OKUL

46 2 0
                                    

Alışverişi yapıp Savaş'la karşılaştık tan sonra artık okula gidebilirim. Eve geldiğimizde Yağmur anahtarla kapıyı açmaya çalışırken Savaş beni kesiyor Emre'de gözlerini Yağmur'dan  ayırmıyordu. Sonunda Yağmur kapıyı açtı. Bizde hemen içeri girdik. Yağmur kapıyı kapatırken Emre ile kesişmeye devam ediyordu.
Yepyeni bir okul, yepyeni bir hayata yelken açtı. Artık özgürdük. Yağmur ile birbirimizden başka kimsemiz yoktu. Yaşam bizim için başka bir şehirde başka bir evde yeniden başlayacaktı. Ben bunları  koltuğa oturmuş düşünürken Yağmur masaya geçmiş yemek yiyiyordu. Ben yemek yemeyip hemen yatağıma uzandım. Günün yorgunluğu ile gözlerim hemen kapandı. Çabucak uyuya kalmıştım . Kim bilir yarın neler yaşayacaktık?

***
Sabah alarmimin iğrenç sesi ile uyandım. Bu sabah da Yağmur uyuyakalmıştı. Hemen onu uyandırdım. Zaten alarmı sesi ile sağa sola dönmeye başlamıştı. Onu kaldirdiktan sonra kıyafetlerimi de alıp banyoya geçtim. O da yatak odası da üzerini degistirecekti. Okul kiyafetlerimi ve kırmızı hırkamı aldım. Okul kıyafeti yok. Çünkü burası üniversite. Ayağıma yaz olduğu için yırtık bir pantolon üstüne beyaz bir tişört giyip onun üstüne de kırmızı hırkamı geçirecektim. Yeni aldığım kırmızı converselerimi giymemeye karar verdim. Okulun ilk günü kesinlikle topuklu giymeye karar verdim. Onu açık ince bantlı siyah bir topuklu ayağıma geçirdim .
Dün akşam banyo olduğum için saçımın grisi akmış. Siyahlamıştı.
Saçlarımı saldım hafif dalgalandırdım. Yok denilecek kadar belli olmayan bir  makyaj yaptım.
Üzerimize giyinip hazırlandıntan sonra dışarı çıktım. Yağmur'da hazırlanmıştı. Kararmış teninin üzerine siyah beyaz ekoseli kısa bir elbise giymişti. O da benim gibi siyah saçlarını dalgalandırmıştı. Ayağına da modelini anlayamadığım beyaz bir ayakkabı giymişti . Gerçekten çok güzel olmuştu. Birlikte hemen evden çıktık. Yağmur bir taksi çağırdı. Taksiye bindik. Okulun yerini söyledik. O da bizi yeni hayatımızın başlangıcı olan okula götürdü. Taksiden indigimizde Savaş ve Emre'de gelmiş okulun bahçesinde 2 kızla takılıyorlardı. "Bunlar bizi ne çabuk sattılar? "Diye düşünürken Emre Yağmur'un yanına geldi. Ona sarıldı. Sonra benimle el sıkıştı. Yeniden Yagmur'a dönüp ;

"Çok güzel olmuşsun. " dedi.

Bu çocuk resmen Yagmur'a yürüyordu. Emre Yağmurla ilgilenirken bende onların kıyafetlerini inceliyorum. Emre kot gömlek be koyu  renk bir pantolon giymişti. Savaş ise siyah bir tişört, koyu renkli bir kot giymişti. Mavi gözleri , sarı saçları ile çok ilgi çekici ve yakışıklıydı. Kendimi ona kaptırmamak elde değildi. Çocuğa o kadar dalmışım ki Yağmur'un bana seslenmelerini bile duymadım. Emre'nin beni durtmesiyle kendime geldim. Yağmur'un sesi bir anda kulaklarımda doldurdu.

"Rüya iyimisin daldın gittin deryalara..."

Derya diye neden bahsediyor diye düşünürken bakışlarımi boş ve anlamamış tavırla Yagmur'a cevirdigimde anladı ve basiyla Savaş'ı gösterdi. Emre'de bizi izlediği için o da anlamıştı. Suratını bu yüzden bir gülümseme aldı. Sonra bende kendi kendime güldüm.

Multimedya:
Sağ üst = Emre
Sol üst =Yağmur
Sağ alt =Rüya
Sol  alt=Savaş

RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin