07:30
--Neden hala yok?Telefonunu da burada bırakmış.Neden bırakır ki gerçekten aptal!
16:27
--Nerede ya bu?Nereye gider ki?Polisi falan mı arasam ki.Neredesin Doruk?!
21:10
-Hala neden hiç bir haber yok.Yada bir gelen?Neden şimdi böyle bir şey yaptı ki??Aradan kaç saat geçti.Ya başına kötü birşey geldiyse?Naparım ben?Kaybetmek mi?Hayır!
Evin içinde 100'den fazla tur atmışımdır.Ulaşabilmek için herhangi bir ipucu.Bir şey hiç bir şey yok.Artık gece yarısını geçti?Ne yapmam gerektiği hakkında en ufak bir fikrim bile yok.Ağlasam mı.Kızsam mı?Öyle telaşlıyım ki?Sabah beri evin içinde dolanmaktan ayaklarım şişti!
Işıkşar kapalıydı.Sadece televizyonu açmıştım.Biraz daha gelir diye bekledikten sonra dinlenmek üzere kendimi yatağa uzattım.Kafamı yastığa koymamla birlikte anahtar sesi!Kapıya doğru uçar adımlarla ilerliyordum.Ama keşke koşsaydım.Hatta gerçekten uçsaydım.Gelen Doruk'tu.Kapıyı ittirir ittirmez kendini yere attı.Titriyordu.,Ağzı,gözleri..Yüzünün her tarafı kanlar içinde yere çömelmişti.Karnını tutuyordu.Arada bir de kafasını ileri geri oynatıyordu.Kapıyı kapatmamıştı.Canının çok yandığı belliydi.Benimde içim yanıyordu.Öyle yanıyordu ki.Kısa süre hareketsiz kaldım.Doruk kafasını kaldırarak
-Sen neden yatmadın?Dedi.Sesi pürüzlü ve kısık geliyordu.Beni farkettiğini anlayınca yanına gittim.
-Ne oldu sana böyle!
-İyiyim ben.
-Nasıl iyisin Doruk.Ne bu hal??
-Yardım eder misin?
-Gel şöyle.Diyerek onu kendime doğru çektim.kolunu omzuma atarak yerden kaldırmaya çalşıtım.Ama koca adamı kız başıma nasıl taşıyayım?Zor da olsa onu yatağa götürdüm.Üzerindekileri çıkartıp yeni kıyafetler giydirdim.Yüzündeki yaraları temizledim.İlaçladım.
Kaç saattir başında bekliyorum.O ise deliksiz uyuyor.Mutfağa doğru giderek,elimde ıslak bir havluyla geri döndüm..Saat 05:00..Hiç bir hareket yok.Ateşi de var..Ne yapacağım ben?Havluyu suya batırıp elimi alnına götürdüm.Elimle alnının sıcaklığını ölçüyordum.Birden uyandı ve elimi tuttu.
-Hep beni uyurken izleyen bir sevgilim olsun istemiştim.
-Konuşma!!
-Neden?Böyle güzel şeyler söylemek suç mu ?
-Doruk şu haline bak..!
-Olsun.Sen bana bakıyorsun ya.
-Bakıyorum da..Of Doruk ya.Kim yaptı sana bunu?
-Ne yapacaksın.Kimin yaptığını söylersem onları dövecek misin?
-Gerekirse evet.
-Vayy be..Benim için?
-Evet!!
-Bana bağırma Ömür.Bana iyi şeyler söyle.Buna,sana olduğu kadar ihtiyavcım var.Ayrılma yanımdan özlerim ben seni.
-Benim hiç bir yere gittiğim yok zaten.Hiç de gitmem.Ama bu gün hiç özlemedin mi ?Neden çıktın ki dışarı?Sabah çıktın .Neden geri dönmedin erkenden. bak başına neler geldi.
-Özledim...Ama sırf sana bu halde görünmemek için katlandım.Beni böyle görmeni istemedim.Tıpkı bir serseri gibi.Kim ister ki serseri birini?
-Serseri falan değilsin Doruk.Sadece yaralısın.Seni bu hale getirenlere denir serseri diye.
-Acaba her gün dayak yiyip gelsem?Bana böyle bakar mısın?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doruk
Teen FictionÖmrü boyunca hep dört duvar arasında yaşamış olan Ömür,annesinin her zaman babasının eziyetlerinden kaçtığını sanardı..Bir gün çarpıştığı birisi hayatını değiştirene kadar.Doruk ve Ömür..Bu ikiliyi çok seveceksiniz.