UÇUŞ KORKUSUNUN SONUÇLARI
Senenin dört mevsiminin en sevimlilerinden, bütün
ağaçların, canlıların uyandığı bir ilkbahar mevsiminin, güzel
bir pazar günü sabahı, erken saatte tüm uçuş ekibi, brifing
odasında buluştu, kısa bir tanışmanın ardından ekibin
çoğunun daha önce birlikte uçtukları ve birbirlerini tanıdıkları
anlaşıldı. Brifing sonrası neşe ile uçağa gidildi ve
hazırlıklar tamamlanana kadar birer kahve bile içildi. İkinci
pilot da oldukça tecrübeliydi, hatta kaptan olmak için seçilenler
arasındaydı, kaptan da ona son derece güveniyordu,
yani her şey tüm ekibin istediği şekilde neşe ve emniyetle
devam ediyordu. Yolcu alma zamanı gelmişti, bu hikâyenin
yaşandığı dönemlerde uçağın kokpit kapısı kaptanın isteği
doğrultusunda açık bırakılabiliyordu ve kaptan kokpite misafir
kabul edebiliyordu.
Kokpit hazırlıkları bitmişti, kaptan da yerinden kalkarak
yolcuların yerlerini almalarını takip ediyordu, ayakta ve
kokpit kapısının önünde duruyordu. Erkek, çok şık giyimli,
kravatlı, kırk yaşlarında, yürümekte zorluk çeken bir yolcu
uçak kapısından girdikten sonra, kabindeki yerine gitmek
yerine sola döndü ve kaptana;
-Biraz görüşebilir miyiz? diye sordu. Kaptan bu tür görüşmelere
alışıktı, yolcular uçakla veya uçuşla ilgili merak
ettikleri sorulara cevap aramaya çalışıyorlardı. Yine böyle
bir soru geleceğini düşünerek;
-Buyurun, dedi. Yolcu;
-Ben yaklaşık bir senedir, ayda en az bir olmak üzere
İzmir'e gidiyorum ve aynı uçakla geri dönüyorum, İstan
bul'a evime döndüğümde eşim kahvaltıyı hazırlamış beni
bekliyor oluyor. O günler ben çok neşeli oluyorum ve hayatım
anlam kazanıyor. Çocukluğumun en büyük hayali,
rüyalarımı süsleyen, hayatımda yapmak istediğim tek şey
uçak kullanmaktı. Pilot olmak istedim, çok uğraştım ancak
sağlığım bu isteğimi yerine getirmeme engel oldu. Kendimi
işime adadım ve bu günlere geldim. Şimdi, beni kokpitte
arka sandalyede gözlemci olarak uçurur musunuz? dedi.
Kaptan yolcunun gözlerine baktı ve yalvaran ifadeyi
gördü, ona uçuş ve havacılıkla ilgili birkaç basit soru sordu,
baktı ki her soruyu tam ve eksiksiz biliyor;
-Buyurun içeride görüşelim diyerek onu kokpite davet
etti. Yolcu o kadar bilgiliydi ki, ikinci pilotu terletmeye
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖKTEN DÜŞEN FISILTILAR
Non-Fiction" Gökten Düşen Fısıltılar" gerçek havacılık olaylarının hikayeleştirilerek anlatıldığı bir romandır.