4.Bölüm

361 79 92
                                    

2.GÜN
AÇELYA
Bugün yine o çocuğu gördüm hani o elimi gözüne soktuğum çocuğu. Bana en sinirli bakışlarını attı. Ama bu çocukta beni kendine çeken bişey vardı açelyatoner gibi... Öküz olmasaydı iyiydi aslında. Neyse ne ya zaten baya olaylıydı ilk gün. Kızlar pek hoşuma gitmemişti zaten. Ama Derin aşktı bu gerçek.
DERİN
İlk 5 ders bitti off çok sıkıcı çook
-Açelya kantine inelim hadi. Ben sabah hiçbir şey yemedim.
-Tamam canım.
Yemeğimizi yedik...
-Ay kızım burası okul mu mankenlik ajansı mı ?
-Açelya abartma istersen alt tarafı bitane bitane bitanee
-Bak canım açıklayamıyosun bile.
-Tamam kabul. Yani iyi tipler olabilir tabii.
-Hele şu çocuk maşallah Lafını bitirmeden kestim.
-Yavşamasan iyi olur.
-Neden ki. Nolcak?
Of ya neden böyle bişey sordu bu.
-Yani belki sevgilisi filan vardır diye dedim.Bilip bilmeden konuşmayalım zaten başımıza bir sürü iş geldi.
-Tamam ya kızma.
-Oha Açelyaaa bu senin elini gözüne soktuğu çocuk deil mi ya?
-Hı evet .Çok sıradan bişey gibi söylemişti. Şaşırarak ona baktım.
-Şuan senin paniklemen gerekiyordu niye bu kadar rahatsın sen ya?
-Çünkü onu sabah da gördüm.
-Ee naptınız?
-Birlikte bişeyler yedik dedi gülerek.
- Ohaaaaa dedim ne çabuk barıştınııız???
-Ya kızım salak mısın sen ya şaka yapıyorum ne barışması?
-Off Açelya yaa. Bende şey sanmıştım uf yani.
-Şaka mısın kızım sen? Hayatta o sandığın şey olmaz imkansız yani ıııı olmaz yani.
-Tamam be sus!
-Oha kızım o çocuk yine sana bakıyo vay be.
-Açelya bağırma salak.
-Ohaa bi dakika buraya geliyorlar. Ya napıcam of Açelya yine rezil etçek.Nasıl görünüyorum acaba. Noluyo bana ya niye heycanlandım ki şimdi.
-Derin lütfen gidelim ben o çocukla yan yana olmak istemiyorum gıcık.
- Bi dur Açelya ya sakin derin nefes al. Çocuklar yanımıza geldi.tabi Açelyanınki huzursuzdu.Diğeri konuşmaya başladı.
-Okulumuzun tiyatro klübü var katılmak istermisiniz?
-Açelyayı bilmem ama ben katılırım bu konuda iddalıyım ve önceden de tiyatro klübü başkanıydım.
-Güzel ,ya sen gamzeli?
-Ben mi yok ya ben oyunculuk konusunda yetenekli değilim. Ama Derin oo çok yetenekli bir arkadaştır dedi gülerek. Bunu söylemesi benim ters ters bakmamama sebep olmuştu ama o takmamıştı zaten.
-Tamam sen benimle gel müdür yardımcısının odasında form dolduralım.
-Tamam.
Ya ben tamam dedim de Açelyayı o çoçukla baş başa bıraktım. Yine bişey yapmasa bari.
AÇELYA
-Ee adın ne sakar gamzeli?
-Açelya ya senin?
-Rüzgar bende.kahve ?
-Olur alırım.
-Bak şu masaya oturalım. O masa bana ait kimseler oturmaz yani cesaret edemez kimse.
Yutkundum.
-Nasıl ya sen ciddimisin ki? Bi kahkaha attı.
-Her şeye inanır mısın sen gerçi dün kaçmadınız ama.
-Bilmem ki seni tanımıyorum sonuçta. -Sen hangi kulübe girceksin?
-Bilmem ki .burda fotoğrafçılık klübü var mı ? Güzel fotoğraf çekerim.
-Beni korkutuyorsun. İki gün içinde iki kez karşılaştık ki ben ailemle bile o kadar karşılaşmıyorum. Bir de bana fotoğraf kulübüne mi girmek istediğini söylüyosun?
- Neden böyle dedin ki?
- Bende iyi fotoğraf çekerim ve severimde.
- Hıı.Sen de ordasın yani dedim surat asarak.
- Hayır deilim.Hadi gene iyisin dedi göz kırparak.
-Neden ki deilsin iyi mişsin bu fotoğraf konusunda?
-Geçen sene ben başkanıydım o kulübün birde başkan yardımcısı vardı tabi Burak diye biri. Kavga ettik onunla. Ben de ayrıldım kulüpten.
-Kız meselesi mi? Öksürdü
-Hayır nerden çıkarttın bizimki daha farklı bi mesele.hadi acele et zil çalar birazdan. -Konuşurken soğudu neyse kalkalım mı ? Yiiiih eyvah !kahveyi üstüne mi döktüm ?hayır bana hayır de..korkarak yanıma döndüm.
-Ayy ben çok özür dilerim ya ayy gerçekten çok çok özür dilerim.kahretsin çok sakarım off.
-Açelya napıyosun sen ya ! Yetmedi mi bana zarar verdiğin? Allahtan yedek tişörtüm var spor odasında dedi kızgınca ona en kızgın bakışımı yollayıp arkasına takıldım.
-Tamam gel gidelim spor odasına hiç değilse yardım ederim. ...
-Bak şu soldan 3.dolap benim . İçinde siyah bi tişört var verir misin?
-Al bak gerçekten kusura bakma. Böyle belalar hep beni buluyo zaten dedim. Sen giyin ben dışarda bekliyorum.
Derin ne yaptı acaba?ya yanındaki çocukla yakıştılar da. Aaa Derin degil mi o?
- Deriiin!!!! Olamaz herkes bana bakıyo ya offf!
- Noldu neden burda bekliyosun?
- Rüzgarın üstüne kahve döktüm. Üstünü değiştiriyo dedim. Başımı öne eğip küçük bir çocuk gibi.
- Ah be kızıım biz sene sonunu nasıl getircez senle?
- Sen ne yaptın hallettin mi?
- Evet. İlk ders yarınmış
- Heyecanlı mısın?
-Ne ima ediyosun sen Açelya ya?
-Hadi beni yeme için içini yiyo o çocuk için.
-Ya saçmalama. O kadar da değil alt tarafı yakışıklı hepsi bu. Sıradan biri yani.
-Hı Hı öyledir.
-Efendim duyamadım seni
- Heh Rüzgar da çıktı.Rüzgar artık sana bi tişört ve bi kahve borçluyum.Seni nasıl bulabilirim?
-Özel bi çabaya gerek yok bence senin gibi belalar beni çeker.
-Tatlı bela demek istedi o Derincim.
-"Ya ya evet" dedi Rüzgar.Derin kolumdan çekiştirdi hadi gidelim diye.
-Biz gidelim artık. Hem teşekkür ederim hem özür dilerim.Baaay
Cevap bile beklemeden gittik.
DERİN
Tiyatro kulübü için çocukla form doldurmaya gittik. Çocukla tek kelime bile etmemiştik oraya gelene kadar.
Kağıda ismimi yazdım.
- Derin demek? Dedi çocuk.
- Evet Derin. Dedim
- Güzel isim dedi.
- Teşekkürler dedim gülümseyerek. Senin ismin ne?
- Toprak dedi gülerek.
-Tanıştığımıza memnun oldum güzel bayan dedi. Gülümseyerek.
- Bende dedim.
Tam bir odundum ay bana güzel demişti bu çocuk istemsiz bir şekilde gülümsedim.
- Yarın başlıyoruz. Unutma dedi göz kırparak.
- Tamam dedim.
Ay ilk ders bakalım yarın neler olucaktı?
- Sen kulüp başkanısın heralde.
- Hı evet öyleyim.
- İşin zor dedim. Bilirim ben de geçen sene öyleydim çok sıkıntılı. Yerinde olmak istemezdim.
- Evet biraz öyle ama seviyorum ya ben.
Merdivenin sonuna geldiğimizde
- Herşey için saol dedim gülümseyerek.
- Ne demek görevimiz dedi o da ufak bir gülümsemeyle.
- Yarın görüşürüz o zaman dedim ve merdivenlerden aşağıya doğru indim. Merdivenleri ikişer ikişer inmeye bayılıyodum. Mal mal da sırtıyordum aynı zamanda.
Bir sesle düşüncelerimden irkildim.
Acaba bu cırtlak ses kimindi?
Tabiki Açelya'nın.
Spor odasının önünde ne işi vardı acaba? Kesin yine bi sakarlık yapmıştı.
- Ne arıyosun burda? Diye sorduğumda
- Rüzgarın üstüne kahve döktüm demesiyle tam da tahmin ettiğim gibi sakarlık yapmıştı işte.
Sonra konu bana geldi. Heyecanlısındır şimdi dedi.
Ben de içimden evet çok fazla desemde ne ima ediyosun demiştim.
İçini yiyo o çocuk için demişti de ne alaka daha neler tövbe tövbe.
Ben de onu tersledim işte o sırada Rüzgar çıktı. Yazık çocuğu 2 günde mahvetmişti. Bu ikisi fazla tatlıydı ya hadi hayırlısı.
Ben de daha fazla saçmalamaması için sınıfa çıkardım.

4 NOKTAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin