamen tesadüftü kadın ağlamaktan şişmiş gözleriyle " Çağan ile bir ilgin varmı ? " diye sordu ağlarken benim cevap vermemi beklemeden çantasında sigara yakıp içmeye başladı " h-hayır da neden ? " diye sordum şaşırmıştım doğrusu " yerinde olsam onun bulunduğu ortama bile girmezdim çok tehlikeli biri uzak dur ondan tabi canını seviyorsan " içimde Çağan'a karşı olan korku git gide büyümekteydi hiçbirşey anlamamış gibi gülümsemeye çalışarak " neyden bahsediyorsun " dediğimde kafasını onaylamaz anlamda sallayıp " yanlış yapıyorsun " dedikten sonra sigarasını içmeye başladı " adın ne " dediğimde cevap vermedi telefonum çalınca Alp'in aradığını gördüm telefonu sessize alıp sorduğum sorunun cevabını bekledim " adın ne ? " diye tekrardan sorduğumda gülümseyip sigarasını ince topuklu ayakkabısıyla ezip ayağa kalktı " Nur " dedikten sonra arkasına bakmadan sallana sallana ıssız sokakta yürümeye başladı neden adını sorduğumu bilmiyorum Çağan ile neden kavga ettiğini sormalıydım neden bunu sormamıştım ki ? Atakanın bağırdığını duyunca daldığım düşüncelerden çıkıp Bar'a doğru yürümeye başladım Atakan " ben sana emanet ettim lan sana " diye Alp'e bağırdığında gülümsedim sanırım tek değerli varlığımdı babamdan sonra beni koruyup kollamıştı her konuda bana destek olurdu yanlarına gidip " buradayım " dediğimde Ata bana bakıp " neredesin lan sen ? Niye cevap verilmiyor o telefona " diye bağırdığında korkmadım desem yalan olurdu .

Tamam ne kadar eğlenceli biri olsada sinirlendiğinde herşeyi yapabilecek bir insana dönüşüyordu " arabayı park ediyordum " diye yalan attığımda gözlerini kapatıp sakinleşmeye çalıştı içeriye girdiğimizde Lamia ve Karya vardı . Oskay ve Çağan ortalıkta gözükmüyordu Aslı hangi cehennemdeydi bilmek bile istemiyordum Lamia " iyimisin canım " diye fısıldadığında kulağıma gülümsedim " evet asıl sen iyimisin Oskay nerede? " diye sorduğumda gözüyle üst katı işaret ettiğinde anlamıştım . Alp ve Atakan geldiğinde gülüyorlardı aralarındaki tartışmanın son bulmasına sevinmiştim çünkü Alp güvenilmesi gereken kişilerdendi . Gece 2 ye kadar orada kalmıştık gece gerçekten iyi bitmişti ilk defa bu kadar eğlendiğimi hissetmiştim Çağanın kötü bakışlarına aldırış etmemiştim bundan sonra onunla hiçbir diyaloğa girmeyecektim çünkü onun gibi tehlikeli bir insanla uğraşamazdım kendimi ve çevremdekileri tehlikeye atamazdım . Eve vardığımızda annem uyumuştu Atakanın odası vardı zaten sürekli gelip gittiği için yan odam onun odası olurdu genelde o odasına girdiğinde bende üzerimdekileri çıkarıp duşa girmiştim . Pijamalarımı giydikten sonra bu aralar resimlerimi oldukça boşladığımı anladım yarın ilk işim resimlerimi düzenlemek olucaktı , saatimi ayarlayıp gözlerimi kapattım düşünmeye başladım neler yapacağımı veya neleri göze alacağımı . O kadının dedikleri Çağanın bakışları bana uyguladığı şiddet ne yapacağımı bilemiyordum veya Çağandan nasıl kurtulacağımı hiçbirşey duymadığımı iddia etsemde inanmamıştı kimseye söylemeyeceğimi söylemiştim yine inanmamıştı kim kırmıştı ki bu çocuğun güvenini anlayamıyordum sürekli tedirgindi sanki sakladığı birşeyler varmış gibi herkesten sakladığı ve ortaya çıkacaklarından korkuyormuş gibi .

Kafamdaki düşüncelerden sıyrılıp uykunun huzurlu kollarına bıraktım kendimi ..
   Yüzüme vurulan birşey hissetiğimde korkuyla yerimden sıçradım etrafıma baktığımda ise Atakanın yüzüme doğru yastık fırlattığını gördüm rahatça derin bir nefes alıp " kaç yaşındasın sen ya sabah sabah şakamısın sen ? " diye sinirle soluduğumda Atakan " şaka olmamı istermisin uykucu kuzen " dediğinde gülümsedim ne kadar aptal olsada seviyordum ben bu çocuğu ya " git başımdan kuzen " dedikten sonra yatağa tekrar yayılıp gözlerimi kapattım " aa hadi ama Lotus daha kahvaltı yapıcaz ayol " dediğinde yüzümü buruşturup  " ayol mu dedin sen yoksa hala rüyadamıyım " dediğimde gülümseyip " ayol kahvaltı soğuyacak " diye tekrarladığın " tamam yeter lanet olsun ki yeter bir daha ayol deme kalktım bak " deyip ellerimi havaya kaldırdım . Bir erkeğe yakışmayacak şeylerden biri varsa oda ayol demesiydi. Atakan aşşağıya indiğinde bende yüzümü yıkayıp üzerimi giydim hava iyice soğumaya başlamıştı kışın tek sevdiğim kar'dı çünkü en saf ve temiz oydu etraftaki herkesi kendi gibi temizleyip saflaştırması da olabilirdi . Deri eteğimi giydikten sonra üzerine bol gri kazak giymiştim beyaz çantama lazım olan eşyaları koyduktan sonra makyaj yapıp saçlarımı dalgalandırmıştım aşşağıya indiğimde annemle Atakan gülüyordu " günaydın " dedikten sonra masadaki yerimi almıştım " oo Lotus hanım bir ara odanın duvarlarına gömüldüğünü düşünmüştük " deyip önündeki kahvaltılıkları yemeğe başladığında gülümsedim " burada olduğuma göre Atakan bey duvarlara gömülmemişim " dediğimde öksürmeye başladı gülüp kahvaltımı etmeye başladım . Kahvaltımızı ettikten sonra annem işe gitmişti bizde Atakanla salonda koltuklarda oturmuştuk çayından koca bir yudum alıp " gitmiyormusun kuzen okula ? " diye sorduğunda " gidicem 2 saat sonra ders başlıyor sende takıl kafana göre " deyip güldüğümde " işte be kimin kuzeni " dedikten sonra kahkaha atmaya başladı çünkü onun tarzıyla konuşmaya başlamıştım " şaka bir yana da napıcaksın bugün ? " diye sorduğumda koltuğa iyice yayılıp " 1 saat sonra Selman la buluşucaz " dediğinde kafamı onaylar anlamda salladım eskiden Ata'larda burada yaşadıkları için burada da birsürü arkadaşları vardı pek yabancı sayılmazdı fakat her geldiğinde sanki ilk defa geliyormuş gibi heyecan yaratırdı buralar bilmiyorum götürsene beni gibisinden . Atakan " neyse kuzen ben çıkayım anca varırım " dedikten sonra kapıya doğru yürümeye başladığında " Ata " diye seslendim 'ne var' bakışı atıp montunu aldığında " bekle birkaç dakika " dedikten sonra odama çıkıp arabamın anahtarlarını aldım . Aşşağıya indiğimde Atakana anahtarları atıp " başına birşey gelirse kendini uçurumdan at " dediğimde öpücük yollayıp " kuzenlerin en ballısı be " dedikten sonra evden çıkmıştı . Hiç düşünmezdim birgün annemin arabalarından birini kullanacağımı ama mecburdum annemi aradığımda 4. Çalışta açmıştı telefonu " efendim Lotus " dediğinde kasıldığımı hissetmiştim sanki yabancıymış gibi çekiniyordum ondan birşey istemeye " Atakana arabamı verdim , bugünlük arabanı alabilirmiyim ? " diye sorduğumda birkaç saniye sessiz kaldıktan sonra derin bir nefes alıp " dikkatli kullan " dedikten sonra telefonu suratıma kapatmıştı .

LOTUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin