B1

29 4 2
                                    

Dudaklarımdan akan kızıl sıvı boynuma damladığında yüzümü buruşturdum. İsterik bir kahkaha attığımda karnıma yediğim tekmelerin sayısı artmıştı. 'Seninle yeniden görüşeceğız' kulağıma çalınan son ses bu olmuştu. Kulaklarıma gelen uğultuya rağmen gülümseyerek gözlerimi kapattım.Acının bedenime sızması zaman almıştı. Birinin kolumdan kavramasıyla istemsiz bir inilti döküldü dudaklarımdan

"İyi misiniz? Acıdan duramıyor olmalısınız."

Duyduğum ses uğultuyla beraber kulağıma çalındığında derin bir nefes aldım.

"Ellerini üzerimden çekmeni öneririm yoksa halin benden pekte farklı olmaz." duyduğu sesle beraber ellerini kavradığı kolumdan hızlıca çekti. Bariyerden tutunarak ayağa kalktığımda gözlerim onu buldu.

"Sanırım sen kibarlıktan falan anlamıyorsun sadece yardım etmeye çalışıyordum."

Ellerimle ceplerimi yokladım.Sigara paketimi düşürmüş olmalıydım ve yaklaşık 4 saattir bir tane bile içmemiştim."Bana yardım etmek istiyorsan bir dal sigara ver yada uza."Uzun parmakları cebine ulaştığında sigara paketini ve çakmağını çıkarttı. Kutudan aldığım sigarayı dudaklarımın arasına alarak ateşledim.

"Seni kim? Neden dövdü?" sönen sigarayı ayakkabımın topuğuyla ezerek gözlerimi gözlerine sabitledim.

"Beni buralarda pek sevmezler, aslında hiçbir yerde sevmezler."
Şaşkınlılkla açılmış gözleri yeniden eski haline döndü. Derin bir nefes alıp yeniden söze başladım.
"Bak ben sıradan bir kız değilim. Hani şu pembe rengini, papatyaları, renkleri seven kızlar varya benim onlarla alakam yok işte. Ben daha çok siyah olan her şeyi severim ve belayı."

"Sanırım tanışmalıyız." dedi elini bana uzatırken "Kayra Tunç" diye de ekledi.

Sinirli bakışlarımı yüzünden çekerek elini sıktım. "Dolunay... Güçlü" Yerde duran çantama uzanarak sırtıma aldım,adımlarım hızlanırken bir an önce buradan uzaklaşmak istiyordum. Bir insanla bu kadar konuşmaya alışkın değildim. Çantama elimi daldırarak sesi gelen anahtarı bulmaya çabaladım ve bu tam tamına beş dakikamı aldı.Yatağa uzanıp kendimi uykunun derin kollarına bıraktım.

Alarmın çalmasıyla yerimden fırlayıp birkaç küfür -belki bissürü birkaç küfür- savurdum. Yüzümü yıkamak için banyoya gittiğimde karşılaştığım tabla korkunçtu. Dudağımda kurumuş ve kabuk bağlamış bir yara, mosmor iki göz ve birkaçta çürük, gayet kârlı bir gece olmuştu.Yüzüme su çarptıktan sonra havluya uzanarak yüzümü kuruladım. Dolabımın önüne gelerek siyah pantolan ve kazak çıkardım. Yüzümdeki çürükleri kapattıktan sonra evden çıktım. Teyzemin zorlamasıyla yeni okuluma kayıt yaptırmaya gidiyordum ve bu hiç hoş değildi. Okulun merdivenlerini birkaç kişiye çarparak çıktıktan sonra müdürün odasını buldum. Ve bu odayı bulmak için bir çocukla konuşmam gerekmişti.Çantamdaki belgeleri alarak masaya bıraktım ve odadan çıktım. Evde yiyecek birşey olmadığı aklıma gelince markete yöneldim. Yiyecek hazır ne varsa arabaya doldurarak kasaya geldim. Poşettekileri dolaba yerleştirdikten sonra bir sigara yaktım.Yarın yorucu bir gün olacaktı ve biraz da intikam dolu.

Bugün gözümdeki morlukların hesabını soracak, dudağımdaki kurumuş kanın rövanşını alacaktım. Şimdi size bu kusursuz planla ilgili biraz ipucu vereyim. Cici kızımız bugün bir kareoke barda parti düzenliyor, ve kendi partisinde hunharca dövülüyor. Fazlasıyla kusursuz bir plan değil mi? İsterik bir kahkaha atarak üzerimi değiştirdim. Gideceğim barın adresinin yazılı olduğu kağıdı cebime atarak evden çıktım. Bara geldiğimde ilk sandelyeye oturarak kendime bir içki söyledim,biraz gevşemem gerekliydi. Cici kızımız sahneye çıktığında bardağımı ona kaldırarak gülümsedim. Karanlığın gözlerine indirdiği perdeden olsa gerek beni tanımadı ve iğrenç sırıtışını gözlerimle buluşturdu. Cici kızımız tuvalete gideceği sırada arkasına bir gölge takıldı, o gölge hissiz bir kızın gölgesiydi.Kapıyı hızla kapattıktan sonra gözlerimi çirkin gözleriyle buluşturdum. Doğru söylüyordum gözleri çirkindi, tıpkı suratı gibi.

"Beni tanıdın mı güzelim? Hani şu adam tutup dövdürtmeye çalıştığın ama beceremediğin Dolunay."

Kız çığlık atmak için dudaklarını araladığında tırnaklarımı boğazına geçirdim. Acıyla inliyor, bırakmam için yalvarır gözlerle bakıyordu. Ellerimi saçlarına doladım ve kafasını hızla duvara çarptım. Kapıdan çıkarken gördüğüm kızlara tuvalete gitmelerini söyledim. Ne bir acıma duygusu vardı, nede başka birşey.Ellerimdeki kanı silerek emin adımlarla bardan ayrıldım. Eve döndüğümde direk odama yöneldim. Duvarımdaki tabloya bir tik işareti daha koymuştum ve bu beni mutlu etmişti. İntikam yeminlerim bir bir gerçekleşiyordu, her gün bu tablodan bir issim daha silinip gidiyordu. İntikam duygusu bütün hücrelerimi sarmış,bana hükmediyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 17, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HİSSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin