Okuldan çıkınca hemen Eren'i aradım. 3. çalışta açtı.
Konuşma:Eren:he ne var?
Ceren:la şerefli neredesiniz?
Eren:bizdeyiz
Ceren:tamam
Eren:gel hemen
Ceren: 10 dakkaya geliyorum. Diyerek koştum. 10 dakka ya geçti ya geçmedi Erenlerdeydim.
Zili çaldım. Açan yok. Tekrar çaldım. Açan yok. Hemen Eren'i aradım açmadı. Bende napim eve gitmek için arkamı döndüm apartman kapısı açıldı. Binaya koşa koşa girdim asansörün gelmesini beklemeden 3 katı merdivenlerden çıktım."Lan salaklar dondum la." Dedim. Eren kapıyı açınca.
"Napalım? Son ses müzik dinliyorduk duymadık. Telefonu elime aldığımda gördüm aradağını. İçimden dedimki 'kesin bu mal geldi kapıda dondu' dedim" dedi Eren. Harbi mal bu ya.
"Selammm" diyerek salona girdiğimde duraksadım kimse yoktu neredeydiler?"Eren, diğerleri nerede?"
"Gönderdim onları" diyerek koltuğa oturdu.
Bende yanına oturarak şankınlığımı gizlemeye çalışıyordum."Neden?" Dedim. Eren beni seviyordu bi aralar.
"Hani seni bi aralar seviyordum ya." Dedi. Tahmin ettiğim konudan girdi.
"Eeee" dedim sabırsızca.
"İşte." Bir an duraksadı. Sonra devam etti "hala seviyorum" dedi utanarak.
"Yok Eren. Şaka yapıyorsun kardeşim." Dedim korkuyla. Neden korktuysam.
"Bana kardeşim deme" dedi. Demmekki şaka değilmiş. Of allahım of.
"Şimdi anlaşıldı" dedim fısıltıyla.
"Bişey mi dedin?" Dedi.
"Yoo. Sana öyle gelmiş" dedim. Kafayı yiycem. Her zaman aynı konuşmayı yapıyorum buna rağmen seviyor ya.
"Dışarı çıkalım mı?" Dedi. Neden dışarı çıkmak istesinki?
"Peki" dedim umutsuzca.
"Tamam bekle taksi çağırayım buraya." Diyince sesimi çıkarmadan hazırlanmaya başladım.
"Taksi beş dakikaya geliyormuş." Dedi. Montunu giyerken.
"Tamam" edim usulca. Ayakkabılarını giyince aşağı infik ve beklemeye başladık. Ben üsüyünce kolaarımı göğsümde birleştirdim.
"Üşüdün mü?" Diye sordu Eren."Evet" dedim bana yaklaştı ve bir kolunu omzuma koydu. O arada taksi geldi. İkimizde arkaya geçtik.
"Nereye gidersiniz gençler?" Dedi soför.
"Sahil" ded Eren. Acaba neden?
"Peki" dedi soför. Biraz korkmuştum neden sahil? Neden başka bir yer değil?
15 dakka falan geçti. Sahile geldik.
"Neden sahil?" Dedim merakla.
"İşte sen gel." Dedi sakinikle.
"Peki" dedim. Beni kayalıklara getirdi beni. Biraz korkuyordum.
"Korkma yanındayım." Diyerek arkama geçti. Ellerimi tersten kavrayarak tuttu.
"Napıyorsun? Korkuyorum Eren" Dedim.
"Yanındayım" dedi. Sesimi çıkarmadım. Rüzgar esiyordu. Sonra kollarıyla bana sarıldı. Sesimi çıkaramadım. 10 dakika falan geçti. Benim telefon çaldı. Ozan arıyordu. Eren görünce telefonumu elimden aldı cebine koydu.
"Telefon yok" dedi.
"Ama Eren." Diyince bana doğru döndü ve yanağımdan öptü. Ayy bu sefer gerçekten beni seviyor. Ben onu kardeşim olarak görüyorum 10 yaşımdan beri.
"Eren. Ben seni kardeşim olarak görüyorum lütfen böyle olmayalım." Dedim."Şşşşşşşşt" dedi.
"Offfff" çektim. Allahım arada kaldım. Ozan'ı sevsem de el mahküm Eren'le olmam lazımdı. Yoksa bizim tayfa denen bir şey kalmayacaktı. Ağlamaya başladım.
"Eren oturalım nolur" dedim
"Tamam" deyip oturdu. Bende yanına oturdum.
"Telefonumu verir misin?" Dedim.
"Napıcaksın?" Dedi.
"Şarkı dinlemem lazım kendimi iyi hissetmiyorum" dedim
"Al ama sadece şarkı dinliyceksin" diyerek telefonu verdi.
Hemen kulaklığımı cebimden çıkarıp telefona taktım. Allâme-Hüsran şarkısını açtım. Dinlerken gözümden yaşlar süzülüyordu."Noldu?" Diyince Eren "Sinirlerim bozuldu ve açıklama yapmayacağım" diyip oturduğum yerden kalktım. Telefonumdan kulaklığımı çıkarıp cebime koydum. Kayalıkların ordan çıkarak normal yola geçtim. Eren orda kalakaldı. Bir an duraksayıp ona baktım gözlüğünün aştından yaşlar süzülüyordu. Galiba kalbini çok kırmıştım. Kolay kolay ağlamaz çünkü. Hatta ilk gerçek ağlayışı olabilirdi. Üzüldüm ama yinede yanına gitmedim. Öyle kulaklığımı takıp şarkı dinlemeye devam ettim.
Selammmm. Burdan eski okulumdaki tanıdığım ve beni tanıyan herkese selamün hello. Sjjsjsjsj burdan ayrı ayrı selan yolluyorum şunlara;
İrem
Eren
Emre
Efsun
Aydan
Ulaş
Onur
Remzi
Sertaç
Yakan
Velican
Arda
Hasan
Sudenaz
Asu
Hazal
Merve
Ata
İlayda
Ve birçok kişi...
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere hsjajajakajasjs