Sabah Zeynep Yiğitten önce uyandı.Biraz yüzünü inceledikten sonra Yiğit'in yanağından öptü. Yiğit kıpırdanınca korktu.Yiğit uyandığında Zeynep'e bakıp Günaydın Zeynep dedi.
Zeynep gülümsedi ve kalkmak istedi ama Yiğit öyle bir sarılmıştı ki kalkamadı. Oda vazgeçip kalbinden geçeni yaptı. Yiğit'e sarıldı başını da omzuna koydu. Allahım bir insan bu kadar güzel kokabilir mi? Zeynep bunları söylerken Yiğit duyuyordu ama söyleyip utandırmak istemedi. Zeyneb'in babası Hamza bey uyandığında camdan dışarıya doğru bakınca Zeyneb'i gördü. Bu olamaz Zeynep evden dışarı çıkmaz ki dedi.
Umursamadı dışarı çıktı. Çıktığında olanlara inanamadı... Zeynep... Kızım şoku geçince "Yiğit ne oluyor burda? " dedi. Yiğit dururmu kalktı. "Birşey yok efendim bi-"
"Derhal çalışma odasına gel Fatma.. Fatma hanım Zeynep odasına çıkacak yardım et "dedi. Yiğit işin sonunun nasıl olacağını biliyordu. Odaya geçince yalnızca " sadece sevdi-" diyebildi. Hamza bey "Ne hakla kızıma sarılırsın sen? sen kimsin ki sarılıyosun yaptıkların için ve tazminat olarak bütün seneliğin ödendi. Şimdi defol seni daha görmek istemiyorum" dedi. Yiğit daha fazla beklemeden Fatma hanımın getirdiği kitaplarını çantasına koydu ve evden çıktı.Zeynebin ağzından
Yiğit bana sarıldı diye babam onu kovdu. Fatma teyze sürekli kontrol ediyor. Yemekler yapıyor. Yaptığı yemekleri yemediğim ve yataktan çıkmadığım için üzüldüğünü biliyorum. Ve yine bıkmadan usanmadan yaptığı şeyi yaptı,bana yemek getirdi. Ardından alışık olmadığım birşey yaptı. Yatağa oturdu ve ben tavsiye verecek zannettim o ise " Kızım Yiğit evladı mı sevdiğin için mi böyle davranıyosun. Ben tebessüm edince devam etti. Kızım ben anlamam o sevgi işlerinden ama bu işe yaramaz bence otur ne yapabilirsin onu düşün tamam kuzum hadi yemeğini ye sana bir tepsi tatlı yaptım onuda ye yerkende düşün hem aklın da çalışır " deyip gitti. Hemen yemeye başladım tatlımıda yedim sonra babamın çalışma odasına gittim. Fatma teyze tatlı yerken söylemişti. Odaya "gir" emri altında girdim. Kızım mutlu olman icin ne istersin kaç gündür yemek yemiyormuşsun" dediğinde "Baba bilmem farkında mısın ? Benim hiç arkadaşım yok "babam hemen lafımı kesmeye çalıştı ama izin vermedim. "Hemen arkadaş-" dediğinde ben sözüme devam ettim. "Benim duygumu parayla alamazsın baba ve lafımı kesme lütfen ben okula gitmek istiyorum. Yiğitin okuluna gitmek istiyorum akşamları Yiğitle birlikte ders çalışacağım hataysada benim hatam olsun" dedim kapıya yöneldim çıkmadan " Yiğit beni konuşturan kişi bunu bile fark etmedin.- Gözlerim doldu ağlamadım ağlayamazdım- Yiğit benim ikinci gökyüzüm " diyip çıktım daha dayanamadım. Bir saat sonra Gül teyze beni çağırdı.Okul forması ve kitap almaya gidiyormusuz? Neyse gittim bi baktım formaya Allah'ım Yiğit hergün bunlarımı görüyor. Yaklaşık 20 çorap 30 ayakkabı 10 bot 10 tanede forma vardı. Zaten toka küpe kolye sorunum yok bizim buranın en görkemli dükkanı bana çalışıyor. Sabah olduğunda üstümü giyindim o harika saçlarımı salaş sol tarafıma doğru ördüm en harika kombini yapıp evden çıktım motor severim ama bu etekle olmaz diye arabaya bindim tabi birde koruma var. Neyse ki bayan hiç bırakmıyor beni arabayla okula geldik bütün herkes bana bakarken birden gözüm kararır gibi oldu ama koruma var tabi hemen toparlandığımda yanıma gelip "iyi değilsen gidelim" dedi. "Bana şu kağıtta yazanları akşam ben çıkmadan getir yeter"diyip devam ettim. Müdürün odasına gittim ve kaydımı ancak yarı dönemde alabilirmiş oda babamın sözü değil direk kadın kendi diyor "babamla konuştunuz mu?"demek gelsede içimden " Yiğitin olduğu sınıfta Yiğitin sırasını satın aldım. Yiğit ve ben oturacağız o sırada o zaman" dedim oda " sorun değil simdi istersen istediğin derslere girebilirsin. Yiğit iyi bir çocuk ve tek oturuyor yasal olarak 2. Dönem kaydın olacak derslere girmekte serbestsin" dedi.
Ders zili çalmıştı sınıfa girdiğimde bütün erkekler bana bakıyordu. Yiğit hariç o oturmuş ders çalışıyor sanırım gittim yanına oturdum. "Orda oturamazsın kalk yanımdan "dedi." Asıl sen kalk ben bu sırayı satın aldım"dedim. Ayağa kalktı kitapları topluyordu ki elini tutup "Gitme Yiğit" dedim. Bana bakmasıyla o şaşkın yüzüne bir masumluk çöktü. Gülümseyip yanağını öptüm şuan herkes bize bakıyordu.Yiğit şaşkınlığı geçince direk bana sarıldı. Kulağına fısıldadım"Ben geldim Yiğit"dedim. Öğretmen gelince ders başladı.Yiğit bütün ders elimi tuttu. Zil çalınca direk kütüphaneye götürdü.Kütüphane ortada 10 masa ve 400 e yakın sandalye vardı sağda ve solda toplamda 5 tane kitaplık vardı. Her birinin arkasında yaklaşık 15 tane kitaplık vardı. Loş ortamı olan iki tane kitaplığın arasına götürdü ve bir anda öptü beni. Ben bunları düşünürken en fazla 3 dakika sürdü. Yiğit beni öpünce dünya durdu sanki ikimizinde nefessiz kalınca bıraktı. Ona öyle ani ve sıkı sarıldım ki Yiğit sarılamadı. "Akşam bana ders çalıştıracaksın" dediğimde hala sarılıyorduk. Yiğit beni kendinden ayırıp bu etek ne ya buna kumaşmı yetmedi dediğinde ona sadece gülümseyerek bakıyordum. Zil çalınca elimi tutup sınıfa girdik. Bütün saatler Yiğitin beni öpüp elimi tutmasıyla geçti. Akşam son dersten önce koruma beni alıp soyunma odasında bekledi üstümü giyindim ve Yiğitin yanına gittim bu halim daha hoşuna gitti. Akşam için bilet almıştım. Birlikte sinamaya gittik evede birlikte gelmişiz ben Yiğitin omzunda uyuyunca Yiğit götürmüş yatağa kalktığımda Yiğit bana sarılmış halde uyandım daha da yaklaşınca Yiğit uyandı anlımdan öptü.
Kapı birden açıldı. Babam gelmişti. Yanlış anladı. Anlamasıyla bağırıp çağırdı.Yiğit yanımdan kalktı ve anlımı öpüp odadan çıktı. Babamda arkasından kalkıp bende peşlerinden gittim. Yiğitin elini tuttum " Baba bişey olmadı ben istedim birlikte uyumak ona benim yüzümden bağıramazsın" dedim.Babam ikna olmuş olacak ki arkasına dönüp gitti. Saate baktım daha 21:13 Yiğite dönüp ders çalışalımmı dedim.
Sabah olduğunda artık kendimi onun hissettim lütfen yanlış anlamayın lafın gelişi yoksa uyuduk sadece.
Sabah okul üniformasını giyinip çorabımın üstüne ayakkabımı çektim artık hazırım ben diyeceğim sıra biri sarılıp derin bir nefes verdi. Bunun Yiğit olduğunu görünce saçlarımın örgüsü açtım. Yiğit saçlarımı tuttup bağladı. Yok efendim uzun muş örmesini istedigimde ördü ve evden çıktık.
Artık mutlu gibi hissettiğinde başım döndü ve saniyeler içinde yerdeydim.
Yiğit çok korktu.
Yiğitin ağzından
Zeynep yine bayılmıştı. Neden hayat gülmez ki bize şimdi bu kız ne yaptı ha ne yaptı benim meleğim ne olmuştu ki beni bırakıp gitmişti.
Hastaneye girdiğimizde görevli kişiler Zeynebi içeriye taşıdılar.
Saatlerce bekleyişin sonu yoğun bakımda bir Zeynep ve Hamza bey vardı. Ne olduğunu bilmesemde Hamza bey gidince ben girmek istesemde Zeynep ağlıyor diye içeri girmeme izin vermediler.
Aklıma gelen fikirle yerimden doğrulduğum gibi hastaneden çıktım.
Bir kuyumcu ve pastahaneye gittim. İki nişan yüzüğü ve koca bir pasta ile hastaneye geldim.Kimse yoktu neden yanlız bıraktılar ki Zeynebi o hala yaşam dolu
Bir sonra ki bölümde hayat nasıl değişiyormuş göreceğiz
İyi okumalar ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adım Adım Mutluluk
Teen FictionHerşeyin bir başlangıcı vardır. Ya yalan Ya gerçek olması bizim elimizde. SEVMENİZ DİLEĞİYLE... İYİ OKUMALAR #kristalkelebek