alışma süreci...

46 6 6
                                    

Multimedia eymen..

Eda ile aynı sınıftaydık bu biraz rahatlama mı sağladı. Sıralara geçtik ve not defterleri kişi çıkardık. "Ay rahatladım be defne en azından sıkılmicaz" "evet aynı sınıfta olmamız büyük şans" Gerçektende öyleydi en azından konuşacak kişi vardı. "Ee nasıl buldun üniversiteyi" "güzel hatta mükemmel " aslında eda ile şu evde kalma meselesini konuşmam lazımdı "şey eda ya ben senle birşey konuşmak istiyorum" "tabi defne " aslında kırılır mı bilmiyordum. "Şey ya ben diyecektim ki hani sizde kalıyorum ya iş-" "defnee bu konuyu açma bizde kalıyosun işte memnun değil isin yoksa? " ah yanlış anladı "hayır yanlış anladın eviniz çok güzel yani sorunda bu ben sizde kalıyorum ama size yük-" "sakın defne yük felan olmuyosun eğer bu kadar sorun oluyosa ev arkadaşımız olabilirsin." Evet süper olur demek istiyordum ama param yoktu. "Hayır ben yurtta kalırım" bana ters bir bakış attı "defne sorun paraysa dert etme para vermene gerek yok ha ama kendini kötü hisseder sen de şöyle bir çözüm var abim temizliği sevmez. Artık temizlikte bana yardım edersin " evet! Bu olabilirdi. Bana göz kırptı "tamam o zaman ama ara sıra da olsa kiraya yardım ederim anlaştık mı?" Elini havaya kaldırdı ve tokalaştık "anlaştık" sıkıca sarıldık.

Yaklaşık 2-3 dk sonra hoca geldi ama kimsenin taktığı yoktu. Hoca sınıfta kim var kim yok sayarken içeri bir kişinin dalması ile bütün yüzler ona döndü. Hızlıca hiçbirşey demeden yerine oturdu "adın ne senin!" Hoca içeri geçen çocuğa sormuştu ama çocuğun hocayı taktığı yoktu. "Ben mi hocam tabi tanıtıyım adım Eymen soyadım korkmaz " dediğinde hocanın suratı biraz yumşamış gibiydi edadan bir "ohaa" sesi yükselince Eymen denen çocuk bizim tarafa bakıp ukala bir şekilde gülerek önüne döndü. "Eda noluyo niye oha dedin" "ya bu çocuğun babası mersin de ki en zengin adamlardan ve duyduğum kadarıyla pis işleri de varmış." Aslında eymene bakınca bir dakika dikkatli bakınca çok taş olduğunu fark ettim ama bu ukala olmadığı anlamına gelmiyordu. "Emin misin ukala gibi ama korkulacak gibi durmuyor." Dediğimde bana baktı "vay be defne bir bakışta nasıl anladın " haklıydı dalga geçmekte "ne bilim tipi düzgün"
Dediğimde esra kahkaha atınca hoca ters bir bakış attığı an eda sustu ve ben kendimi gülmemek için sıktım neyse ki dersler güzel geçmişti.

Bahçeye çıktığımızda kantine doğru ilerliyorduk "defne sen kamt iş ne git ben bir sınıfa gidcem ceketimi unutmuşum." "Tamam hadi çabuk git gel. " kantine doğru ilerlerken birkaç ses gürültü ile adımlarını hızlandırdım. Gördüklerimle şok olurken daha demin söylediğim sözü geri aldım ben Eymen denen çocuğa sakin mi görünüyo demiştim. Şu an Eymen denen çocuk başka bir çocuğu masaya yatırmış dövüyordu.Araya girenler ayırmaya çalışıyorlardı sonunda çocuğu bıraktığında olduğum tarafa doğru yürürken şaşkınlıktan yerimden kımıldayamadım. "Çekilirsen geçeceğim!!" Bir süre idrak edemezken son anda edanın kolumdan tutmasıyla kenara kaydım.

"Eda ben sözümü geri alıyorum çocuk terminatör çıktı" eda suratıma 'ben sana demiştim'der gibi baktı.

Sınıfa geri döndüğümüzde eymenin sırada oturmasına şaşırmıştım.şu an müdüre hesap veriyor olması gerekmiyor muydu? Eda sanki beni duymuş gibi "ah şu paranın gözü kör olsun" dedi. "Ne yani sırf parası var diye Hiç birşey demiyorlar mı" esra bana döndü "Tabi kim başına bela almak ister ki" tam cevap verecekken hoca sınıfa girdi.Hoca isim vermese de eymene gönderme yaparak "Arkadaşlar ilk günlerde biraz dikkat edelim kavga ile bir yola varılmaz bir sorun olursa bize danışabilirsiniz."
Eymen hocaya bakıp "hocam kendilerine danışmak daha iyi olur ben öyle yapıyorum."demesiyle iyice sinirlendim. Sırf parası ve namı var diye böyle davranmak zorunda deil. Tamam belki yakışıklı,güçlü,zengin ahh her neyse ne olursa olsun böyle davranmak zorunda deil. Hoca bu cevaba bişe demeyince ben cevap verdim. "Doğru söylüyorsun gördük az önce süper danıştın gerçi arkanda arkanı kollayan baban olmasa bu cesaretin 10 da 1 ini gösterebilir miydin ama."dediğim lafla sert bakışlarını bana çevirdi sanki bir an gözlerindeki alev etrafa sıçrayacak sandım. Esra koluma tutundu "kızım başına bela mı almayı istiyosun" Eymen birşey demedi ama bakışlarından bir çok şey anlaşılıyordu.

Neyse ki Eymen cevap vermeden hoca konuyu değiştirmişti. Derste eymene baktığımda onunda bana baktığını fark etmemle kafamı hızla önüme çevirdim. Ders bittiğinde eymenin çıkmasını bekledim ama çıkmadı. Hızla ayağa kalkıp kapıdan çıkarken önümü kesti. Ondan korkmuyordum yada korkuyordum fakat ona bunu göstermeyecektim.

Birkaç adımla yanıma yaklaştı aramızda sadece birkaç cm vardı başını hafif yana eğdi ve ukala tavrını suratına takındı "bak güzelim bana karışmıyacaksın karışırsan bedelini ödersin." Sözleri söylerken bana sanki mümkünmüş gibi dahada yaklaştı. Bir adım geri atıp mesafeyi açarak gözlerinin içine baktım. "Birincisi ben senin güzelin değilim, ikincisi ben sana karılmıyorum sadece dövdüğün çocuğu koruyorum, üçüncüsü ise senden hiçbir şekilde korkmuyorum"
Hangi cesaretle söylemiştim bilmiyorum ama pişman da değilim o bana o sözleri söylicek bende büyüksün abi dicem öyle mi. Yana adım atıp geçecekken o da yana adım attı. "Ben seni uyarıyorum eğer ikincisini tekrarlardan üzülen sen olacaksın." Allahım yarabbim sen beni neyle sınıyorsun!! "Çekil önümden" Yana kaydı ve ben giderken arkamdan bağırdı "bi daha olursa sonucuna katlanırsın!!!"

Eda bana bakarken acaba olanları söylesem mi diye düşündüm ve sonra vazgeçtim. "Nerde kaldın kızım ya " al ne diyecektim bişe düşün defne
birşey düşün "şey ya hocaya birşey sordum da" bana inanmayan bir bakış attı ama yinede birşey demedi.

Eve gittiğimizde eda sofra hazırlarken bende annemi aradım. "Alo kızım nasılsın yavrum ilk günün nasıl geçti" bernatt! Demek isterdim ama kadının yüreğine inerdi. "Çok güzeldi annecim ee sen napıyorsun"esranın sesini duyunca kapatmak zorunda kaldım. "Anne yemek yiyceğizde seni daha sonra tekrar arasam " içeri doğru ilerledik "tamam kızım görüşürüz" masaya oturduk. "Mete yok mu "yok o bugün arkadaşlarıyla takılacakmış.

Yemekleri yedikten sonra derin bir uykuya daldık. Ahh şu alarmlar!! Uyamdığım gibi elimi yüzümü yıkayıp üzerimi değiştirdim altıma koyu renkli bir etek giydim. Zaten hava sıcaktı "esra hadi ben hazırım". "Defne ben bu gün gelmicem biraz halsizim sen git" alahallah noldu bu kıza şimdi "eda istersen doktora gidelim.". "Yok canım ya bir gün istirat etsem yeter halsizim o kadar." "Bak ama kötü olursan ara aklım kalır" evden hızla çıktım. Taksiye binip okula gittim. Sınıfa girdiğimde geç kaldığımı fark ettim. "Şey hocam özür dilerim" ay bide dünki hoca "adın neydi" acaba niye sormuştu. "Defne hocam" "geri çıkabilirsin kızım zaten yeterince dersi böldün" nee!! Yok artık!

"Ama hocam ben" "çıkabilirsin" sınıfa baktığımda Eymen dikkatimi çekti yüzüne ukala tavır yine yerleşmişti.
"Hadi bayan ukala git de müdüre danış sorunun hallolsun " şimdi bana dün ki dediklerimden gönderme yapıyordu. Biliyordu müdüre gitsemde derse giremeyeceğini. Hadi defne bu lafın altında kalmamalısın "yok ukala bey ben burda danışılacak afedersin dalacak bir durum göremiyorum çünkü ben sen değilim." Ah nasıl bir cümleydi ben bile anlayamamıştım ama genede iyi laf sokmuştum. "Afedersiniz hocam ben çıkıyorum diyip eymene döndüm iyi dersler bay ukala" Kafeteryada yaklaşık 15 dk oturup dersin bitmesini beklemiştim. Tam kalkacağım sırada geri oturmam bir oldu sanırım kahvaltı yapmadığığmdan böyle oluyordu. Ben en de de anne zoruyla yemek yiyen bir kızdım. Derse gitmem lazımdı ama ayağa kalktığımda nasıl yürüyeceğimi bile bilmiyordum.
Kantine doğru bir adım attığımda karşımda gördüğüm kişiye şaşırmıştım. "Bu ne tesadüf bayan ukalada burdaymış" onla konuşacak gücüm dahi yoktu ne olmuştu bana tamam dedme kendine gel."çekil önümden" bunu söylememle sanki dahada gel demişim gibi dibine geldi sanki etraf ayağımın altında dönüyor gibiydi.son kez kısık resimle "çekil önümden"dedim ama Eymen sanki mümkünmüş gibi dahada dibine girdi. Yana adım atacağım sırada bacaklarım boşlukta gibi yere çöktü ve bedenim yere düşüyordu fakat iki kol belimi sıkıca kavrayıp gözlerime baktı.Aslında bu halde olmasam onun haline gülerdim gözlerinde şaşkınlık çok güzel ve tatlı durmuştu. Sahi neden bu kadar dikkatimi çekiyordu. Artık dayanacak gücüm kalmadığın-
Dan kendimi eymenin kollarına bıraktım. gözlerim kapandı.
"Defne aç gözünü" son duyduğum kelimeler bunlardı.

Arkadaşlar eğer okuyorsanız beğenin lütfen gerçekten ben bunları annemden gizli yazıyorum. Benimde hayallerinden birisi kitap yazmaktı ve wattped sayesinde hayaline kavuştum gerçekten okuduysanız beğenin bölümleri geciktirmeden yazacağım 3-4 güne yeni bölüm gelir fakat sizin yorunlarımıza bağlı. Yazım hatalarım var kusura bakmayın...
İyi günlerrrrr ☺☺☺☺

Benim Hikayem...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin