Bölüm 4

581 25 3
                                    

Merhabaaa :) 

Biliyorum bölümlerimi aşırı geç yayınlıyorum kusura bakmayın millet. Her hafta sonu bölüm yayınlamaya çalışacağım artık. Bölümlerim hakkındaki yorumlarınızı iyi kötü okumak istiyorum. Uzun bölüm mü yazayım kısanmı yorumlarınızı bekliyorum. Seviliyorsunuz millet :D

Serdarla Celil dışarı çıkar. Serdar telsizi çıkarıp time anons eder. Tim 5 dakikaya varmaz toplanmıştır. Doktor sorar.

"Ne oldu aga?"
"Sınırı geçiyoruz doktor."
"Sorun ne komutanım?" diye sordu Aslı.
"Sen her sınırı geçerken bu soruyu soracak mısın?" diye sordu Şahin.
"Hııı." Aslı Şahin'e ters ters bakmaya başladı. Şahin de ona. Doktor alttan alttan gülmeye başladı.
"Dostum vallahi çok yakışıyolar he." deyip gülmeye devam edince Celil de doktoru dürter.
"Gevezeliği bırak doktor,komutan kızıcak şimdi." dedi fısıltıyla Celil.

"Şahin, Aslı derdiniz ne sizin ha?" 

Serdar bu soruyu sorunca Aslı ve Şahin başını eğer.

"Yeni bir bela var arkadaşlar, Çeşid denen radikal örgütün elinde esirlerimiz var onları kurtaracağız?"

"Yerlerini biliyor muyuz asker?"

"Hayır Havin. Orada Çeşide ait birkaç kücük kamp dağıtacağız. Herkes yeterli mühimmatı alsın arkadaşlar. Tim hazırlanır ve yola çıkar. Aslı, Şahin, Doktor, Havin ve bir kaç timci kasadadır. Şahin Aslı'ya bakar. İçinden 'ne kadar güzel bir kız' diye söyler. Aslı Şahinin ona baktığını anlar.

"Ne bakıyorsun be?!" deyince herkes Aslıya bakmaya başlamıştır.

"Şey... Ben..." Dokto gülümseyip araya girer.

"Aslı kız Yağız oğlan ayağının durumunu merak etmiş." deyince Aslı Şahine bakar.

"İyi." deyip kısa keser. Aslında Şahin gözünde farklıdır Asslının. Bunun nedenini bilmesede ona gıcık da oluyordu.

Havin Doktoru dürtüp 'ne iş?' bakışı atar. Doktorgülümser ve Aslı Şahini gösterir. Havin anlamıştır. O da gülümser.

Bir an araba durur. Sınıra gelinmiştir. Bundan sonra herkes yürüyerek devam edeceği içni arabadan inerler.

"Arkadaşlar bundan sonra herkes dikkatli olsun. O esirlei kurtaracağız." 

Deyip haritayı çıkarır Serdar.

"Dokor Çeşid hakkında ne biliyorsun?"

"Valla aga Çeşid bizim örgütten değil Kudüs ordusuna bağlı grup. Amaçları sözde müslümanlığı yaymak diye müslümanları öldürüp savaş çıkarmak. Bundan başka da bir bildiğim yok."

"Şerefsizler." dedi sinirle Celil. Aslı kaşlarını çatmış olanları dinlerken Şahin de dinliyordur.

"Kampları nerelerdedir?" diye sordu Yasemin.

"Generalden aldığımız bilgiye göre içerde 3kilometre ilerde şehre yakın bir yerde küçük üs gibi kullandıkları bir yer var. Orayı basacağız."

"Serdar abi şehre yakınsa çatışmayı şehirdeki gruplarda duyar." der Aslı.

"Aslı kız doğru söylüyo aga anında yakalarlar bizi."

"Bu yüzden sessiz bir operasyon olacak. Silahlar mümkün olduğu kadar az kullanılcak doktor. Kampın durumuna göre plan yapacağız." 

Kampa gelirler herkes dağın tepesindedir ve kampı izliyordur.

"Az kişi de değil aga"

"İlk önce hakim noktaları düşürmemiz lazım. Sonra Aslı ve doktor içeri sızacak. Bize kampı sessizce düşürmek için yol gösterecekler." 

Serdar telefondan bit terorist resmi gösterir.

"Ele başlrı bu adam Doktor. O adam dışındaki herksi temizleyin bize girebileceğimiz bir nokta açtığınızda Celil, Şahin ve ben de geleceğiz. Havin ve Yasemin hakim noktalarda nöbetçilerin yerinde bizi koruyacaklar."

Herkes 'emredersiniz komutanım' der. Şahin ve Aslı bir tane nöbetçiye doğru ileler. Adamın arkası dönüktür. Önden Aslı adama doğru yürümeye başlar.

"Esker la bu!" diyip silahını çeker.

"Dur la!" Aslı yürümeyedevam eder. Terörist tam ateşedecekken Şahin arkasından boynunu kırar.

"Burası bende kılık değiştir doktor almıştır diğer teröristi."

Aslı kafasını sallayarak mağara gibi bir yere girer. Diğer nöbet noktasında iki terörist vardır. Yaseminle Havin de arkalarından gelir ama terörist Havini fark eder. Yasemin de ne yapacağını şaşırır. Teröristler de silahlarını doğrultur. Havin karşısındaki teröristin silahını tekmeyle yere düşürür ve adamı döver. Yasemin de o sırada terörist ona edeş edeceği için silahı kaydırır ve havaya ateş ettirir. Hemen teröristin boynunu kırar.

"Diğerleri duymuştur. Ah havin kendini belli etmeyecektin ya!" diye sitem eder yasemin. Serdsar telsizden söyler.

"Anka 9 neler oluyor orada?"

"Serdar, bizi farkettiler birisi ateş etti ama adamları etkisiz hale getirdik."

"Anka bağlıları anka1 bizi farkederlerse ateş serberst."

"Emredersiniz komutanım." 

Bu sırada teröristin telsizinden sesler gelir.

"Gözcü noluyor lan orda? Gözcü nerdesin! Hangi cehennemdesin lan!"

Havin panik yapar.

"Hiii ne yapacağız ya anlarlarsa?" Yasemin ciddiyetlidir. Telsizi alır ve,

"Komutansorun yok karşımıza domuz çıktı." der sesini kalınlaştırarsak.

"Tamam la bir hareketlilik olursa hremen gebertin." der ve telsizi kapatır. Celil ve Serdar da iki nöbetçi öldürdükten sonra Aslı ve Doktoe kampa sızar. 

"Napıcaz doktor?"

"Şu pisliğin odasını bulalım önce Aslı kız." Aslı kafasını sallar.

KARARGAH

Naza kaçmanın bir yolunu bulmuştur.

"Suuu! Su getirin bana! Lan!" 

Askerin biri sorgu odasına su getirir. Naza sağol diye geveledikten sonra suyu masaya bırakır ve askeri bayıltır. Kameranın karşısında Apo kitap okuduğu için göremez. Naza askeri kıyafetlerin olduğu bir odadan Asker kıyafeti alır ve giyer. Gizli hareketlerle karargahtan çıkar. Apo sonradan farkedip alarma basar ama geç kalmıştır. Naza sınıra doğru ilerler.

"Demek esirleri alacaksınız Serdar. Beni affetseydiniz onlara söylemezdim." der ve elindeki telsizde frekansları değiştirip Çeşidin başkanını arar.

"Sungurlar sınırı geçti esirleri alacaklar yerinizi bilmiyorlar ama her an bulup saldırabilirler."




Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 10, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SUNGURLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin