Black Magic! √

PART 3

''Ya ver şunu'' Baekhyun, Kai'nin havaya kaldırdığı kumandayı almaya çalışıyordu. Yemeklerini yemişlerdi ve şimdi de televizyon için tartışıyorlardı.

''Bir şartla veririm.'' Kai, onun gözlerine baktı. Baekhyun iri iri olan gözleri ile ona karşılık verdiğinde, kalbi yeniden hızla atmaya başlamıştı.

''Neymiş?''

''Seni bir kere daha öpmeme izin verirsen, o zaman kumanda senindir.''

''Neden öyle bir şeye izin vereyim ki?'' Baekhyun kumandadan vazgeçmişti.

Kai, hayal kırıklığına uğramıştı. Yüzü düştü ve kumandayı koltuğun üzerine bıraktı. ''Beni sevmedin öyle değil mi?'' sesi de kırgın çıkmıştı.

Baekhyun, ona baktığında üzgün olduğunu görmüştü. ''Hah?''

''Benden hoşlanmadın değil mi? Sehun' u öptüğün gibi beni öpmedin. Yani bu beni sevmediğin anlamına geliyor.''

''Öyle bir şey söylemedim ki ben'' Baekhyun onun üzgün yüzüne baktı. Kai, başını yere doğru eğmişti. Cidden üzgün görünüyordu. Baekhyun'un amacı onu kırmak değildi ki sadece ona naz yapıyordu.

''Eğer Sehun'u seçtiysen anlarım. Ben istersen gi-gidebilirim.'' Kai, gerçekten kendini kötü hissediyordu.

Baekhyun, onun sesinin titremesini duyunca, kalbi sızlamıştı. Seçim yapmak gibi bir niyeti yoktu ki... en azından şimdilik. Yavaşça onun yanına yaklaştı ve başını eğen Kai'nin yüzünü görmek için biraz eğilip ona baktı. ''Kai, ben öyle bir şeyi kastetmemiştim. Lütfen bana bak.''

Kai, görüş acısına giren sevimli yüz ile bakışlarını ona çevirmişti.

''Özür dilerim, sadece kumandayı bana vermen için öyle davranıyordum.'' Baekhyun, onun yüzünü avuçlarının arasına alıp, başını ona düzgünce bakması için kaldırdı. Gülümsedi. ''Hem ben yani...şey senden hoşlanıyorum.'' Utanmıştı bunu söylerken.

Kai, duyduğu şey ile şaşkınca ona bakarken , Sehun, oturduğu kanepede geriye yaslanıp bacağını bacağının üzerine attı. İkisini izlemek hoşuna gitmişti.

''İstersen beni öpebilirsin. Yani...'' Baekhyun doğruca gözlerinin içine bakan adam yüzünden gerçekten utanmış hissediyordu, ancak bakışlarını kaçırmadan parmak uçlarında yükseldi ve Kai'nin dolgun dudaklarına dudaklarını bastırdı.

Geri çekildiğinde Kai, hala şaşkınca ona bakıyordu. ''Ben- mmm'' Baekhyun yeniden konuşma fırsatı bulamadan Kai, onu belinden kavrayıp kendine doğru çekmişti; Baekhyun da kollarını onun boynuna sarmıştı.

Kai, onun dudaklarını büyük bir açlıkla öperken, Baekhyun elinden geldiğince karşılık vermeye çalışıyordu.

Kai, dilini onun ağzına sürtüğünde Baekhyun, dudaklarını aralamıştı. Kai'nin dili ağzında her bir noktaya temas ederken; Baekhyun daha önce böyle bir şey hissetmediğine emindi. Çok güzel hissediyordu ve inlemek istiyordu.

''Nghh!'' Kai'nin ağzına ufak bir ses ile inlediğinde, Sehun, karşısında öpüşen ikili yüzünden tahrik olmaya başlamıştı ve fena halde Baekhyun'u istiyordu.

Kai, geri çekilip onun nefes almasına izin verdiğinde Baekhyun'a şehvetle bakıyordu. ''Bu beni de sevdiğin anlamına mı geliyordu?''

''Hmm'' Baekhyun hala gözlerini açmamıştı.

Kai, ona gülümsedi ve yeniden öpmek için eğildi. Baekhyun çok şekerdi ve onunla sevişme isteğine engel olamıyordu.

''Öhö öhö'' Sehun, ikili ayrılsın diye öksürmüştü ancak onu kaleye alan olmamıştı.

Baekhyun, aşağılara doğru hücum eden kanın da etkisi ile sertleşmeye başlamıştı ve şu an ona çılgınlık gibi gelse de; ikisi ile de birlikte olmak istiyordu.

Geri çekilip Sehun'a baktı. ''Sehun, sende beni öpmek ister misin?'' Masumca alt dudağını dişlediğinde, Sehun soru ile afallamıştı ancak bedeni çoktan oturduğu yerden kalkmıştı.

Kai, gülümseyerek Sehun'a baktı. ''Gelsene dostum buraya. Bebeğimiz ikimizi de öpmek istiyor''

Kai'nin cümlesi Baekhyun'u gülümsetmişti. ''Çok terbiyesizmişim gibi hissettirdi bu''

''Bizi istiyorsun değil mi?'' Sehun da yanına gelmişti ve elini onun yüzüne koydu.

Baekhyun, kızaran yanaklarına rağmen başını salladı. ''E-evet''

''O zaman tamamen sana aidiz.'' Sehun söyledi ve onu tutku ile öpmeye başladı. Baekhyun ikisinin arasında kalmıştı. Kai, arkasına geçmişti ve Baekhyun'un boynuna minik öpücükler kondurup, onu emiyordu.

Baekhyun, bir yandan onun dudaklarını ateşli bir şekilde öpen Sehun, diğer yandan omuzlarını ve boynunu öpen Kai yüzünden, kendini pelte gibi hissediyordu. Çok değişik bir duyguydu, ama kendine engel olmak şöyle dursun; hemen şuracıkta onların olmak istiyordu.

Sehun, onun çenesine doğru inerken boynunu yana doğru eğip, ona alan yaratmaya çalışıyordu. Kai'nin eli miydi emin değildi ancak t-shirtünün içine giren sıcak dokunuşları hissedebiliyordu.

''Odama –ahh- gidelim.'' Baekhyun konuşabildiğinde söylemişti.

Kai ve Sehun, yaptıkları şeyi bırakıp Baekhyun'a baktı. ''Baek, emin misin?'' soran Sehun'du.

''Hmm, yapmak istiyorum. Madem bu kadar ileri gittim, devamını da istiyorum.'' Baekhyun'un tüm utangaçlığı içerde bir yerlere gizlenmişti sanki.

''Bu senin ilkin olacak ama'' Kai, arkadan sorduğunda Baekhyun ona bakmak için başını yana çevirdi. ''Sorun değil. Beni istemiyorsanız o zaman ayrı ama-'' Baekhyun dudak bükmüştü.

''Ne hayır asla. Seni istiyorum.'' Kai, çıkıştı.

''Emin ol bende.'' Sehun da söyledi.

Baekhyun'un yüzü yeniden aydınlandığında, ilk önce Kai'nin sonra da Sehun'un dudaklarını öpüp geri çekildi.

''O zaman odama gidelim. '' söyledi Baekhyun ve ikisinin elinden tutup, üst kata doğru gitmeye başladı.

Kai, Sehun'a baktığında birbirlerinin gözlerinde mutluluğu görebiliyorlardı. Baekhyun'un minik bedenini takip edip, üst kata çıktılar.

Baekhyun onları içeri çekti ve kapıyı kapatmak için ellerini bıraktı. Sehun ve Kai, geri dönüp Baekhyun'u izlemeye başladılar.

Baekhyun, kapının kilidini çevirdi ve kilitledi. Böylece annesi ya da bir başkası onları rahatsız edemezdi. İkiliye dönmeden önce derin bir nefes aldı ve verdi. Bunu yapabilirdi.

Seksi olduğunu düşündüğü bir bakış ile onlara bakmak için döndü ve alt dudağını ısırdı. Üzerindeki t-shirtün altını kavradı ve başından çekip çıkardı.

''Beni sizin yapın.''

***********

Kısa oldu ama diğer bölüm threesome smut yeyy :D

Sekaibaek sevelim sevdirelim <3<3<3