11. BÖLÜM

23 3 3
                                    

Multi medyadaki Haydarcığımmm <3<3 :D Şarkıyı kızlar çalarken dinlemenizi öneririm :)

-PERİ-

Tanrım Türk film replikleri gibi.. Birazdan biz kardeşiz demesinden korkuyorum!! Mert hala Peri ben... diye gevelerken, Mert'in arkasında kalan kapıdan ultra yakışıklı ve ultra sinirli görünen biri girdi. Biraz etrafa bakındıktan sonra bizim masamıza doğru hızlı adımlarla gelmeye başladı.

Mert'e baktığımda hala bir şeyler geveliyordu. Tekrar ultra yakışıklı and sinirliye baktığımda masamızın yanında elini yumruk yapmış bir Mert'e bir bana bakıyordu. Mertte çocuğu görünce şaşırdı. Mert "Haydar!" deyip ayaklandı. Yok artık ismi Haydar mı?? Kaporta sağlam ama isimde iş yok be Haydarcığım.

Haydar da Mert'e dönüp "Mert" dedi. Çocuk daha çok beni dövecekmiş gibi bakıyor. Beni mi?! Noluyoruz lann!!

"Merhaba bende Peri" deyip elimi uzattım. Hey elimi şey edeyim harbi dövecek gibi bakıyor. "Mert beni bu kaşar yüzünden mi terk ettiğini söyle de şunun ağzının ve burnunun yerini değiştireyim!"

Ne dedi lan o! Beni terk ettin mi dedi? Ne demek o!

"Mert terk etmek mi dedi bu Haydar?"

"Evet senin için kaşarda dedim"

"Kaşar senin... tövbe tövbe sinirlenme Peri sinirlenme. Ne oluyor burada Mert!" diye sonunda bağırınca Mert bana bir dakika işareti yapıp beklememi söyledi ve Haydar'ı da alıp dışarı çıktı.

Şimdi Mert şey mi oluyor yani şey... dilim bile el vermiyor. Be insafsız bu kadar yakışıklı olup şey olmak olur mu he... İç dünyamda isyanıma öyle bir dalmışım ki Mert'in gelip karşıma oturduğunu öksürdüğünde anladım.

"Şey Peri..." diye söze başlayan Mert baktım yine kem küm edecek konuşmasına izin vermeyip ben konuşmaya başladım. "Bak Mert ben geri kafalı biri değilim. Bunu bu şekilde öğrenmeme gerek yoktu. Hem de hiç! Adam, çocuk her neyse işte resmen bana kaşar dedi ve ben seninle söylediği şeye şaşırmaktan kendi hesabımı soramadım." "Peri özür dilerim. Tam ben söyleyecekken o geldi. Ayrıldığımızı bir türlü kabul edemiyor." "Yani gerçekten şeysin... Yani şey... Gay??" Hala inanamıyorum Allah'ım Allah'ım!!

"Aynen öyle ama sayılı kişi biliyor. Sude, Sarp ve sen. Umay ile de paylaşmak istiyorum ama önce senin tepkini merak ettim" dedi.

Sinir ve şaşkınlık bir araya gelince dayanamayıp gülmeye başladım. Ben gülmeye devam edince Mert korkan gözlerle bana bakmaya başladı. Delirdiğimi felan düşündü galiba garibim...

"Hahaha bakma bana öyle delirmedim. Hahaha sadece sinirlerim bozuldu" deyip gülmeye devam ettim. Ben sakinleştikten sonra da sessizce oturmaya başladık. Mert elinde ki peçeteyle uğraşıyordu. Ben onu izliyordum. Offf sıkıldım... "Ayy yeter! Daraldım. Bir şey itiraf edeyim mi? Bir hayalimi yıkarken diğerini gerçekleştirdin" Evet aile olup çoluk çocuğa karışma hayallerimi yıktığğğnn. Mert ne diyeceğime konsantre olmuş bir şekilde beni dinliyordu. "Hep gay bir arkadaşım olsun istemişimdir" dediğimde ikimizde gülmeye başladık.

-PERA-

Eve gelmiş içecek bir şey almış ve bakçaye çıkmıştım. Oh be temiz hava gibisi yok. Sallanan koltuğuma yaslanınca aklıma Çağdaş ile bugün yediğimiz öğle yemeği geldi. Aslında güzel vakit geçirmiştik. Onu sahil kenarında küçük bir balıkçıya götürmüştüm. Yadırgar sanmıştım ama aksine hoşuna gitmişti. Ben balığı çatal bıçak yerine elimle yiyince hem şaşırmış hem kahkaha atmış ve o da eliyle yemeye başlamıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 12, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

CİCİ KARDEŞLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin