Başlangıç.

230 7 2
                                    

Zifiri karanlığın içinde yalnız başıma derin düşüncelere dalmıştım ki beni bu kötü anılardan çekip çıkaran yağmurun eşsiz sesi oldu. Elimde bir fincan sıcak kahve, camın önünde gök yüzünden cama düşerek çiseleyen yağmurun o muhteşem görüntüsünü izliyordum. Bir süre sonra gözlerimi kapatarak kendimi yağmurun huzur dolu duygusunun yoğun tadını almaya bıraktım.  Bu güzel ânı bozan kapının ısrarla çalan zil sesi oldu. Yerimden kalkıp kahvemi yatağın baş ucundaki komidinin üzerine koydum ve hızlı adımlarla kapıya koştum gelen ufuk abim olmalıydı. Kapıyı açtığımda abimi sırılsıklam olmuş bir vaziyette buldum ve kıkırdadım."Abi bu hal ne böyle? "

"Dalga geçmeyi bırak da şu montumu al ufaklık."Abim ufaklık kelimesinden pek hazetmedigimi bildiği için bana sürekli bu şekilde hitap ederdi. Oturma odasına geçtiğimizde masa hazır bir şekildeydi. Yemeğimi yedikten sonra Asuman'la birlikte masayı topladık, babama biraz yorgun olduğumu söyleyerek odama çıktım.
☆☆☆ ☆☆☆
Bugün dünün aksine hava gayet güzeldi. Saat sabahın yedisiydi. Dün erken uyuduğum için dolayısıyla erken kalktım, ağır adımlarla banyoya girdim.
Çıktıktan sonra üzerimi değiştirdim. Bugün içimden güzel bir kahvaltı hazırlamak geldi. Mutfağa indim ve masayı hazırlamaya koyuldum. İşe ilk olarak çayı koymakla başladım, masaya kahvaltılıkları yerleştirdim yanına da abimin en sevdiği laz böreğini. İşim bittikten sonra geriye doğru birkaç adım attım ve şöyle bi masaya göz gezdirdim. Bence gayet hoş bir görüntü olmuştu da acaba tadı nasıl? Bunu öğrenebilmek için önce annemleri uyandırmam gerekiyordu koşarak odama çıkıp kız kardeşim Asuman'ı uyandırdım. Abimin odasıda benim odamın karşısındaydı, kapı kulpunu yavaşça indirdim. Parmak uçlarımda abimin yatağına doğru yürümeye başladım. Yatağın baş ucuna gelince çömeldim"sanırsın kış uykusunda"dağınık bir vaziyette uyuyordu. Saçımdan bir tutam aldım ve yanağında gezdirdim boğuk bir şekilde"rahat dur" dedi. Ne demek oluyordu bu şimdi? Böyle aklıma kötü kötü şeyler geldi. Neredeyse kahkaha atacaktım kendimi zor tuttum, bir kez daha yaptım "hadi ama güzelim uykum var" dedi. Bu sefer kendimi tutamayıp sesli bir kahkaha attım. Abim gözlerini araladı "Rahat dur. Hadi ama güzelim uykum var."deyip taklidini yaptım. "Abi sen sapık mısın ya." "Ne diyorsun kız sen"deyip yastığı bana attı. O sırada yere eğildim. "Iskaladın,hadi kalk çok güzel bir kahvaltı hazırladım. Üstelik senin sevdiğin laz böreğini de yaptım." "Hadi canım sende yeme beni." "Vallahi yaptım hadi kalk" "bak eğer şa-lafını tamamlanmasına izin vermeden "Abi soğudu soğudu ya sen kıçının altından kalkana kadar ohooo" "Ne biçim konuşuyorsun sen abinle böyle pis cadı" Yanaklarımdan sıktı arkasından dil çıkardım. O lavaboya girerken bende annemlerin odasına yöneldim. İki defa kapıyı tıkladım. "anne kahvaltı hazırladım aşağı inmiyor musunuz?" dedim. "Tamam canım,üstümü değiştirip geliyorum" "tamam ben iniyorum" Mutfağa indiğimde çayları doldurmaya başladım. O sırada annem ve babam merdivenlerden iniyordu.
Masaya oturdukları sırada abim ve asuman da geliyorlardı.
Kahvaltı yaptıktan sonra masayı toplayıp gerisini Asuman'a bıraktım bugünlük. Anahtarımı ve telefonumu alıp evden çıktım. Çarşıya doğru yol alan taraftan ilerlemeye başlamıştım ki ara sokaklardan birinde bir kadının çaresiz yakarışları yankılanıyordu.
Bir an duraksadım sesin geldiği tarafa doğru koşmaya başladım. Yaklaştıkça yavaşladım.
"Nolur bırak beni,yalvarırım bırak" "Kes sesini sesini çıkarırsan seni gebertirim,anladın mı?"
Kıza zorla sahip olunca zaten onu ölmekten beter edeceksin pislik herif. Yere yatırılmış bir kız ve kızın üzerine çıkmış bir adamın gölgesi,kalbim hızlanmaya başlayınca sesler uğultuya dönüştü. O adamı tanımıyordum ama ona karşı kin gütmeye başlamıştım. Midemdeki tuhaf sızılar artmıştı. Seri adımlarla o tarafa doğru yöneldim kızın ellerini arkasına bağlayıp bacaklarının üstüne oturmuş hapsetmişti onu,bir yandan da kemerini açmaya çalışıyordu. Bunu görünce öfkem ikiye katlanmıştı.Kız yere uzanmış bir vaziyetteydi kurtulmak için çırpınıyordu ancak başaramıyordu akan gözyaşlarını görünce içim burkuldu. Gözüm yerdeki taşa kaydı eğilip hemen elime aldım. Seri adımlarla yürümeye başladım. Onlara gittikçe yaklaşıyordum. Taşı hiç acımadan adamın kafasına fırlattım. Yüksek sesli bir inleme duydum canı yanmış olmalıydı. Bu umrumda değildi. Benim olduğum tarafa dönüp yüzünü ekşitti ve bir küfür savurdu. Sinirlendirmiş olmalıydım. Kızın üzerinden kalkıp bana doğru koşmaya başladı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 27, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SARDUNYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin